Bakan Varank, gündeme ilişkin soruları yanıtladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TRT Radyo'da ''Gün Ötesi'' programına konuk oldu. Bakan Varank, gündeme ilişkin sorulara yanıt verdi.

AA

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, vatandaşların para karşılığı aldığı kumaş maskelerde bir standart olmasını istediklerini belirterek, "Maskenin tasarımı, kumaşı ve koruyuculuğuyla ilgili bütün kalemleri belirleyen özellikle bakteri filtrasyon verimliliği, solunabilirlik oranları ve mikrobiyal temizlik düzeyi ile ilgili standartlar yayınladık." dedi.

AA'nın aktardığı habere göre, Varank, TRT Radyo-1'deki "Gün Ötesi" programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını süresince maskelerin hem kişisel hem de toplum sağlığı açısından çok önemli olduğunu belirten Varank, bu konuda belli kısıtlamalara da gidildiğini ve belli alanlara maskesiz girilmesinin de yasaklandığını kaydetti.

Varank, piyasada daha çok tek kullanımlık cerrahi maskelerin yaygın olduğunu ifade ederek, şu şekilde konuştu:

"Bu dönemde yıkanabilir kumaş maskeler de gündeme geldi. Bu iş sağlıklı bir şekilde yürütülebilsin, insanların akıllarında bir karışıklık oluşmasın ve kumaş maskeler de güvenle kullanılsın diye bir standart oluşturma ihtiyacı vardı. Biz burada vatandaşların para karşılığı aldığı kumaş maskelerde bir standart istiyoruz. Maskenin tasarımı, kumaşı ve koruyuculuğuyla ilgili bütün kalemleri belirleyen özellikle bakteri filtrasyon verimliliği, solunabilirlik oranları ve mikrobiyal temizlik düzeyi ile ilgili standartlar yayınladık."

Getirilen standartlarla birlikte vatandaşların alışverişlerinde bu kriterlere dikkat etmesi gerektiğine işaret eden Varank, üreticilerin de söz konusu standartların ürünlerinde olduğunu gösterici bir işareti maskelere koyabileceğini dile getirdi.

Varank, Türk Standardları Enstitüsünden (TSE) belgelendirme yapılmasının zorunlu olmadığına işaret ederek, standartlar kapsamında kumaş maskelerin en az 5 kez yıkanmasını şart koştuklarını belirtti.

Türkiye'de yaklaşık 800 cerrahi maske üreticisi firma olduğunu kaydeden Varank, kurulu kapasitenin de günde 40 milyon maske üretebildiğini ifade etti.

Varank, yüksek risk grubundaki insanların kullandığı N95 ve N99 maskelerinin filtrelerinin şu an için ithal edilmediğini dile getiren Varank, şunları kaydetti:

"Bu filtrenin üretimiyle ilgili TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsünü bu iş için görevlendirdik. Aynı zamanda İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) MEMTEK - Ulusal Membran Teknolojileri Araştırma Merkezi'ndeki hocalarımızla irtibata geçtik. Bir inisiyatif aldık ve bu N95 ve N99 maskelerinin filtrelerini biz iki kurumumuzda üretmeyi başardık."

TEST KİTLERİ 50'DEN FAZLA ÜLKEYE İHRAÇ EDİLİYOR

Salgınla mücadelenin en önemli ayaklarından birinin test kitleri olduğuna işaret eden Varank, Türkiye'de mikrobiyolojik testleri yapan makinaların üretimini yapan bir altyapının bulunduğunu belirtti.

Varank, bu konuda kullanılan test kitlerinin üretimiyle ilgili de özel sektör firmalarının çalıştığını kaydederek, Sağlık Bakanlığının kullandığı test kitinin yerli bir firma tarafından geliştirdiğini söyledi.

Bu konuda hiçbir kapasite probleminin olmadığını vurgulayan Varank, bakanlıkla irtibatta olan 13 firmanın test kitleri ürettiğini ve 50'den fazla ülkeye ihraç edildiğini anlattı.

ÖNCELİK ÇALIŞANLARIN SAĞLIĞININ KORUNMASI

Varank, yerli solunum cihazının üretim sürecine de değinerek, 14 günlük rekor bir sürede dünya standartlarında bir cihaz ortaya çıkarıldığını ifade etti.

Söz konusu solunum cihazıyla ilgili yurt dışından talepler olduğuna işaret eden Varank, şu bilgileri paylaştı:

"Büyük bir liste var elimizde. Bunlarla ilgili şu anda firmalarımız, Sağlık Bakanlığı ve ASELSAN ihracatla ilgili çalışmalarını, hazırlıklarını yapıyorlar, önümüzdeki günlerde netice alacağız. Ev tipi solunum cihazlarıyla ilgili zaten ülkemizde bir ihtiyaç olmadığı için ihracatın önünü açtık."

Varank, salgın süreci boyunca bütün sanayi kuruluşlarıyla yakın işbirliği içerisinde olduklarını vurgulayarak, bundan sonraki süreci de birlikte planlayarak devam edeceklerine işaret etti.

Salgının azalmasıyla birlikte tekrar faaliyete geçen ve üretime başlayan sanayilere büyük görevler düşeceğini belirten Varank, şunları kaydetti:

"Bizim bu süreçte en önem verdiğimiz hususlardan bir tanesi çalışanların sağlığının korunması. En öncelikli konumuz bu. Biz bu konuda TSE ile birlikte Hijyen Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzu adında bir çalışma hazırladık. Önümüzdeki dönemde sanayi kuruluşları gerekli şartları sağlamaları koşuluyla bizden Hijyen Enfeksiyon Önleme ve Kontrol ile ilgili bir belge alabilecekler. Bu önümüzdeki dönemde uygulayacağımız bir aşama. Biz bu hafta bu kılavuzu yayınlayacağız. İşe gelişten ayrılışa kadar, tedarikçilerle ilişkiye, servis kullanımına, yemekhane hijyenine kadar her türlü husus bu kılavuzda olacak."