Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından darbe girişimine ilişkin haklarında başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan hakim ve savcı sayısı 59'a yükseldi.
102 HAKİM VE SAVCI GÖZALTINA ALINDI
2 HAKİM SAVCI İL DIŞINDA TUTUKLANDI, 1'İ SERBEST BIRAKILDI
Hakkında gözaltı kararı bulunan ve il dışında gözaltına alınan 5 hakim savcıdan da 2'si tutuklanırken, 1'i adli kontrolle serbest bırakıldı. 2 hakim savcının ise ifade işlemlerinin devam ettiği belirtildi.
TOPLAM 59 TUTUKLU, 37 SERBEST
Soruşturma kapsamında tutuklanan hakim ve savcı sayısı 59 olurken, 34'ü adli kontrol hükümleri kapsamında olmak üzere 37 şüpheli de serbest bırakıldı.
"KİMSEDEN TALİMAT ALMADIM"
Tutuklanan eski Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ve Anadolu Hakimi Nazım Kara'nın mahkemedeki sorgusunda darbeye teşebbüs ile ilgisinin bulunmadığını söyleyerek, "Olay gecesi izinli olduğum için Ankara'da evdeydim. Taşınma hazırlıkları yapıyordum. Olayı televizyondan öğrendim. Haberim olmadı. Sonrasında da bana herhangi bir kimseden görev teklifi ya da bilgi ulaştırılması söz konusu değildir. Bu suçlamaları kesinlikle reddediyorum. 25 yıllık hakimlik hayatım boyunca kimseden talimat almadım" dediği öğrenildi.
"2003 YILINDAN BERİ EVRAKLARDA İMZAM VARDIR"
Eski Ceza Tevkifevleri Genel Müdürü ve Anadolu Cumhuriyet Savcısı Mustafa Onuk ise, "Ben hiç adli tatil kullanmamıştım. Bu sene 5 gün iznimle birleştirip kullanacaktım. Karşıkaya'daydım. Trafikteyken bu darbe teşebbüsünü öğrendim" dedi. Cemaat yada FETÖ yanlısına fayda sağlayacak bir kararının olmadığını ileri süren Onuk, "Eğer böyle bir bağlantım var ise 2003 yılından beri bütün evraklarda imzam vardır. Bu evraklar bellidir. Bunlar ispatlansın. Benim herhangi bir irtibatımın bulunması mümkün değildir. Bizim devlet büyüklerinin verdiği talimat dışında her hangi bir irtibatımız olmadı" diye savunma yaptığı belirtildi.
"OKUR BENİ ÇOK SEVİYOR OLSAYDI..."
Tutuklanmasına karar verilen eski HSYK Genel Sekreter Yardımcısı ve Anadolu Hakimi Neslihan Ekinci ise, "Kurul üyelerinin seçimiyle 2010 yılında 3. Dairenin HSYK genel sekreter yardımcısı oldum. 2014 yılına kadar görev yaptım. Bana savcılıkta İbrahim Okur'un yakın arkadaşı olup olmadığımı sordular. Ben İbrahim Okur'la 2003 yılında Nesrin Yılmazcan aracılığıyla tanıştım. Daha sonra mesai arkadaşlığım oldu. Ben ailemin yanında okudum. Hiç bir yurtta kalmadım. İbrahim Okur benim komşumdu. Beni çok seviyor olsaydı 1. Dairede genel sekreter yardımcısı olarak çalıştırırdı. Benim herhangi bir şekilde FETÖ ile bağlantım yoktur" şeklinde ifade verdiği öğrenildi. Tutuklanan diğer şüphelilerin de hakimlik sorgusunda suçlamaları kabul etmediği kaydedildi.