OĞUZHAN BİLGİN
"Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin haklarını uluslararası hukukun bize tanıdığı garantörlük hakkı çerçevesinde sonuna kadar muhafaza etmekte kararlıyız. Ülkelerin birbiri ardınca KKTC'yi bağımsız devlet olarak tanıması Doğu Akdeniz'de barışa ve huzura hizmet eder."
Başkan Erdoğan, BM Genel Kurul çalışmaları ve yoğun diplomasi görüşmeleri için bulunduğu New York'taki temaslarının son gününde Türk gazetecilerin sorularını cevapladı.
KARABAĞ: Bu son olay Paşinyan ile alakalı değil. Ermenistan Devleti'yle de alakalı değildir. Bu bir yerde Karabağ'daki çapulcu Ermeni takımıyla alakalı bir konudur. Onların kendilerine göre bir cumhurbaşkanlığı seçimi yapma girişimi hem Paşinyan'ı hem de Azerbaycan'ı rahatsız etti. Azerbaycan bu olaya "halen devam eden bir süreci bunlar ateşliyor" diye baktı. Bir de kardeşlerimizi bunların şehit etme girişimi, olayı çok daha farklı yere doğru taşıdı. Azerbaycan da adımını attı. Ve süreci fazla uzatmadan oradaki operasyonlarını tamamladı. Yaklaşık 90 önemli noktayı vurduklarını bana söylediler. Bugün İlham gardaşımla görüşmelerimi yaptım. O da bu noktada hem Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığım konuşmadan dolayı teşekkürlerini bana iletti hem de "artık orada bir daha bunlar herhalde nefes alamazlar" dedi. "İşi şu anda bitirdik. Bir sıkıntı yok" dedi ve noktayı koyduk.
EKONOMİ: Enflasyonla ilgili olumlu gelişmeler öyle zannediyorum ki önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde bunu görmeye başlarız. Şu anda hayırlı işaretler var. Gerek Hazine ve Maliye Bakanım Mehmet Şimşek gerek Hazine'deki arkadaşlar gerekse Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, onlar önümüzdeki yılın ilk çeyreği itibarıyla olumlu neticeleri almaya başlayacağımızı söylüyorlar. Biz de onlara güveniyoruz, inanıyoruz. Programa yabancıların bakışı da olumlu. Orta Vadeli Programı açıkladıktan sonra Türk ekonomisine yönelik artan ilgili G20 toplantısında da görmüştük. ABD'de bu ilginin artarak devam ettiğini görmek bizi memnun etti. Bu nedir? Türkiye ekonomisine güvenin göstergesidir. Hükümetimizin ortaya koyduğu hedeflerin gerçekçi olduğunun ve Türkiye'nin bunlara ulaşabileceğinden kimsenin şüphesi olmadığının kanıtıdır.
HEDEFLERE YÜRÜYORUZ: Tüm dünyanın da sorunu olan yüksek enflasyonla mücadele bizim de programımızın ana hedeflerinden biri. Bunu neyle sağlayacağız? Mali disiplinle, yapısal reformlarla ekonomimizi her türlü fırtınaya dayanıklı hale getireceğiz. Biz bunu daha önce yaptık, yine yaparız. Programımızın en önemli ayaklarından biri de yabancı yatırımın ülkemize çekilmesi. Sadece programı hazırlayıp, duyurmak bile yabancı yatırımcılarda iştah oluşturdu. Bu rüzgarı arkamıza alarak hedeflerimize doğru hızla yürüyeceğiz.
KAMUDA MÜLAKAT: Biz, mülakatları görevin gerektirdiği zorunluluklar dışında kaldırmayı vaat ettik. Görevin gerektirdiği hallerde ise hakkaniyetle hareket edilmesi temel yaklaşımımızdır. Mülakatlar sınırlı ve çok özel meslek gruplarında gerekli olabilir.
ÖZGÜR ÖZEL'İN ADAYLIĞI: Beni bu çekişmeye veya bu çatışmaya katmayın. Ben kendi işime bakıyorum. Onlar da kendi aralarında kendi işlerine baksınlar. Çünkü ben o mu kazanır bu mu kazanır o işlerle uğraşmam.
DÜNYA BARIŞI: Uluslararası atılan adımlarda süratle netice almak mümkün değil. Ama biz şuna inanıyoruz. Hani bizde güzel bir söz var ya, 'Et-tekraru ahsen velev kane yüz seksen.' bunu yapmamız lazım. Umudu da yitirmeden devam etmemiz lazım. Çünkü biz bunu söyledikçe bakıyoruz ki dünyada da yankıları artarak devam ediyor. Bu biraz da Türkiye'nin gücüyle alakalı. Ne kadar güçlenirsek, ne kadar her alanda güç bulursak, bu çağrımız da karşılığını o kadar fazla bulacak.
ARTIK YETERSİZ: Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi barışın değil, restleşmelerin konuşulduğu bir zemin olmuştur. Bu dünya barışı için tehlikelidir. Birleşmiş Milletler önerdiğimiz reformları yapamazsa barışı koruma misyonunu sağlayamaz. Dünyanın tamamına barış, güvenlik, istikrar ve refah üreten bir sistemin aciliyetle oluşturulması, dünya barışının korunması için elzemdir.
ELON MUSK: Gerek Tesla'nın Türkiye'de yatırım yapması gerekse uzay çalışmalarında müşterek adım atma konularını Musk'la görüştük. Arkadaşlarımızla bir çalışma inşallah yapacaklar. İzmir Teknofest'e de büyük ihtimalle gelecek. Özellikle de Efes'e vurgu yaptı. "Ben İzmir'in methini duydum ve İzmir Teknofest'e katılmaya çalışacağım" dedi. Türkiye'nin İHA ve SİHA'larını takip ettiğini ve başarılı bulduğunu anlattı. Ülkemizin son yıllarda teknoloji alanında elde ettiği başarıların farkında ve bilincinde. Bu da yatırımlarını Türkiye'ye taşıması için itici güç olacaktır. Sadece Musk değil, bu konulardaki başarılarımızı artık tüm dünya takdir ediyor.
2 DEĞİL 4 KİTAP: Sadece savunma sanayiinde değil, ülkelerin halklarına varıncaya kadar attığımız adımların ne kadar ilgiyle izlendiğini görmek bizi memnun ediyor... Musk'a 4 kitap hediye ettik. O koltuğunun altına iki tanesini sıkıştırabilmiş.
Beni en çok rahatsız eden konulardan bir tanesi, sizin de dikkatinizi çekmiştir. BM Genel Kurulu'na girerken basamaklarda ve diğer bazı alanlarda LGBT renklerinin olduğunu görüyorsunuz. Dünyada ne kadar LGBT'ci var? Bu basamaklarda onların ne kadar hakkı varsa, karşı olanların da bu denli var. Toplumları çökertmek için aile yapısı zayıflatılmaya çalışılıyor. Ülkemizde bu akımlara müsaade etmedik, etmeyiz. Aileyi korumak, Türkiye'yi korumaktır, vatanı korumaktır.
RUSYA: Gerek liderler gerekse başbakanların Putin'e karşı olumsuz tavırları var. Tabii biz aynı tavrı taşımıyoruz, yansıtmıyoruz. Bu tavırları doğru da bulmuyorum. Çünkü Rusya sıradan bir ülke değil. Gerek yüzölçümüyle olsun gerek dünyadaki konumuyla olsun Rusya'nın bir yeri var. Tahıl üretiminde Rusya dünyada sayılı ülkelerden bir tanesi. Şimdi böyle bir ülkeyi görmezden gelemezsin. Peki, bu noktada tahıl koridorunun tekrar açılma ihtimali var mı? Ben umutluyum. Sayın Putin'le bunları görüşeceğiz, konuşacağız.
KUR'AN'A SALDIRILAR: 2-2,5 milyar bir Müslüman nüfusa baktığımız zaman İslam dünyası, Kur'an'a yapılan saldırılara bir defa gereken hassasiyeti göstermiyor. Kendimiz dik durmamız lazım. Asıl acı olanın İslam dünyasından bu alçaklığa karşı beklediğimiz düzeyde tepkinin gelmemesidir. Türkiye olarak bu saldırılara gerekli olan en güçlü tepkiyi vermeye devam edeceğiz.
YABANCI DÜŞMANLIĞI: Avrupa'da hızla yayılan ırkçılık virüsü küresel salgına dönüşmüş durumda. Bundan ülkemiz de etkilenmektedir. Ancak bu mayanın Türkiye'de tutmayacağını bilmeleri gerekir. Ne kadar düşmanlık tohumu ekerlerse eksinler, Türk insanının yüce gönüllülüğünde kaybolup gideceklerdir. Türkiye bir hukuk devletidir ve misafirlerimize yönelik şiddet içeren alçakça saldırıların failleri gerekli cezaları hukuk önünde alacaklardır.
Emekli maaşlarıyla ilgili çalışma fazla uzamaz. İlgili bakanım zaten çalışmalarını sürdürüyor. Dönüşte kendisinden bunun bilgilerini de alacağız. Ama 2024'e inşallah bunun kararlarını vermiş olarak gireriz. Emeklilerimizin sıkıntılarını da biliyoruz. Onların da yaşam koşullarını iyileştirici adımlar atacağız. Refah artışında toplumun tüm kesimleri gibi tabii ki emeklilerimiz de payını alacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da emeklilerimizin hak ettikleri refah düzeyine ulaşmaları için gayret göstereceğiz.