Darbecilerin yaraladığı gaziye yapay kafatası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde başından yaralanan ve kafatası parçalanan Ali Osmanoğlu, nakledilen yapay kafatası parçasıyla sağlığına kavuştu.

Hain darbe girişimine tepki göstermek için sokağa çıkan Vatandaşlardan  biri olan Osmanoğlu, 15 Temmuz'un bedeninde bıraktığı izleri ömür boyu taşıyacak. O gece darbeciler tarafından atılan şarapnelin parçasının başına  isabet etmesi sonucu ağır yaralanan Osmanoğlu, oğlu Abdullah tarafından zor şartlar altında hastaneye ulaştırıldı. Günlerce komada kalan, bununla birlikte vücudunun sağ tarafı felç  olan, konuşma yeteneğini de kısmen kaybeden Osmanoğlu, bir yılda 3 operasyon  geçirdi, son ameliyatta da beynine saplanan kafatası kemiklerinden kurtuldu. Hala tedavileri devam eden Osmanoğlu'nun, kafatasının parçalanması  nedeniyle başında oluşan büyük çöküklük ise birebir ölçülerle yapılan 3D yapay  kafatasından elde edilen parçanın nakledilmesiyle giderildi.

"Üretilen 3 boyutlu yapay kemik hastamıza başarıyla uygulandı"


Ali Osmanoğlu'nun ameliyatını gerçekleştiren  Özel bir hastanenin Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Türker  Kılıç, yaptığı açıklamada, 15 Temmuz'da hastanın önemli bir  kafatası ve beyin dokusu harabiyeti yaşadığını söyledi. Osmanoğlu'nun yaralanmasının ardından götürüldüğü hastanede yapılan  ilk müdahaleyle yaşamda tutunduğunu aktaran Prof. Dr. Kılıç, insanın  kafatasındaki basıncın atmosfer basıncından farklı olduğunu, bu nedenle de Osmanoğlu'nun beyin dokusunun zarar görmeye başladığını vurgulayarak, şu  bilgileri verdi: "Hastada ilerleyen dönemde oluşan kemik harabiyetini gidermenin  gerekliliğine kanaat getirdik ve bölümü de kapatabilmek için eskiden beri  kullanmakta olduğumuz yöntemlerin dışında, üç boyutlu bir printer (yazıcı)  aracılığıyla üretilen ve hastanın gelecekteki kemik dokusu haline gelecek olan  bir yapay doku geliştirdik. Bu dokuyu da var olan kemik boşluğunda kullanabilmek  için tıpa tıp oraya oturacak şekilde biyomedikal mühendisliğiyle dizayn ettik.  Üretilen 3 boyutlu bu yapay kemik hastamıza başarıyla uygulandı. Cerrahi anlamda  çok özellik gerektiren bir ameliyat değil. Burada esas önemli olan yapay dokunun  gelişmesi. Artık önümüzdeki dönemde, kök hücre teknolojisinin de gelişmesi ve  bundan sağlanan avantajlarla elde edilen yapay organlar sayesinde, bu alandaki  teknolojik imkanlar artacak. Bildiğiniz gibi bunun ilk örneği yapay mesane  üretiminde esasında görüldü. Biz şimdi yapay kıkırdağı ve kemiği bir süreden beri  kullanmaktayız. Ali Bey bunun en iyi örneklerinden bir tanesi."
Bu nakille, gelecekte ortaya çıkabilecek kuvvet kaybında artma ya da  sağlam olan beyin dokusunun harabiyetinin de engellendiğine, hastanın yaşam  kalitesinin iyileştirildiğine işaret eden Kılıç, "Burada altı çizilmesi gereken  nokta, yapay dokunun artık kullanılabiliyor olması ve 3 boyutlu basıcılarda elde  edilen teknolojik avantajların hasta yararına bu şekilde yapay organ, doku  geliştirilmesini sağlayacak şekilde kullanılmasının ilk örneklerinden olmasıdır."  ifadelerini kullandı.

"Gençler memleketlerine sahip çıksın"

Yapay kafatası parçasının nakledildiği 15 Temmuz gazisi Ali Osmanoğlu  da 15 Temmuz'un çok kötü bir gece olduğunu, Allah'a bir daha böyle bir gece  yaşamamak için dua ettiğini söyledi. Yaralandığı andan öncesini hatırladığını ama daha sonra neler yaşadığını bilmediğini belirten Osmanoğlu, olayın ardından oğlu Abdullah'ın  kendisini hastaneye götürdüğünü aktardı.  Osmanoğlu, burada yapılan ve kendisini hayatta tutan ilk ameliyatın  ardından artık zorlu bir tedavi sürecinin başladığını dile getirerek, şunları  anlattı: "15 Temmuz benim ikinci doğum günüm. Allah bana ikinci bir hayat  bağışladı. Başka bir gün öleceksem vatan için ölmeyi tercih ederim. Türker  Bey'den, ekibinden Allah razı olsun. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Beni  yeniden hayata döndürdüler. Yeniden hayatıma döndüm. Türker hocam başta tüm  sağlık ekibine teşekkürü borç biliyorum. Yaptıkları az bir şey değil. Dünya  döndükçe bu olacak, bu deccallar olacak. Memleketi rehin almak isteyecek  deccallar olacak. Biz bunlara karşı savaşacağız. Ben gittim. Arkadaşlarım gitti.  Bizimle beraber milyonlarca insan vardı. Kalbi bizimle beraber olan insanlar  vardı. Onlardan güç aldık. Bu memleket yıkılmaz. Gençlere söyleyecek laflarım var  eğer beni duyacaklarsa. Gençler memleketlerine sahip çıksın. Bu memleket sizin.  Bizim değil sizin. Memleketlerine sahip çıksınlar başka bir şey yapmasınlar, sıkı  sıkı sarılsınlar."