1
Rus Büyükelçisi Andrey Karlov'a yönelik gerçekleştirilen suikastı değerlendiren Yalçın, "Putin, suikastın Türkiye-Rusya ilişkilerini hedeflediğini söyledi. Fail olarak ise FETÖ'yü adres gösterdi. Rusya, Karlav suikastını FETÖ'nün yaptığına inanıyor. Bu suikastın FETÖ için kaçınılmaz sonuçları alacak" dedi.
Ankara'da Rus Büyükelçisi Andrey Karlov'a yönelik gerçekleştirilen suikastin ardından bütün dünya FETÖ gerçeği ile bir kez daha yüzleşti. Peki bu suikast Türkiye-Rusya ilişkilerini nasıl etkileyecek? Yeni ABD yönetimi, siyasi cinayetlere başlayan bu kanlı örgütü desteklemeye devam edecek mi? Merak edilen bu soruları İstanbul Ticaret Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim üyesi ve SETA Strateji Araştırma Direktörü Doç. Dr.Hasan Basri Yalçın Sabah'tan İsa Tatlıcan'a yorumladı.
Suikast Rusya'da nasıl algılandı?
FETÖ'nün suikastı aslında CIA'nın eylemi değil mi sizce?
Bu suikast Türkiye-Rusya ilişkilerini nasıl etkileyecek?
FETÖ'nün bu kanlı eylemi amacına ulaşmamış görünüyor...
FETÖ, bu suikast sonrasında Rusya'nın etkili olduğu Kırgızistan ve Kazakistan gibi ülkelerde etkisini sürdürebilecek mi?
Rusya, Karlov suikastını FETÖ'nün gerçekleştirdiğine inanıyor. Bu suikastin FETÖ için kaçınılmaz sonuçları olacaktır. Sadece Kırgızistan ve Kazakistan'da değil, tüm dünyada. Afrika'dan Amerika'ya kadar her yerde Rusya FETÖ'cüleri kovalayabilir. Zaten FETÖ'cüleri yıllar önce uzaklaştırmış olan Rusya şimdi durumu daha ciddiye alır. Bir yandan bu meseleyi BM Güvenlik Konseyi'ne taşıyıp orada Amerika'yı uluslararası hukuk düzleminde sıkıştıracaktır. Bir yandan da uluslararası hukukun sınırlarını zorlar.
Suikastçının arkasında CIAFETÖ organizasyonu çıkarsa Rusya- ABD ilişkileri nasıl etkilenir?
Çıkarsa gerginlik unsuru olabilir. Fakat böyle bir bilginin ortaya çıkma ihtimali de çok düşük, kamuoyuna sızma ihtimali de. Böyle bir ilişki varsa şayet ispatlanamayacak düzeyde kurulmuştur. İspatı bulunacak olsa bile ne ABD ne Rusya bunu kamuya açık hale getirecektir. Çünkü iki taraf da meseleyi gizli kanallardan halletmenin yolunu arar.
Ocak ayında Astana'daki Türkiye-Rusya-İran görüşmelerinden ümitli misiniz? Suriye'de çözüme yaklaşıyor muyuz?
Bu görüşme Suriye savaşının evrileceği tarafı etkilemek için kurgulanmış görüşme serilerinden biri olacaktır. İlkini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Moskova ziyaretinde gördük. Oradan Rusya ve Türkiye arasında bir siyasal uzlaşı çıktı. İkincisi, suikastın ertesi günü ortaya çıkan Moskova deklarasyonuydu. Türkiye, Rusya ve İran şimdi Astana'da buluşacak ve Suriye'nin geleceğine dair daha net bir pozisyon alacak. Sonra Amerika'nın resme girmesini bekleyecek.
Rusya-Türkiye ve İran'ın birlikte hareket etmesi Irak sorununu çözer mi?
Aslında Suriye ve Irak meselesi birbirinden bağımsız değil ama doğrudan birbirini etkileyen unsurlar da değil. Mesela Rusya'nın Irak ilgisi Suriye kadar yoğun değil. İran, Irak'ta daha güçlü denebilir. Orada da Türkiyeİran arasında bir rekabet söz konusu. Fakat Irak'taki mücadele daha durağan. Vakti geldiğinde bu şehirlerin temizlenmesi muhtemelen Amerika öncülüğünde gerçekleşecektir. O zaman da İran'ın hareket alanı daralırken Türkiye'nin genişlemesi ihtimali doğabilir.
Bölgede Türkiye'nin ABD ve AB'den bağımsız hareket etmesi ABD'de nasıl karşılanıyor?
Büyük sorun olarak görülüyor. Suriye savaşının başından beri ABD, Türkiye'yi kendi çıkarları çerçevesinde savaşması için zorlarken Türkiye bu zorlamayı kabul etmedi. Bunun yerine Cerablus'tan itibaren kendi çıkarlarına uygun bir operasyon başlattı. Bu Türkiye'nin kontrolden çıktığı şeklinde yorumlanıyor. Ve Türkiye'yi hizaya getirmeye çalıştıklarını hepimiz görüyoruz. Bu anlamda AB ülkelerini çok ciddiye almıyorum. Onların artık diplomatik pozisyon geliştiremedikleri çok açık. Ukrayna meselesinde dahi böylesi çaresiz kalan Avrupa'nın zaten Ortadoğu meselelerinde de bir karşılığı yok.
SURİYE İÇİN ABD BEKLENİYOR
Barış görüşmeleri başarıyla sonuçlanırsa bundan sonra Suriye'de süreç nasıl işleyebilir?
Amerika sahneye dönmeden Suriye'de hiçbir barış görüşmesi sonuçlanmayacaktır. Şimdilik yapılan anlaşmaların hepsi ateşkes anlaşması gibi yorumlanabilir.
Mültecilerin durumu ne olacak?
Maalesef şu sıralar kimse mültecileri düşünmüyor. Amerika farkında bile değil. Rusya düşman olarak görüyor. AB ülkeleri tehdit olarak görüyor.