BÜLENT ŞANLIKAN
Küçükçekmece'de kendiliğinden çöken bina, riskli binaları tartışmaya açtı. Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan İstanbul'daki binalarda yaşanan gizli korozyona dikkat çekti. Altan, "Vatandaşlar benim binam yeni diye korozyona uğramadığını düşünebilir. Ancak beton istenen dayanıma ulaşmamışsa hiçbir belirti vermeden gizli korozyon gerçekleşebilir" diyerek şöyle devam etti:
YÜZDE 95'İ ÇÜRÜK ÇIKTI
"İstanbul tüm semtlerinde çalışma yürütüyoruz. Bugün kadar yüzlerce bina kontrolü yaptık. 2000 yılı öncesinde eski yapı stoklarında %93-95 arasında riskli çıktı. Bu İstanbul geneli için son derece kötü. 500-600 bin arasında tahmini olarak bu tarz yapı stoku var. İncelemelerde özellikle karşılaştığımız en büyük sorun donatı korozyonu (demir paslanması), betonun kalitesizliği (deniz kumu), su yalıtımının yetersizliği. 2000 öncesi yapılan binalarda su yalıtımı yönetmeliği yoktu. Bu yönetmelik 2018'de yürürlüğe girdi. Bu yönetmeliğe göre, binalar yapılırken dışarıdan gelecek olan suyu ve nemi binanın taşıyıcı unsurlarına örneğin temeline ya da kolonlarına sirayet etmesini önlemek zorunluluğu var."
YENİLERDE DE RİSK VAR
"2000 sonrası binalar dahil olmak üzere su yalıtımı yapılmadığı için temeli su çekenler riskli. Su yalıtımını yapan binalarda ise sorun yok. Vatandaşlar benim binam yeni diye korozyon olmadığını düşünebilir. Ancak bu öyle bir konu ki eğer beton istenen dayanıma ulaşmamışsa hiçbir belirti vermeden gizli korozyona uğrayabilir. Örneğin C15 beton dayanımı olan bir binada hiç çatlak olmasa bile oksijen kolon içindeki demirlere nüfus ederek paslanmasına ve korozyona uğramasına neden oluyor. 10 yılda da dayanım %50 düşüyor."
Prof. Altan: "Vatandaşlar benim binam yeni diye korozyon olmadığını düşünmesin."
AŞIRI SICAKLIK BETON DÜŞMANI
İnşaat Mühendisliği Bölüm Yardımcısı Doç. Dr. Sinan Cansız: "Betonun ve demirin aşırı sıcaklık altında genleşmesi nedeniyle çatlaklar meydana geliyor. Bu da yapı ömrünü kısaltan bir unsurdur. Örneğin yüksek sıcaklık yayan bina altında fırınlar, restoranlar (kebapçılar)..."