TM Dijital Haber Merkezi
2 Ekim 2018 tarihinde ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğuna giren Washington Post yazarı Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’dan bir daha haber alınamadı. Cesedinin nerede olduğu, infaz timine ne olduğu, Suudi Arabistan’daki yargı sürecinin belirsizliği ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın danışmanı Suud el Kahtani’nin akıbetine dair cevapsız pek çok soru bulunuyor.
İlk etapta Suudi yetkililer Kaşıkçı’nın binadan ayrıldığını iddia etse de günler sonra ortaya çıkan kayıtlar, Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik suikast timi tarafından vahşice öldürüldüğünü ortaya koydu.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammad bin Selman’ın danışmanı Suud el Kahtani’nin de işin içinde olduğu vahşi cinayete ilişkin, Suudi yetkililer henüz yargılamayı sonlandırmamış olsa da Kaşıkçı cinayeti “yüzyılın cinayeti” olarak tarihteki yerini aldı.
Türk istihbaratının ele geçirdiği ses kayıtları ise cinayetin önceden planlandığını ve büyük bir soğuk kanlılıkla işlendiğini gün yüzüne çıkardı. İşte cinayet anında yaşanan vahşet anlarına ilişkin ses kayıtlarının dökümü:
Suudi İstihbarat Yetkilisi General Mahir Mutreb:
“Önce, ‘Seni Riyad’a götüreceğiz’ diyeceğiz. Gelmezse burada öldürüp cesetten kurtulacağız.”
Suudi Adli Tıp Kurumu Başkanı Salah Tubeyki:
“Ben hep kadavralar üzerinde çalıştım. Kesmeyi iyi bilirim. Şimdiye dek hiç sıcak bir beden üzerinde çalışmadım ama onu da kolayca hallederim. Normalde kadavra keserken kulaklığımı takar müzik dinlerim. Bir yandan da kahvemi sigaramı içerim. Cemal’in boyu uzun, yaklaşık 1.80 civarında. Kurbanlığın eklemleri kolayca ayrılır ancak parçalamak yine de zaman alacaktır. Normalde kesilen hayvan asılarak parçalanır. Daha önce yerde yapmamıştım. Ben parçaladıktan sonra siz de poşete sarıp bavullara koyar ve çıkarırsınız.”
Kaşıkçı’nın binaya girişi öncesinde kaydedilen bu sesler, cinayetin önceden planlandığını ortaya koymuştu.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı 13.14’te binaya giriş yaptıktan sonra Başkonsolos Uteybi’nin üst kattaki odasına götürülmüştü. Kaşıkçı, infaz timi tarafından kollarından tutularak üst kata götürüldüğünde, “Kolumu bırakın, ne yaptığınızı sanıyorsunuz?” sözleri ile tepki göstermişti.
Mahir Mutreb: Gel otur, Seni Riyad’a götürmeye geldik.
Cemal Kaşıkçı: Ben Riyad'a gelmem.
Cemal Kaşıkçı: Yoksa beni mi öldüreceksiniz? Boğacak mısınız?
Mahir Mutreb: İş birliği yaparsan affedileceksin.
Suudi gazeteci Kaşıkçı’nın infaz timi ile iş birliği yapmaması üzerine Mahir Mutreb cinayetin işleneceği aletlerin çıkarılması için odada bulunanlara talimat verdi.
“AĞZIMI KAPATMAYIN, ASTIMIM VAR”
İnfaz timinin Kaşıkçı’nın üstüne çullanarak boğmaya başlaması sonrasında Kaşıkçı’nın ağzından son cümleleri döküldü:
“Ağzımı kapatmayın. Astımım var. Yapmayın! Beni boğacaksınız.”
Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde Suudi Arabistan’ın İstanbul’daki Başkonsolosluk binasında, Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik infaz timi tarafından boğularak öldürüldü. Kaşıkçı’nın cesedi, infaz timi tarafından parçalanarak konsolosluk konutu içerisinde yer alan fırın içerisinde yakıldı.