‘Dünya'dan 18 milyar dolar ek destek

Türkiye'nin tasarruf, yatırım ve ihracata dayalı Orta Vadeli Ekonomik Programı, küresel ekonomi kurumlarına da güven verdi. İlk destek Dünya Bankası'ndan geldi.

Türkiye ekonomisinin 3 yıllık yol haritası olan OVP'ye yönelik güven mesajları yağıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arkasında durduğu OVP'ye Dünya Bankası'ndan da güçlü destek açıklamaları geldi. Açıklamalardan memnun olan ekonomi yönetimi de OVP'yi, yabancı yatırımcılara da anlatacak.Ekonomi yönetimi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında toplanarak OVP'yi değerlendirdi.

Türkiye Yüzyılı'nın ekonomik temellerini atacak olan ve 3 yıllık (2024-2026) dönemi kapsayan Orta Vadeli Plan (OVP), önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanmıştı. Enflasyonun 2026'da yüzde 8.5 ile tek haneye düşürülmesi, büyümenin yüzde 5'e çıkarılması ve kişi başı gelirin de 14 bin 855 dolara yükseltilmesinin hedeflendiği OVP'ye hükümet olarak desteğinin tam olduğunu belirten Erdoğan, "İş dünyamızın ve tüm kesimleriyle toplumumuzun destekleriyle OVP'nin ülkemiz ekonomisine en üst düzeyde katkı sağlamasını diliyorum" demişti. OVP'ye iş dünyası dahil toplumun her kesiminden destek açıklamaları gelirken, dış destek sesleri de yükseldi. Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, "Ekonomiyi istikrara kavuşturacak politikaların uygulanmasında Türkiye'ye eşlik etmeye kararlıyız" dedi.

HEDEFLER TUTARLI

Ayrıca dün ekonomi yönetimi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığında OVP'ye ilişkin değerlendirme toplantısı yaptı, yerli ve yabancı ajansların temsilcileriyle bir araya geldi. Cevdet Yılmaz, "Cumhurbaşkanımızın bizzat bu programı ilan etmesi ve 'hükümet olarak arkasındayız, destekliyoruz' demesi bu planın en büyük gücü. Siyasi iradeyle o planda yazan politikalar, reformlar, birer birer hayata geçirilecek" dedi. Yılmaz, büyüme kompozisyonunun değiştiğine dikkati çekerek, plandaki büyümede yatırımların, dış talebin ve ihracat katkısının daha yüksek olduğunu belirtti. Daha farklı kaynaklardan gelen bir büyümeden bahsettiklerini aktaran Yılmaz, "Bu anlamda da enflasyon hedefimizle tutarlı" diye konuştu.

TASARRUF ARTIRILACAK

Dönem boyunca kademeli bir şekilde bu cari açığın (döviz açığı) düşmesini ve yüzde 2'ler civarına inmesini beklediklerini belirten Yılmaz, şunları söyledi: "Aynı süreçte tabii iç tasarruf oranlarımızın 1.6 altı puan, toplam iç tasarruflarımızın artmasını öngörüyoruz. Türkiye kendi içinde daha fazla tasarruf yapacak. Yatırımlarını daha çok iç tasarruflarla karşılayacak. Dolayısıyla dış tasarrufa daha az ihtiyaç duyduğu bir dönem olacak. Dışarıdan gelen tasarruflarda daha çok rezervimizi artıracak."

OLUMLU DÖNGÜ 2024'TE

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dezenflasyon programı ve maliye politikasına desteğinin tam olduğunu belirterek, "Bunu sadece hissetmiyoruz, görüyoruz. Buradan mesajı net olarak vermek istiyorum. En ufak bir tereddüt yok. Bu programın gereği neyse, onu yapacağız" dedi.

Sürecin 'yeniden dengelenme' olarak görülmesi gerektiğini belirten Şimşek, "Her dönemin koşulları farklı olabilir. Ama biz Türkiye'nin 2024'ün ikinci yarısından itibaren bu olumlu döngüyü çok güçlü bir şekilde yakalayabileceğine inanıyoruz. Küresel koşulların da buna elverişli olacağına inanıyoruz. Öncelikle şunu söyleyeyim, bizim hiçbir zaman bir kur hedefimiz olmaz. Ama işin doğası bir tahmin olması gerekiyor. Dolayısıyla kur rejiminde herhangi bir değişiklik yok" diye konuştu.

YATIRIMCIYA ANLATILACAK

Yatırımcı toplantılarını çok güçlü şekilde başlatacaklarına işaret eden Şimşek, bugün G20 toplantılarına katılacaklarını, ardından kendisinin Almanya'ya ve sonrasında da Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Birleşmiş Milletler (BM) toplantıları için New ABD York'a gideceğini anlattı. New York'ta şu anda programlanan çok sayıda yatırımcı etkinliği olduğunu belirten Şimşek, bu temaslarının ardından da İngiltere Londra'da görüşmelerinin olabileceğini söyledi.

Temaslarının süreceğine dikkat çeken Bakan Şimşek, şunları söyledi: "Asya, Ortadoğu... Yani hemen hemen erişilmeyen, diyalog kurulmayan bir yatırımcı düşünemiyoruz. Yani yılın sonuna kadar aşağı yukarı reyting kuruluşlarından, kredi derecelendirme kuruluşlarına ve doğrudan yatırımcılara kadar diyaloğumuz güçlü olacak. Japonya'dan başlayıp, Türkiye'de yatırımı olan belli başlı ülkelerin yatırımcılarıyla bir araya gelmeye başladım. Burada ciddi yatırımı olan ülkelerin büyükelçilerinin de ev sahipliğinde birçok yatırımcıyla bir araya geleceğiz ve programı anlatacağız. "

DÜNYA BANKASI, KATKISINI 35 MİLYAR DOLARA ÇIKARIYOR

Ekonomiyi istikrara kavuşturacak politikaların uygulanmasında Türkiye'ye eşlik etmeye kararlı olduklarını belirten Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, "Devam eden 17 milyar dolarlık programımıza ek olarak, üç yıl içinde Dünya Bankası Yönetim Kurulu'na 18 milyar dolarlık yeni operasyonlar hazırlamayı ve sunmayı öngörüyoruz. Bu miktar hükümete doğrudan kredi verilmesini ve özel sektöre destek verilmesini kapsamaktadır. Türk özel sektörüne yönelik destek, doğrudan yatırım, garantiler ve yaklaşık 5 milyar dolarlık ticari finansmanın harekete geçirilmesi yoluyla bunun üçte ikisi kadar olabilir. Tüm finansman araçları dikkate alındığında bu yaklaşık 35 milyar dolarlık geçici bir toplam mali paket anlamına gelmektedir. Bu paket, yönetimin makroekonomik istikrarı yeniden tesis etmek için gösterdiği güçlü kararlılığa ve daha da önemlisi attığı adımlara karşılık vermektedir" dedi. Merkez Bankası'nın uyguladığı para politikasının sıkılaştırılması ve Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın mali açığı azaltma tedbirlerinin doğru yönde atılan adımlar olduğuna inandıklarını belirten Lopez, "OVP'nin hükümetin makroekonomik istikrar çabalarının temelini oluşturacak politikalara ilişkin geniş bir bakış açısı sunduğunu düşünüyorum. Yapısal gündemin uygulanması konusunda hükümetin çabalarını desteklemeye hazırız" diye konuştu.

EMEKLİYE DENGELİ MAAŞ

Toplumun hiçbir kesimini bugüne kadar enflasyona ezdirmediklerini ve bundan sonra da ezdirmeyeceklerini belirten Cevdet Yılmaz, enflasyon farkının memur maaşlarına yılbaşında yansıtılacağını belirterek, "Dolayısıyla hem alacakları artış hem enflasyon farkının yansımasıyla memur maaşlarında ciddi bir artış öngörüyoruz. Bu, memur emeklilerine de yansımış olacak. Diğer emeklilerimizle ilgili dengeleyici bir çalışmayı tabii ki dikkate alabiliriz. Bu konuda yıl sonuna kadar çalışmalarımızı sonuçlandırmayı öngörüyoruz" diye konuştu.

SIKILAŞTIRMA DEVAM EDECEK, YABANCI YATIRIMCI ARTACAK

Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan da kur artışının geçişkenliğinin, enflasyon beklentilerinin çıpalanmadığı dönemlerde daha yüksek olduğunu belirtirken, "Şu anda da böyle bir geçiş döneminden geçiyoruz. Fakat kararlı şekilde sürdürdüğümüz sıkılaştırıcı para politikasının 2024 yılında meyvelerini vermesiyle, iç talebin arza daha yakın seviyeye geleceğini ve enflasyon beklentilerini kontrol altına alacağını öngörmekteyiz" diye konuştu. Erkan, bütüncül bir yaklaşımla parasal sıkılaştırmaya gerektiği ölçüde gerektiği zaman devam edileceğini söyledi. KKM'de geçiş sürecinde olunduğunu belirten Erkan, "Hepimizin Türk Lirası'na sahip çıkması, bu geçiş hızını artırmamıza yardımcı olacaktır. Türkiye'ye olan iştah yüksek ve tahvil piyasasında yabancı yatırımcı artışı öngörüyoruz" dedi.