Emine Erdoğan: Doğal doğumda korkuları yenmeliyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’dan kadınlara doğum tavsiyesi: Sezaryen, artık kurtarma ameliyatı değil, tercih edilebilir hâl aldı. Bu nedenle doğru olan normal doğumu tercih etmek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Koru Hastanesi ve Yüksek İhtisas Üniversitesi ‘Uluslararası Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nde doğal doğumla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, doğum sürecinin çok özel bir süreç olduğunu vurgulayarak, sezaryenle doğumun tüm dünyada alarm verici boyutlara ulaştığını söyledi.

Keyfi olarak tercih ediliyor 

‘Sezaryen, gerçek sebeplerle ve doğru zamanda yapıldığında elbette hayat kurtarıcı bir fonksiyon üstlenebilir. Ne yazık ki, artık bir kurtarma ameliyatı olmaktan çıkıp, tercih edilebilir bir doğum şekli halini almıştır. Tüm bilimsel çalışmalar, normal doğumun daha sağlıklı olduğunu gösteriyor’ dedi. Doğal doğum konusunda kadınların zihnindeki korkuların giderilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Zorunlu tıbbi gerekçe olmadığı sürece normal doğumun teşviki konusunda kamu, üniversite ve özel sağlık kuruluşlarının işbirliği son derece önemlidir” şeklinde konuştu.  

GÜVEN VURGUSU

Doğuma hazırlık sürecinde kadınların ihtiyacının sevgi ve güven olduğunu vurgulayan Erdoğan, güven duygusunun bebeğin kişilik gelişiminde etkili olduğunun altını çizdi.  

MUCİZEYİ TECRÜBE EDİYORUZ

Toplantıdaki dünyaca ünlü doğum uzmanı Dr. Michel Odent’e özel teşekkürlerini ileten Emine Erdoğan, “Doğum konusundaki değerli fikirlerini dünyaya yayan çabaları nedeniyle kendisine şükran borcumuz var. Doğum ortamının, medeniyeti şekillendirmesi fikri üzerinde çokça düşünmeliyiz. Doğum anı, kadınlara gerçek bir bilgelik sunar. Kadınlar bu sürece tüm boyutlarıyla şahit olarak, yaratılıştaki mucizeyi de yakından tecrübe ederler’ dedi. Erdoğan, sözlerini ‘insan doğanın yine insan olarak öldüğü’ bir dünya temennisiyle bitirdi.

SEZARYEN ORANI HÂLÂ YÜKSEK

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, kongrede yaptığı konuşmada, doğan her çocuğun yeni bir hayat ve umut demek olduğunu belirterek çocukların herkese yaşama sevinci verdiğini ifade etti. Bakan Kaya, “Doğum koşullarının teknik ve fiziki şartlarının iyileştirilmesi kadar, gebelik, doğum ve loğusalık dönemlerinde psikososyal desteğin sağlanması da önemli bir süreçtir. Biz, bakanlık olarak kadınlarımıza gebelik ve loğusalık dönemlerinde psikososyal de destek sağlıyoruz. Bakanlığımız ilgili sağlık kuruluşları, akademisyenlerimizin haklı uyarı ve yönlendirmelerine rağmen, ülkemizde sezaryenle doğum oranları hala çok yüksek. 2015 yılında ülkemizdeki doğumların yarısı sezaryenle gerçekleştirilmiş durumda. Yapılan tüm bilgilendirme faaliyetlerine rağmen bir nebze düşüş yaşansa da, bu rakamlar dünya ortalamalarının üstünde” dedi.

Normal doğumda sınır yok 

Bakan Kaya, Sağlık Bakanlığı’yla işbirliği içinde ciddi çalışmalar başlattıklarını belirterek ülkenin nüfus artış hızının hızla düştüğüne, normal doğumun doğum sayısını sınırlamadığına dikkati çekti. Normal doğumun faydalarını anlatan Kaya, “Belli durumlarda sezaryen doğuma da başvurulması gerekiyor. Önemli olan tıbbi gereklilik oluştuğunda kadınlarımızın sezaryenle doğum imkanına ulaşabilmesidir” dedi. Ülke nüfusunun yaşlanmaya başladığı bir dönemde, çalışan kadınların doğum yapmasını teşvik amacıyla sosyal politikalarda yeni uygulamaları hayata geçirdiklerine değinen Kaya, hükümetin kadınlara yönelik yaptığı düzenlemeleri de hatırlattı.