Azerbaycan'dan Türkiye ve Pakistan'a davet

Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Pakistan'da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Dışişleri Bakanları ortak basın toplantısında konuştu. Bayramov, ''Pakistan ve Türkiye'den firmaları, kurtardığımız toprakların yeniden inşasına katılması için davet ediyorum.'' ifadelerini kullandı. Öte yandan Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan arasında siyasi, ekonomik, barış ve güvenlik alanları başta olmak üzere birçok alanda iş birliğinin derinleştirilmesini sağlayacak ''İslamabad Deklarasyonu'' imzalandı.

AA

Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Dışişleri Bakanları ortak basın toplantısında önemli açıklamalarda bulunarak, "Pakistan ve Türkiye'den firmaları, kurtardığımız toprakların yeniden inşasına katılması için davet ediyorum." dedi.

AA'nın aktardığı habere göre, Bayramov, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da gerçekleştirilen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Zirvede bulunmaktan onur duyduğunu belirten Bayramov, gösterdiği misafirperverlikten dolayı Pakistan'a teşekkür etti.

Bayramov, Pakistan ve Türkiye dışişleri bakanlarına, 2. Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan'a gösterdikleri destekten dolayı teşekkürlerini iletti.

Türkiye ve Pakistan'ın Ermenistan'ın saldırılarını ve savaş suçlarını kınadıklarını vurgulayan Bayramov, şunları söyledi:

"Burada egemenliğe ve toprak bütünlüğüne dayanarak müzakereyi desteklediler. Devletlerin sınırlarını tanıması gerektiğini ifade ettiler. Uluslararası alanlarda seslerini yüksek bir biçimde adaletin tesis edilmesi için duyurdular. Biz, bu ilkeli pozisyonu son derece önemli olarak görüyoruz."
"Hem Türkiye'nin hem Pakistan'ın aldığı bu pozisyon, bizim için son derece önemliydi. Aynı zamanda gerçek ortaklarımızın ve gerçek dostlarımızın göstermesi gereken bir tutumdu. Biz bunu son derece takdir ediyoruz."

"VATANDAŞLARIMIZ İÇİN YENİ GELİR KAYNAKLARI YARATACAK"

Bayramov, üç ülkenin birçok önemli bağı ve "ortak vizyonu" paylaştığını belirterek, Azerbaycan'da yapılan kutlamalarda Azerbaycan halkının Türk ve Pakistan bayraklarını onurla salladıklarını dile getirdi.

Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye'nin "devletler arasında egemenlik temelinde adalete" inandığına vurgu yapan Bayramov, şu şekilde konuştu:

"Bizim dış politikalarımız herhangi bir şekilde bize dikte ettirilmeyen, bizim ulusal çıkarlarımıza bağlı olan dış politikalardır. Biz burada şiddeti ve terörizmi kınıyoruz, ayrımcılık ve İslam düşmanlığını reddediyoruz. Diyalogla bir anlayışa varma konusunda çabalarımızı sürdürüyoruz."

Bayramov, üç ülke arasında iş birliği alanlarının son derece geniş olduğunu gördüklerinin altını çizdi.

Türkiye, Pakistan ve Azerbaycan'ın eski ticaret yolları üzerine kurulmuş olduğunu ve bu çerçevede ulaştırma ve ticaret alanında yeni projeleri uygulayabildiklerini belirten Bayramov, "Bütün bunlar vatandaşlarımız için yeni gelir kaynakları yaratacak ve bu da hayat kalitesinin artırılmasını sağlayacak. Aynı zamanda bölgenin refahına ve istikrarına katkıda bulunacak. Nihayetinde bu, dünya barışına ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunacak." ifadesini kullandı.

Pakistan ve Türk firmalarına çağrıda bulunan Bayramov, şunları kaydetti:

"Pakistan ve Türkiye'den firmaları kurtardığımız toprakların yeniden inşa edilmesi ve bizim projelerimize katılmak için davet ediyorum. Biz bu işgal altında olan toprakları kurtarırken, sizin vermiş olduğunuz destekten gurur duyduk. Bu topraklara hayat ve refah getirmek için sizin katkılarınızı da bekliyor olacağız."

Bayramov, birçok önemli proje ve iş birliği alanının karşılarına çıkacağından emin olduklarını ve yarın ikili gündemde bunları değerlendireceklerini aktardı.

BAKAN ÇAVUŞOĞLU'NDAN ÖNEMLİ MESAJLAR

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Zirvede birçok alanda birlikte çalışma konusunda karar aldıklarını vurgulayan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Güvenlik, istikrar ve refahı artırmak için önemli adımlar atmaya karar verdik. Zirve toplantımızın birincisini 2017'de Bakü'de gerçekleştirdik şimdi sıra Türkiye'de. Bugün bu formattaki toplantıları daha sıklıkla gerçekleştirmeye karar verdik. Yani 3-4 yıl beklememize gerek yok."

Çavuşoğlu, Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi ve Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov'la yaptıkları üçlü toplantıda ülkeler arası ilişkileri geliştirmenin önemine de değindiklerini belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Özellikle ulaştırma ve enerji alanında altyapının geliştirilmesinin ne kadar önemli olduğundan bahsettik."

"TÜRKİYE-AZERBAYCAN-PAKİSTAN ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİ YOĞUNLAŞTIRMAYA KARAR VERDİK"

Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi, Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Dışişleri Bakanları ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, ülkesinin Türkiye ve Azerbaycan ile yakın ve dostane ilişkiler yürüttüğünü, üçlü ilişkilerde son derece önemli bir güvenin tesis edildiğini kaydetti.

Bugünkü görüşmelerde, ticaret, yatırım, güvenlik alanlarının yanı sıra stratejik ve siyasi iş birliği konularının ele alındığını belirten Kureyşi, üç ülkenin birçok farklı konuda yakın düşüncelere ve ortak çıkarlara sahip olduğunu dile getirdi.

Kureyşi, üç ülkenin barışı, istikrarı ve bulunduğu bölgelerdeki refahı geliştirmek istediğinin altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:

"Bizler bu çerçevede üçlü iş birliğimizi yoğunlaştırmaya ve derinleştirmeye karar verdik. Bu diyaloğu düzenli bir hale getirmek istiyoruz."

BİRÇOK ALANDA İŞ BİRLİĞİNİ DERİNLEŞTİRECEK 'İSLAMABAD DEKLARASYONU'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi'nin imzaladığı bildiride, ülkeler arasındaki kardeşlik, tarihi ve kültürel bağlar ile karşılıklı saygı ve güvene dayalı mevcut samimi bağlar vurgulanarak 30 Kasım 2017'de Bakü'de düzenlenen ilk Üçlü Toplantının sonucuna dayanan, siyasi, stratejik, ticari, ekonomik, barış ve güvenlik, bilim ve teknoloji ve kültürel alanlar dahil olmak üzere karşılıklı çıkarların tüm alanlarında iş birliğini daha fazla derinleştirme isteği beyan edildi.

Deklarasyonda Pakistan, Türkiye ve Azerbaycan'ın kendi bölgelerinde barış, istikrar ve kalkınmayı teşvik etmek için yaptıkları önemli katkılar ve halklarının daha geniş bölgede ortak refah ve güvenlik için bu idealleri daha da ilerletme arzusunun önemi vurgulandı.

Taraflar, yabancı destekli terörizm tehditleri, siber saldırılar, hibrit savaş biçimleri, hedefli dezenformasyon kampanyaları ve Müslümanların barış içinde bir arada yaşamasını etkileyen İslamofobi'nin artan eğilimleri dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere birçok ülkedeki Müslüman topluluklarının karşılaştığı sayısız zorlukların ve ortaya çıkan tehditlerin bilincinde olduklarını belirtti.

Deklarasyonda, dünyanın çeşitli yerlerinde Müslüman topluluklara karşı işlenen ağır insan hakları ihlalleri ve insanlığa karşı işlenen suçlarla ilgili ciddi endişeler dile getirildi.

Taraflar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının geniş kapsamlı etkilerinin ve ilgili bölgelerin iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı savunmasızlığının tamamen farkında olduklarını vurguladı.

Deklarasyonda ayrıca Azerbaycan'ın kurtarılan bölgelerini yeniden inşa etme ve iyileştirme çabalarında Azerbaycan hükümeti ve halkıyla dayanışma gösterildiği ifade edildi.

Barış ve kalkınma için bölgesel fikir birliği geliştirmeye yönelik taahhüdün bir kez daha teyit edildiği deklarasyonda taraflar, devletlerin egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını koruma ve savunmaya yönelik güçlü ve net desteklerini yineledi.

İSLAMOFOBİ BÖLGESEL GÜVENLİK VE İSTİKRAR

Taraflar uluslararası ve bölgesel alanda Müslümanlara yönelik İslamofobi, ayrımcılık ve zulüme yönelik ortak çaba sarf etme konusunda mutabık kalırken "Asya'nın Kalbi-İstanbul Süreci" kapsamında Afganistan'daki barış sürecinin bölgedeki refaha, barışa ve istikrara katkısı ile Pakistan'ın bölgedeki sorunlara siyasi çözüm getirme talebini de takdirle karşıladıklarını duyurdu.

Bölgenin barışı, güvenliği ve istikrarı için uluslararası organizasyonlarda terörle, uluslararası suç örgütleriyle, uyuşturucu kaçakçılığıyla, insan kaçakçılığıyla, kara para aklamayla, kültürel ve tarihi mirasa yönelik suçlarla ve siber suçlarla ortak mücadele de bildiri de yer aldı.

İslamabad Deklarasyonu'nda Hindistan'ın 5 Ağustos 2019'da aldığı Cammu Keşmir'in özel statüsünü kaldırma kararına yönelik İslam İşbirliği Teşkilatı kararına da değinilerek, şu ifadelere yer verildi:

"5 Ağustos 2019'da alınan tek taraflı eylem ve devam eden ciddi insan hakları ihlalleri konusundaki derin endişeler dile getirdi. Cammu Keşmir'in demografik yapısını değiştirmeye yönelik ihlaller ve çabalar ile ilgili BM Güvenlik Konseyi Kararları uyarınca Cammu Keşmir anlaşmazlığının barışçıl çözümüne yönelik ilkeli tutum tekrarlandı."

Taraflar Kıbrıs sorununun yanı sıra Ege ve Doğu Akdeniz'deki sorunların uluslararası hukuk temelinde adil, sürdürülebilir, gerçekçi ve karşılıklı olarak kabul edilen bir şekilde çözümünü destekleme kararı da aldı.

Deklarasyonda Dağlık Karabağ konusunda ise "İlgili BM Güvenlik Konseyi kararlarına uygun olarak Ermenistan-Azerbaycan ihtilafına son verilmesi ve ilişkilerin egemenlik, toprak bütünlüğü ve uluslararası alanda tanınan sınırlar temelinde normalleştirilmesi konusundaki destekler yinelendi." açıklamasına yer verildi.

ÜÇLÜ TİCARET VE YATIRIMIN ARTIRILMASI

Ortak tatbikat, kapasite inşası, yeni ve yükselen teknolojilerin paylaşımı ve karşılıklı ziyaretler de dahil savunma ve güvenlik alanında iş birliği yapılacağına yer verilen deklarasyonda şu ifadelere yer verildi:

"Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) pandemisi nedeniyle ekonomik büyüme ve halk sağlığına üzerindeki geniş kapsamlı etkiler tartışıldı. Bilgi, araştırma, uzmanlık ve en iyi uygulamaların paylaşımı kabul edildi ve zorlukların etkili ve anlaşılır bir şekilde ele alınması için mali açıdan uluslararası iş birliği ve dayanışmanın artırılması çağrısı yapıldı."

Üçlü ticaret ve yatırımın artırılması için iş birliğinin derinleştirilmesi konusunda mutabakata varıldığı belirtilen deklarasyonda, üç ülkenin ilgili bakanlıkları eliyle tarife ve tarife dışı engellerin kaldırılması, ulaştırma maliyetlerinin azaltılması, bankacılık sisteminde daha iyi şartların oluşturulması ile ortak yatırımların korunması konusunda tavsiye kararları alan güçlü bir eylem planı hazırlanması üzerinde anlaşıldığı da vurgulandı.

Taraflar, ulaştırmada bölgesel bağlantı kurma, ticaret, enerji, halklar arası iletişim, eğitim, turizm, bilgi ve iletişim teknolojileri alanında iş birliği yapmak konusunda kararlı olduklarının da altını çizdi.

Deklarasyonda gıda güvenliği, çevre koruma, sürdürülebilir kalkınma, iklim değişikliği ile mücadele gibi konularda uluslararası karşılığın zamanında verilmesinin 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşmada da önemli olduğunun altı çizildi.

Üç ülkenin yıllık olarak üçlü zirve yapması üzerinde karar alındığı da belirtilirken gelecek zirvenin 2022 yılı içinde Türkiye'de yapılacağı ifade edildi.