DHA
İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışını değerlendiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Bahadır Kaynak, “AB’ye girişi gibi çıkışı da olay olan Birleşik Krallık’ın yılan hikayesine dönen ayrılık süreci Brexit, nihayet sona eriyor. Londra çok zor kazanılmış üyeliği isteyerek bırakıyor. AB, birçok üye ülke ve Avrupalı için arzu edilen refah ve bolluğu getiremedi” dedi.
DHA'nın haberine göre, Brexit sürecinin Türkiye’ye olası etkilerini yorumlayan Altınbaş Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğr. Üy. Dr. Bahadır Kaynak, AB’nin birçok üye ülke ve Avrupalı için arzu edilen refah ve bolluğu getiremediğini söyledi. Dr. Kaynak, “İngiltere, birlik dışına çıkma kararı alan ilk ülke olsa da birçok yerde benzer hoşnutsuzluklar var ve giderek güçleniyor. Avrupa Birliği, yaşanan sorunların tamamının sorumlusu değil, birlik dışına çıkmak da bu memnuniyetsizlikleri ortadan kaldırmaya yetmez. Bunu da zaman içerisinde yaşayarak göreceğiz. Öte yandan AB’nin bürokratik yapısının toplumsal talepleri karşılamadaki yetersizliğinden de politikacıların ve bürokratların ders çıkarmış olması gerekir. Yıllara yayılan zayıf büyüme, yüksek işsizlik gibi sorunlar bir süre sonra kitlelerde bezginlik duygusu yaratıp radikal alternatiflere yönelmelerine sebep olabiliyor. Brexit bu durumun en vurucu örneği olarak karşımıza çıktı” diye konuştu.
İngiltere tarafından AB’den çıkış kararı alınmasından sonra, Britanya ile kıta Avrupası arasındaki bağlara en az zarar verecek şekilde bir ayrılık formülünün bulunması kavgasının patlak verdiğini belirten Dr. Bahadır Kaynak, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bilhassa Birleşik Krallık’ın AB ile ticaretinin hangi esaslara göre sürdürüleceğine dair bir anlaşmanın yapılması uzun müzakerelere konu oldu. Nihayet yıl sonuna varılmadan bir mutabakata varılması ile bu hikâyenin de sonuna gelinmiş olundu. 2021 yılı itibariyle Birleşik Krallık, ana kıta ile yollarını ayırmış ama yine bir şekilde dümen suyundan çok uzaklaşmadan yoluna devam ediyor olacak. Plansız ve kontrolsüz bir ayrılığın önlenmesi Londra’nın finansal merkez olarak konumunu sürdürmesi için de önemliydi.”
“ON YIL ÖNCEKİ KADAR CAZİBESİ YOK”
“Britanya’nın dışarı çıkışı, AB’nin bir on yıl önce göründüğü kadar büyük bir cazibe merkezi olmadığını gösteriyor”diyen Dr. Kaynak, “AB’den içeri adım atmak bütün sorunları çözmüyor ve hatta belki bazı meselelerin çözümünü güçleştiriyor. Öte yandan bu projenin başarılarının da küçümsenmemesi gerekir. Sadece ekonomik anlamda değil, üye ülkelerin demokratik standartları açısından da AB’nin değerlerinin önemi zayıflayarak da olsa sürüyor” diye konuştu.
Türkiye’nin Brexit’e ilişkin ticaret anlaşmasının hemen ardından Londra ile ayrı bir anlaşma imzalayarak iki ülke arasındaki dış ticaretin hasar görmeden devam etmesini sağlama aldığını belirten Dr. Bahadır Kaynak, “Zira Birleşik Krallık Türkiye’nin en önemli ticaret partnerleri arasında ve Gümrük Birliği’nin yerine geçecek bir ticaret anlaşmasının devreye alınması gerekliydi. Londra ile Brüksel arasında imzalanan anlaşmanın, Türkiye’nin güncellemek istediği Gümrük Birliği açısından da yol gösterici olması mümkün. AB ile tam üyelik dışında nasıl bir ortak zemin bulunabileceğine dair cevaplar arayan Türkiye için birlik dışındaki Britanya’nın durumu fikir verebilir” yorumunu yaptı.