CHP'nin darbe söylemine Başkan Erdoğan'dan sert yanıt

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sonrası, açıklamalarda bulunan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, dünyanın salgın sonrası, hiçbir bakımdan asla yeniden eskisi gibi olamayacağını belirtti. Başkan Erdoğan, darbe söylemleriyle gündemi meşgul eden CHP'ye sert tepki gösterdi. Erdoğan aynı zamanda terörle mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini ve Libya ile ilgili olarak, yakında yeni müjdeli haberlerin geleceğini belirtti.

AA

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sonrasında koronavirüsle mücadelede normalleşme planının detaylarını anlatan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, koronavirüs dışı gündeme ilişkin de önemli açıklamalarda bulundu.

-CHP YÖNETİCİLERİNİN SON DÖNEMDEKİ AÇIKLAMALARI-

"Bu zihniyet, ülkemizin 70 yıllık demokrasi tecrübesinden nasiplenmemiştir"

CHP kurmaylarının son dönemde yaptığı darbe çağrışımları, İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un evini fotoğraflama çabaları, Atatürk Havalimanı’na yapılan pandemi hastanesiyle ilgili yalanlar ve T3 Vakfı Başkanı Selçuk Bayraktar aleyhine yürüttüğü kara propapagandaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Milli iradenin üstünlüğünü, demokrasiyi, hakkı, hukuku, adaleti, sandığı hazmedemeyen bu faşist zihniyet hala vesayet, darbe, cunta özlemiyle yanıp tutuşuyor. CHP yöneticilerinin sadece son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğunuzda ortaya çıkan tablo bize bunu söylüyor. Bu zihniyetin ülkemizin 70 yıllık demokrasi tecrübesinden zerre kadar nasiplenmediği anlaşılıyor."

Başkan Erdoğan'dan önemli açıklama

"CHP yöneticilerinin güya siyaset diye sergiledikleri tavır demokrasiyle bağdaşmaz"

Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenlerin 15 Temmuz’da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümekte ısrar ettiklerinin altını çizen Başkan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sadece son günlerdeki kötü örnekler bile, karşımızdaki hastalıklı zihniyetin asla iflah olmayacağının delilidir. CHP yöneticilerinin güya siyaset diye sergiledikleri tavırlar, dünyanın hiçbir yerinde demokrasiyle, hukukla, hatta insanlıkla bağdaşmaz."

"Doğru olmadığını çok iyi bildikleri konuları pervasızca tartışmaya açıyorlar"

Yanlış bilgilerle insanların haksızca itham edilmesimesiyle, iftira atılmasıyla, insanların mahremiyetine girilmesiyle siyaset yapılamayacağını vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Doğru olmadığını çok iyi bildikleri konuları, pervasızca ve yol açtığı sosyal, siyasi, ekonomik sonuçları umursamadan tartışmaya açanların yaptıkları işin adı siyaset değildir. Gerçi bunların kasetle göreve gelmiş genel başkanları da yıllardır aynı yöntemleri kullanıyor. Hal böyle olunca yardımcılarına, il başkanlarına diyecek söz bulamıyoruz."

"Sizin ne tarihi ve ahlaki bir nirengi noktanız ne de omurganız, davanız, kavganız var"

CHP yöneticileri ile aynı zihniyetin medyadaki ve diğer mahfillerdeki mensuplarını ikaz eden Başkan Erdoğan, “Beyhude yere uğraşmayın. Türk Milleti, sizi ne o sandıktan çıkartır, ne de sırtınızı yaslamaya çalıştığınız darbecilere meydanı bırakır.” sözlerini kullanarak şunları kaydetti:

"Siz kesinlikle milli değilsiniz, yerliliğiniz de tartışılır. Çünkü siz bu halkın inancına, tarihine, kültürüne, gönül dünyasındaki sızılara saygılı değilsiniz. Çünkü siz bu ülkede ne kadar bozguncu, ne kadar sapkın, ne kadar azgın varsa hep onlarla birlikte oldunuz, asla milletin safında yer almadınız. Çünkü sizin ne tarihi, ne manevi, ne ahlaki bir nirengi noktanız, omurganız, davanız, kavganız var. Çünkü siz mitolojideki sadece düşmanlıktan, nefretten, korkudan, kargaşadan, acıdan beslenen yaratıklar gibisiniz. Ne bu ülkeye, ne bu millete, ne insanlığa dokunan en küçük bir faydanız olmadığı gibi, verdiğiniz zararların haddi hesabı yok."

"Ülkemizin ve milletimizin hayrına olan hiçbir konuda işin ucudan tuttuğunuz yok"

Bu zihniyetin kendi ülkesine ve milletine husumetini açıkça ifade edemediği için her musibeti buna alet ettiğini ifade eden Erdoğan, tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

"Deprem olur, bina yıkıntılarının altında kalan insan sayısını çok göstermek için canhıraş bir şekilde uğraşırsınız. Ekonomimize saldırı olur, insanlar ekmeğinin, geleceğinin derdine düşmüşken, siz oradan siyasi rant devşirme peşinde koşarsınız. Darbe girişimi olur, milletimiz elinde bayrağı dilinde tekbiriyle tankların karşısına dikilirken, siz balkonlardan tankları alkışlar, televizyon karşısında kahvenizi yudumlarsınız. Teröristler askerimize, polisimize, jandarmamıza saldırır, şehit sayısını yüksek göstermek için binbir yalan uydurursunuz. Sınırlarımıza yapılan tacizleri önlemek için harekâtlar düzenleriz, siz eli kanlı diktatörlerin ve teröristlerin savunucusu olarak karşımızda yer alırsınız. Salgın olur, tüm dünya ülkemizin gayretlerini takdirle takip ederken, siz hasta sayısının, vefat sayısının gizlendiği, malzeme-ilaç bulunamadığı yalanıyla ortada gezersiniz. Buna karşılık ülkemizin ve milletimizin hayrına olan hiçbir meselede, ne işin ucundan tuttuğunuz, ne de hakkı söylemek babında tek kelime ettiğiniz duyulmuştur."

"Tüm yaşananlara rağmen en küçük bir pişmanlık emaresi bile göstermediler"

Aynı zihniyetin Marmaray’dan İstanbul Havalimanı’na, bölünmüş yollardan şehir hastanelerine kadar karşı çıktığı ve engellemeye çalıştığı her hizmeti tepe tepe kullandığını, ama zehirli diliyle de bunları sürekli sokmaktan geri durmadığını söyleyen Başkan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Atatürk Havalimanı arazisinde 40 gün içinde kurmayı başardığımız 1.000 yataklı hastaneyi dahi, 14 milyar lira uçtu diyerek karalamaya kalkan bu zihniyetin artık sonu gelmiştir. İnşa ettiğimiz şehir hastanelerini yıllarca kara delik olarak yaftalayanlar, son 2 ayda yaşananların ardından bile, maalesef, en küçük bir pişmanlık emaresi göstermediler."

SURİYE VE LİBYA’DA TERÖRLE MÜCADELE

"Önümüzdeki dönemde (Suriye’de) yeni adımlar atabiliriz"

Terör örgütü PKK/PYD-YPG’nin, Türkiye’nin koronavirüs salgınıyla mücadele sürecini hem sınırların içinde hem de sınırların dışında saldırılarını artırmak için fırsata çevirmeye çalıştığının altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güvenli bölgelerimizin taciz edilmesine saldırıların ve tacizlerin anlaşmalar hilafına artarak sürmesine daha fazla sabretmeyeceğiz. Şayet terör örgütünü ve rejimi onların hamiliğine soyunanlar kontrol edemeyecekse, biz kendi gücümüzle hepsini de yola getirmesini biliriz. Gelişmelerin seyrine göre, önümüzdeki dönemde bu çerçevede yeni adımlar atabiliriz."

"İnşallah Libya’dan yeni müjdeli haberler alacağız"

En kısa zamanda Libya’dan yeni müjdeli haberler gelebileceğini ifade eden Başkan Erdoğan, şunları söyledi:

"Meşru Libya yönetimine verdiğimiz desteği devam ettirerek, bölgeyi yeniden bir barış beldesi haline dönüştürmekte kararlıyız."