1
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, France 24 kanalına verdiği röportajda “13 maddelik yaptırım bir devleti, devlet olmaktan çıkarma yaptırımıdır. Katar bir devlettir. Asla kabul edilmez” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, France 24 kanalına konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20’ye ev sahipliği yapacak Hamburg’da hoş karşılanmadığına ilişkin soruya, “Bu yaklaşım tarzlarını uluslararası siyasette özellikle de özgürlüklerle noktasında gelişen demokrasi noktasında çok çok üzücü buluyorum. Zira Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzde 52 ile halkı tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanının Almanya’daki Türk soydaşlarıyla bir araya gelmesini engelleme, onlarla bir sohbette bulunmasını engellememek, ona fırsat vermemek Almanya’nın ne kadar özgürlükçü olduğunu göstermesi bakımından çok önemli” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bununla kalınmadığını belirterek, “Almanya’da başbakanlık önünde açılan bir pankart var. Bu pankartın arkasında bir otomobil. ‘Bu aracı kazanmak istiyorsanız. Bu diktatörleri öldürün.’ Kimdir o diktatörler: ‘Erdoğan, Putin ve Suudi Arabistan Kralı Selman’ Bunlar orada sergilenirken Alman polisi de orada. Alman polisinin gözlerinin önünde böyle bir suça teşvik, şiddete teşvik yapılıyor. Buna ne yazık ki Alman makamları ses çıkarmıyor. Böyle bir şeyi demokrasi ile bağdaştırmıyoruz” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Bunlara rağmen G20’ye gideceğim. Bunu da G20’de dile getireceğim. Çünkü G20 bunlar için var. G20 dünyanın ekonomide yüzde 80’ini temsil eden bir oluşum. Hele hele gündeminde terörle mücadelenin de olduğu mülteci sorunlarının olduğu böyle bir G20 öncesinde bu tür kampanyaların Almanya’da yapılıyor olması düşündürücüdür, üzücüdür. Kaldı ki Türkiye’nin Almanya’da 3 milyon vatandaşı var. Bunların içerisinde yaklaşık bir buçuk milyonu çifte vatandaş. Burada Alman makamlarının çok daha dikkatli olması gerekir diye düşüyorum” “Böyle bir faşizan uygulamaya Alman makamlarının fırsat vermemesi lazım”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nazi benzetmesinden pişmanlık duyuyor musunuz?” sorusunu şu şekilde yanıtladı:
“Bundan dolayı hiç pişman değilim. Bu hareket Nazizm’de olan bir harekettir. Tamamen faşizmin tezahürüdür. Nitekim şu anda yapılan bu hareketi faşizm dışında neyle izah edebilirsiniz. Bu ancak faşist yapılarda olan bir harekettir. Faşizandır ama böyle bir faşizan yapıyı uygulamaya Alman makamlarının fırsat vermemesi lazım. Teröre nasıl fırsat vermiyorsak, Faşist ve Nazi kalıntısı bu tür gösterileri de Alman makamlarının fırsat vermemesi lazım. Eğer buna benzer şeyler benim ülkemde oluyorsa benim de buna fırsat vermemem gerekir. Burada faşizm nedir, Nazizm nedir? Asıl olan budur. Bu uygulamayı kimler yapıyor. Asıl olan budur. Buna karşı yönetimler tedbir alıyor mu almıyor mu? Asıl olan budur. Benim de söylediğim bu. Burada kalkıp da alman yönetimi faşist yönetim olarak nitelendirmiyorum ki. Bu uygulamayı yapanları eleştiriyorum. Bunları gündeme getirmiyorum ki, bunların engellenmesi lazım”
“BATI DARBEYİ DEMOKRASİYE TERCİH ETTİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişimine ilişkin Avrupa’nın değerlendirmelerine yönelik olarak, “Bu konuda Avrupa değerlendirmelerine dikkat etmesi lazım. Doğu Almanya ile Batı Almanya birleştiği zaman devletin kurumlarında çalışanlardan yaklaşık 500 bin insan işinden olmuştur. Önce Almaya bunu masaya yatırtsın. Buna benzer olağanüstü hal. Fransa da 10-15 kişi terör eylemİ gerçekleştirdi ve Fransa olağanüstü hal ilan etti. Ama bizde devlete karşı darbe girişiminde bulunuldu.
Darbe girişiminde kimse kalkıp da 250 vatandaşımızın öldürülmesini gündeme getirmiyor. 2 bin 193 vatandaşımın yaralanmasını gündeme getirmiyor. Bunca yerler yakıldı yıkıldı, bombalandı. Devletin kendi F16 uçaklarıyla, helikopterleriyle, tanklarıyla, toplarıyla her yer vuruldu ve kimse bu darbe girişimini gündeme getirmedi.
Tam aksine batı darbeyi demokrasiye tercih etti” açıklamasını yaptı. “Batı kılıf uydurmasın” Erdoğan, “Sessiz kalmak nedir? Bazıları bunu istiyor girişi. Benim halkım da buna böyle bakmıştır. Örneğin burada kınama faaliyetlerinde bulunanlar bile en erkeni bir haftayı buldu. Biz isterdik ki o gece kınama faaliyetinde bulunsunlar. Çünkü ne olduysa 24 saat içinde oldu. Eğer 24 saat içinde şahsım başta olmak üzere milletim sokaklara dökülmesiyle, milletim sokaklara dökülmesiyle her şey 24 sata içinde bitti. Bu milletin bir darbe girişimini önlemesi, engellemesi hadisesidir. Çok şanlı bir direniştir. Batı kılıf uyduruyor, batı kılıf uydurmasın. Batı önce dürüst olsun. Böyle bir darbe girişime kalkıp da kendilerinde olduğu zaman ‘Bizde yargı var’ derken teröristleri ülkesinde gezdiren, her türlü desteği onlara veren Batı kılıf uydurmasın. Örneğin Almanya’ya ben 4 bin 500 dosya verdim. Hala bir netice yok. Şu anda Almanyaki Alman makamlarının bir kısmı Almanya’ya gelen teröristlerle ilgili çok ilginç açıklamalar yapıyorlar. Burada da haklılığımız da teyit ediyorlar. Her an her fırsatta benim gündeme getireceğim fırsatlar oluyor. Dünyanın bunu bilmesi lazım. Kabul ederler veya etmezler biz doğruyu her fırsatta, her bulduğumuz objektif olayları değerlendirenlere anlatacağız. G20 de bunlardan biri olacak” açıklamasını yaptı