Bilim Kurulu üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz'dan uyarı geldi! 'Pozitif olmayan sıtma ilacını kullanmasın'

Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Kayıpmaz, Kovid-19'un tedavisinde kullanılan ‘hidroksiklorokin' ilacının sağlıklı bireylerce önlem almak amacıyla içilmemesi gerektiği konusunda uyardı.

OSMAN NURİ CERİT

Halk arasında sıtma ilacı olarak bilinen ve koronavirüs tedavisinde kullanılan ‘hidroksiklorokin’ konusunda Bilim Kurulu üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz’dan uyarı geldi. Kayıpmaz, “Virüse karşı önlem almak için, testi pozitif olmayan ve hastalığın herhangi bir belirtisi olmayan kişilerin hidroksiklorokin kullanımı akılcı değildir” diyerek şunları kaydetti: “Tıpta hastalık yoktur hasta vardır. Hastaya verilecek ilaç tedavilerinin faydaları ve zararları hastanın özelinde değerlendirilir. İsmini birçok kişinin ezbere bildiği hidroksiklorokin ve favipravir, pandemi öncesinde başka hastalıkların tedavisi için ruhsatlandırılmış ve deneysel çalışmalarda virüse karşı etkinliği ortaya konmuş ilaçlardır.”

KALBİ OLAN İÇMESİN

“Sıtma ilacı olarak da bilinen hidroksiklorokinin tek başına veya bir antibiyotik olan azitromisinle beraber kullanımında ortaya çıkan yan etkilerle ilgili makaleler son dönemde yayınlandı. Yan etkilerden en ciddi olanı kalpte ritim bozukluklarına yol açabilme riski olarak gösteriliyor. Bu nedenle Bilim Kurulu’nun yayınladığı rehberde, kalp ileti bozuklukları yönünden riski olan hasta gruplarında hidroksiklorokin kullanımından kaçınılmasını tavsiye ediyoruz.”

ZATÜRREE ORANI AZALDI

“Virüse karşı erken tedavi, klinik sonuçlara olumlu yansıdı. Hastalığın zatürreeye dönüşme oranı yüzde 50’lerden yüzde 9’lara geriledi. Burada elbette ki erken tedavinin rolü küçümsenemez.” 

TOMOGRAFİ KRİTERLERİ KOVİD’E GÖRE REVİZE EDİLDİ

Bilimsel Danışma Kurulu’nun 19 Haziran’da yayınlanan rehberinde bilgisayarlı akciğer tomografisi çekilme kriterlerini güncellediğini de anımsatan Kayıpmaz şunları kaydetti: “Buna göre şu kriterlerden en az birinin varlığında hekimin uygun görmesiyle akciğer tomografisi çekilebilir: Hastanın 50 yaşın üstünde, nefes darlığı, solunum sistemi bulgusu, oksijen seviyesinin yüzde 93’ün altında ve ek hastalıkları olması. Ek hastalıklar arasında yüksek tansiyon, şeker, kalp hastalığı, astım, bronşit sayılabilir. Aslında bunlar daha sorunlu hastalığın da kriterleri arasındadır. Sorunlu hastalığı olmayan; boğaz ağrısı, ateş, öksürük, kas-eklem ağrısı gibi belirtileri olan, kan tetkiklerinde belirgin anormallik olmayan hastaların tedavisi evde veya klinik gözlem evlerinde de yapılabilir.”