Başkan Erdoğan: Camiler 18 yıl ezana hasret bırakıldı, bugünlerde yeniden hortlatmaya çalışıyorlar

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 2018 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası açılış programında açıklamalarda bulundu.

1

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığının düzenlediği “Mevlid-i Nebi Haftası” açılış programına katıldı. Sinan Erdem Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen Mevlid -i Nebi Haftası açılışına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda davetli katıldı. “Peygamberimiz ve Gençlik” temasıyla düzenlenen Mevlid-i Nebi programında ilahiler ve dualar okundu. Protokol konuşmalarının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere çiçek dağıttı.

Camiler 18 yıl ezana hasret bırakıldı

Türkiye’nin eski günlere dönmeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış Türkiye maalesef uzun yıllar böyle bir zihniyetin boyunduruğu altında kalmıştır. Allah Allah nidalarıyla vatanlaştırılan camiler tam 18 yıl boyunca ezanı Muhammediye hasret bırakıldı. Bakın şimdi bu yeniden bu hortlatılıyor, yeniden bu gündeme getiriliyor. Asla başaramayacaksınız. Benim aziz milletim bir daha o günlere dönmeyecek. Bin yıldır milletimizi ayakta tutan değerler bizzat bu ülkenin yöneticileri olarak gericilik olarak yaftalanarak hakir görüldü. Asırlar boyunca İslam’ın Sancaktarlığını yapmanın gururunu yaşayan torunlar öz yurdunda garip parya haline getirildi.

Camilerin ahırlara çevrildiği, ihmalkarlıktan yıkıldığı ve birilerine şirin gözükmek için yapılan günler yaşamıştır. Kuran eğitiminin dahi gizil ve saklı verildiği karanlık yıllara şahitlik etti. İnsanların sakalından kıyafetinde dolayı tahkibata uğradığı dönemlerden geçtik. Kız çocuklarını başörtüleri nedeniyle üniversite kapılarında geri çekildi utanç sahnelerin şahit olduk. Bizim gençliğimiz ilericilik adına zifiri bir karanlığın, modernlik adına faşistliğin, Batılaşmak adına din ve millet düşmanlığının hüküm sürdüğü bir atmosferde geçti. Bu ülkenin gençleri sağcı solcu diyerek birbirine kırdırıldı. 21. yy Türkiye’sinde kendi çocuklarımızı üniversitelerde okutamamanın hüznünü yaşadık. Ben bunu baba olarak yaşadıysam bunun mücadelesini vermek benim görevimdir. Bunun mücadelesini veriyorum. Bunları aştık, bu işi daha ileri taşımalıyız.

16 yıldır, Türkiye’yi özgürleştirmek, medeniyet değerleriyle barıştırmak, yokların, yoksulların ve yasakların ülkesi olmaktan çıkarmak için kullandık. Koskoca Almanya üniversitelerinde 3 milyon genç okuyor, bizim ülkemizde 8 milyon genç okuyor. Nitelik itibariyle eksiklerimiz var onu da 5-10 yıl içinde aşacağız. Milletimizi desteğiyle bütün bu konularda çok önemli başarılara imza attık. 16 yıl öncesiyle karşılaştırılınca daha müreffeh bir ülkeye kavuştuk. Yasaklardan ziyade, özgürlüklerin konuşulduğu terör ve şiddete bulaşmadığı sürede her türlü fikrin söylendiği bir dönemde yaşıyoruz” dedi.

(İHA)