Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara'da konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brüksel'deki terör saldırısının faillerinden birinin Haziran 2015'te Gaziantep'te yakalanıp sınır dışı edildiğini ancak Belçika'nın serbest bıraktığını söyledi

1

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Romanya Cumhurbaşkanı Klaus İohannis'i Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde resmi törenle karşıladı. Karşılama töreninin ardından baş başa ve heyetler arası yapılacak görüşmelere geçen Erdoğan ve İohannis, daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan özetle şöyle dedi:

YENİDEN TANIMLANMALI: Özellikle terör belası noktasında da düşüncelerimi açık, net kendileriyle paylaştım. Ülkemizdeki bölücü terör örgütü PKK, Suriye'nin kuzeyinde PYD, YPG, DAEŞ, DHKP-C, bu terör örgütlerinin arasında hiçbir fark yoktur. Ankara'da yapılan eylemler, İstanbul'da yapılan eylemler, Brüksel'de yapılan eylemler, nasıl ortak yanlarının olduğunu çok açık, net ortaya koymaktadır. Hedefte olan sivil insanlardır. Ölen insandır. İnanıyorum ki dünya siyaseti eğer ittifak halinde terörün üstüne giderse bu işi çözeriz. Onun için dünya terörü, teröristi, terörizmi yeniden tanımlamak zorundadır.

YAKALAYIP SINIR DIŞI ETTİK: Brüksel'de saldırganlardan biri daha önce Haziran 2015'te Gaziantep'te yakalayıp sınır dışı ettiğimiz kişidir. Sınır dışı işlemini 14 Temmuz 2015'te nota ile Belçika Büyükelçiliği'ne iletmişiz. Belçikalılar adı geçeni serbest bırakmıştır. Bu kişinin yabancı terörist savaşçı olduğuna yönelik uyarımıza rağmen Belçika terörizmle bağlantısını tespit edememiştir. Hatta burada Hollanda da söz konusudur. Kendi isteği üzerine Hollanda'ya iade etmişiz. Nota ile oraya da bildirilmiştir. Ülkemizin hassasiyeti bakımından bunu da özellikle ifade ediyorum.

TERÖRE KARŞI DURUŞ İLKE KONUSUDUR: (Yabancı ülkelerinin Türkiye'deki saldırıları gösterdiği hassasiyetin sorulması üzerine) Teröre karşı ortak bir tavır sergilenecekse bu filanca ülkede olduğu zaman farklı, filanca ülkede olduğu zaman farklı bir tavır sergilenmemeli. Bu uluslara arası bir mutabakat gerektiren bir konudur, yani ilke konusudur. Şurada son 3 ay içinde Türkiye'nin yaşadığı bu tür eylemler sayısal olarak bize yüzlerce kayıp verdirdi. Ama farklı yerlerde dünyayı ayağa kaldıranlar Türkiye'de olan olaylar karşısında bu hassasiyeti göstermemişlerdir.

DOKUNULMAZLIK KAVRAMI YANLIŞ ANLAŞILIYOR: (506 dosyanın tamamının ele alınmasıyla ilgili) Dokunulmazlık kavramının yanlış anlaşıldığı düşüncesindeyim. Dokunulmazlık kavramı aslında fezlekelerle ilgili bir kavram. Kimin fezlekesi varsa onları ilgilendiren, yargılanma sürecinin önünü açan bir konu. Aynı zamanda bu siyasetçinin bu yargılanmayla ilgili bir bariyer oluşturuyormuş gibi kamuoyunda atmosfer oluşturuyor. Bu düzenlemeyle beraber siyasetçi tamamıyla 506 dosyayı yargıya göndermiş oluyor. Böylece siyasetçinin sırtındaki bir yükün aslında indirilmesi anlamına gelir. Yargı bununla ilgili kararını verir ve böylece yoluna devam eder. Olayı bir kişi, üçü kişi, beş kişi olayı değildir. Bana göre sayın Başbakan'ın bu konudaki açıklaması isabetli olmuştur. Temenni ederim ki diğer siyasi partiler de buna katkı vermek suretiyle süratle Meclis'ten geçer.