AA
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde yayımlanan Kriter dergisine gündemi değerlendirdi. Doğu Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin dünya kamuoyunun er ya da geç Türkiye’nin haklılığının farkına varacağını söyleyen Oktay, “Yunanistan ve Rum Kesimi'nin savunduğu tez ve argümanlar, uluslararası hukuka göre, dayanaksızdır. Ancak güneş balçıkla sıvanmaz.” Ifadelerini kullandı.
AA’da yer alan habere göre, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin Doğu Akdeniz'de ortaya koyduğu tavır konusunda Oktay, "Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi hem Fransa gibi kıyıdaş dahi olmayan ancak kirli sömürgeci geçmişleri nedeniyle açgözlü bölge dışı aktörlerin hem de sözde birlik dayanışması bahanesiyle Avrupa Birliği'nin (AB) desteğini arkalarına almaya çalışıyorlar." açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin Kıbrıs Türklerinin meşru hak ve çıkarlarını gözetmekle mükellef olduğunu belirten Oktay, “Hiçbir ülkenin hakkında da zerre kadar gözü yoktur." vurgusu yaptı.
Bugün içinde bulunan durumun belirli bazı üye ülkelerin kendi siyasi çıkar ve gündemlerini AB düzlemine taşımasından ve Türkiye-AB ilişkilerini rehin almasından kaynaklandığını belirten Oktay, AB’nin bu ortamda önündeki en akılcı seçeneğin tarafsız ve adil davranarak kolaylaştırıcı rol üstlenmesi olduğunun altını çizdi.
27 Eylül günü başlatılan saldırıların, Ermenistan’ın Tovuz’da sahnelediği provokasyonların deavmı olduğuna dikkat çeken Oktay, şunları söyledi:
“Ermenistan Azerbaycan topraklarında işgalcidir. Ermenistan bu bölgede barış ve istikrarın önünde en büyük engel olduğunu bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir.”
Yukarı Karabağ ve çevresindeki bölgelerde 28 yıldır devam eden Ermeni işgalinin sona erdirilmesine yönelik somut adımların atılmadığını belirten Oktay, şu ifadeleri kullandı:
"Ermenistan'ın artan provokasyonları ve Azerbaycan topraklarına saldırıları Azerbaycan'ın sabrını taşırmış ve uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkını kullanmaya mecbur bırakmıştır.”
“Gelinen noktada Türkiye’nin, kendisinden beklenen çözüm yolunu açmakta yetersiz kalan 'Minsk Süreci' karşısında Azerbaycan'ın hayal kırıklığını ve ruh halini anlıyoruz, hak veriyoruz.” diyen Oktay sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yukarı Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Azerbaycan bu harekatı uluslararası anlaşmalarla tanınmış kendi ülke sınırları içinde, yani kendi öz topraklarında, halkını korumak, toprak bütünlüğünü, barış ve istikrarı tesis etmek için icra ediyor."
Türkiye'nin başta AGİT Minsk Grubu Eş-Başkanları olmak üzere uluslararası topluma, "Ermenistan'a işgal ettiği topraklardan çekilmesine yönelik gerekli baskıyı kurmaları" çağrısında bulunulduğunun altını çizen Oktay, Türkiye'nin işgalin gerçek mağduru Azerbaycan'ın yanında olduğunu vurguladı.