Bilal Erdoğan İtalya'ya kaçtı iddialarına cevap verdi

Bilal Erdoğan, A Haber’de canlı yayında hakkındaki tüm sorulara cevap verdi.

1

TÜRGEV Yönetim Kurulu üyesi Bilal Erdoğan, 'İtalya'ya kaçtı' iddialarına yanıt vererek, "İstanbul'dayım. Beni buraya ışınlamadılar. Benim başka vatanım yok" dedi ve sözlerine şöyle devam etti: İtalya'ya kaçmadım. İstanbul'dayım. Sizinle konuşuyorum. Beni buraya ışınlamadılar. Benim başka vatanım yok.

Geçtiğimiz günlerde Bilal Erdoğan hakkında asılsız iddialar medyada yer almış ve çirkin bir propaganda başlatılmıştı. Öyle ki Bilal Erdoğan'ın İtalya'ya kaçtığı iddia edilmiş ancak çok geçmeden arkadaşlarıyla birlikte İstanbul Beykoz'da kahvaltı yaparken görüntülenmişti.




İddialara yanıt veren Bilal Erdoğan "Sadece korkaklar kaçar" diyerek hakkında çıkan çirkin iftiralara en net yanıtı vermişti.


 

Bilal Erdoğan: Saldırılarda hedef TÜRGEV değil ailemiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, TÜRGEV'e atılan iftiraların asıl hedefinin ailesi olduğunu söyledi.  Bilal Erdoğan, A Haber'de canlı yayınlanan programda soruları yanıtladı.

Erdoğan, TÜRGEV'in çalışmaları hakkında bilgi verdi. Vakfın kız öğrencilerin eğitimine destek vermek amacıyla kurulduğunu aktaran Erdoğan, yurt sayısının bugün itibariyle 40'ı aştığını, öğrenci sayısının da 6 bin 500'e ulaştığını kaydetti.

Bu öğrencilerin yarıya yakının burslu olduğunu belirten Erdoğan, aynı amaçla kurulan Türken Vakfı ile ABD, İngiltere'de yurt açtıklarını ve benzeri çalışmayı Avusturya ve Almanya için de hayata geçireceklerini bildirdi.

Erdoğan 'TÜRGEV, kız çocuklarına yuva oluyor. Eğitim alanında destekte bulunuyor. Aileler güveniyor bize. Ailenin mimarı ailedir. Kadının toplumdaki yeri merkezi. Onun için bu girişimin uzun vaadede kadına ve anneye vizyon katacağını düşünüyorum' dedi.

TÜRGEV'e yönelik saldırıların hedefinin kendisi ve ailesi üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğuna işaret eden Bilal Erdoğan, buna karşın TÜRGEV'e insanların sahip çıktığını, öğrenci kalitesi ve sayısının çok hızlı şekilde arttığını söyledi. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bir yandan tabii ki TÜRGEV markasına zarar vermeye çalışıyorlar ama bir yandan az önce söylediğim gibi bize inanan insanlar, TÜRGEV'i daha güçlü şekilde kucaklıyorlar. Yaptığımız işlerin kalitesini gören insanlar da hakikaten hakkını iade ediyorlar. TÜRGEV, Türkiye'nin en güçlü en büyük en varlıklı vakfı kesinlikle değil ama bizle ilgili, TÜRGEV'in tüzel kişiliğine ait özel bilgiler sayfa sayfa her yerde yer aldı. Hadi bakalım bütün aynı nitelikteki vakıfların sayfa sayfa mal varlıklarını internet sitelerinde, gazete sayfalarında görelim, ama görmüyoruz. Burada da bir adaletsizlik var. Burada da TÜRGEV bir adaletsizliğin mağduru olmuş oluyor."

"Ailenin mimarı annedir. Biz bunu böyle görüyoruz. Düşünsenize bütün çocukların çok eğitimli annelerin eliyle yetiştirildiğini, hayata hazırlandığını" diyen Bilal Erdoğan, TÜRGEV'in kız öğrencilere yönelik yaptığı çalışmanın diğer vakıflara da örnek olmasını istediklerini aktardı.

- "Çamur at izi kalsın mantığı yine vardı ama bu kadar alçakça yoktu"

Vakıf işlerinin zorlukla yürütülen işler olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Keşke herkes bu işte yarışsa. Vakıf işleri gönül sermayesi akıtmak gereken işler

. Herhangi bir gelir beklemeden... Biz bu vakıf işlerinden maaş almıyoruz, gelir kazanmıyoruz. Hatta ben 2011 yılından beri TÜRGEV yönetimindeyim, biz, mutat şekilde düzenli aralıklarla mal beyanımızı yapan insanlarız. Yönetimde olduğumuz için bize iftira atan insanlar, bu işlerin belli hukuki belli kanuni yaptırımlara tabi olduğunu, belli izlenmelerden denetimlerden geçtiğini bilmiyorlar mı sanıyorsunuz? Elbette biliyorlar ama bu çamur at izi kalsın mantığı... Çamur at izi kalsın mantığı yine vardı ama böylesine alçakça yoktu. Aile üzerinden yoktu, vakıf hizmetlerini kirleterek yoktu. Ben buna çok üzülüyorum. Neden bu güzel hizmetlere zarar geliyor? Acaba bu yurtlarda kalan kızlarla hasbihal ettiniz mi? Onların dertlerini dinlediniz mi, onlara destek olmaya çalıştınız mı? Biz kızlarımızı seçerken belli bir gruptan seçmiyoruz ki. Türkiye'nin her tarafından, her renkten kızımız var. Zaten onun için logomuz renkli bir logo. Çünkü her rengi değerli gördüğümüz için her rengin bu çınar ağacının dalları arasında varlığını koruyabileceğini düşündüğümüz için böyle."