Ankara'da Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde araştırma görevlisi olan Ceren Damar Şenel, 27 yaşında, geçen yıl 2 Ocak'ta sınavda kopye çekerken yakalandığı Hasan İsmail Hikmet (24) tarafından 17 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Hikmet için Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, ‘kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
"SANIK HERKESİ TARAYABİLİRDİ"
Davaya damga vuran avukat Vahit Bıçak ise karar duruşmasında şu cümleleri sarf etti: "Sanık neler yapabilirdi de yapmadı; bunu açıklayacağım. Sanık elindeki silahla kantine girip birçok kişinin üzerine boşaltmamıştır. Boşaltabilirdi ama yapmadı. Odalarına gidip öğretim görevlilerini de taramamıştır.”
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Ankara Barosu Ceren Damar davasında sanık avukatı Vahit Bıçak hakkında soruşturma başlattı.
"SANIK, CİNSEL SALDIRI SUÇUNUN MAĞDURU"
“Sanık maktulenin cinsel taleplerine boyun eğmek zorunda kalmıştır. Sanık cinsel saldırı suçunun mağduru olmuştur. Maktulenin doymak bilmeyen arzu ve hırslarına karşı sanık, psikolojik bunalıma girmiş, tedavi görmüştür. Ceren Damar şu an hayatta olsaydı cinsel saldırıdan yargılanacaktı.”
"17 BIÇAK DARBESİ ŞEHİR EFSANESİ"
“Sanık maktulü korkutmak için bıçağı çıkarmıştır. 17 bıçak darbesi şehir efsanesidir. Katılanlar bu çocuktan affetmeyi öğrensinler. Bu çocuğa merhamet etmek gerekir. Asıl insanlık dersini sanık vermiştir. İnsan öldürmekten pişmanlığını dile getirmiştir."
ART ARDA TEPKİLER
"KIZININ ÜZERİNDEN RANT SAĞLAYAN BABA"
Avukat Bıçak'ın sözlerinin ardından Ceren Damar'ın babası Mustafa Damar'ın, "Damat ol o zaman" sözü üzerine ise Vahit Bıçak, "Kızının katili üzerinden bir babanın rant sağlamaya çalıştığını gördükçe ‘Böyle bir baba olamaz’ dedim. Dava sonunda şikâyetçi olacağım” açıklamasında bulundu.
ADALET BAKANI: "İNSAN ONURU, TÜM HAKLARIN ÜZERİNDEDİR"
Avukat Vahit Bıçak'ın savunmasının ardından başta Adalet Bakanlığı olmak üzere birçok barodan ard arda tepkiler geldi. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda tepkisini şöyle dile getirdi: "Mahkemelerde savunmanın ahlaki ya da hukuki bir sınırı olmalı mıdır?’ sorusu, uzun süre hukuk dünyasını meşgul etmiş; nihayet modern hukuk, savunmanın etik ve yasal sınırlarını belirleyen kurallar öngörmüştür. Çünkü insan onurunun dokunulmazlığı, bütün hakların üzerindedir.
"KAZANMAK İÇİN HER YOL MÜBAH ANLAYIŞI"
Bugün Ceren Damar davasında vicdanların feryadını işiten Yargı; kazanmak için her yolu mübah gören anlayışa itibar etmeyerek, masum bir kadının hatırasını korumuş, insan onurunun kırılmasına da izin vermemiştir. Bu vesileyle, Ceren Damar’a bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Cenazesi başında sevgili eşinin dediği gibi ‘İyi bir hukukçu, iyi bir mühendis, iyi bir doktor değil; önce iyi bir insan olmaya çalışın..."
TBB BAŞKANI METİN FEYZİOĞLU:
"SAVUNMA RENCİDE EDİLEREK YAPILMAZ"
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel cinayeti davasındaki karar duruşmasında sanık avukatı Vahit Bıçak'ın yaptığı savunmaya tepki göstererek, "Hiçbir savunma, hiçbir iddia yani hukukçuluk, avukatlık, savcılık görevleri insanların hatırasını rencide edilerek yapılamaz. Avukat Bıçak'ın savunması korumaya layık bir beyan değildir. Bu savunma değil, bu doğrudan doğruya gencecik bir akademisyenin delilsiz, dayanaksız savunma adına itibarsızlaştırılması ve en ağır şekilde üzerine gidilmesi gerekir diye düşünüyorum. Savunma hakkına eğer giriyor olsaydı, sert de olsa birilerini rahatsız ediyor da olsa ilk biz karşı çıkardık. Savunma hakkına dokunamazsınız derdik" dedi.
"BARO YASAL İŞLEM YAPMALI"
Feyzioğlu, Ankara Barosu'nun avukat Vahit Bıçak hakkında işlem yapması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Bir avukatın sanki oradaymış gibi, sanki görmüş gibi olayı kişiselleştirerek sanki kendisiyle bir bağlantı kurarak dile getirmesini savunma kabul etmiyorum. Bu savunma dokunulmazlığı, sınırlarını fersah fersah aşmıştır. Ankara Barosu'nun pazartesi olağanüstü toplanıp işlem yapması lazım. Bir şekilde eğer Ankara Barosu soruşturma açmazsa bu kişi hakkında iş TBB'ye gelecek. Ben bu sözleri söylediğim için artık kurulda yer alamayacağım. Ama bunu bile bile söylüyorum çünkü içimde tutamam bunu. Bu kişinin yaptığı avukatlık mesleğinin itibarına son yıllarda meslek içinden verilmiş en ölçüsüz, en izahı olmayan zarardır. Dolayısıyla meslek kuralları en ağır ne yaptırım gerektiriyorsa o yapılmalıdır."
ANKARA BAROSU BAŞKANI ERİNÇ SAĞKAN:
"AVUKAT GÖREVİNİN KUTSALLIĞINI BİLMELİDİR"
"Avukatlık Yasası’nın 34. maddesine göre, “Avukatlar yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak” yükümlüğündedirler. Kadın düşmanı söylemle semirtilmiş ve aynı söylemlerle savunulmuş bir katil tarafından, bir üniversite çatısı altında 12 bıçak darbesi ve iki kurşunla sevdiklerinden koparılan Ceren Damar Şenel’in katiline verilen ağırlaştırılmış müebbet cezası acımızı hafifletmiyor."