İHA
Bağlantısızlar Harekatı (NAM) Koordinasyon Bürosu Bakanlar Toplantısı Bakü'de başladı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in başkanlığında "Bağlantısızlar Hareketi: Ortaya Çıkan Zorluklar Karşısında Birlik ve Yenilmezlik" başlığıyla düzenlenen toplantıya 120 üye devlet ve 18 gözlemci ülkeden Dışişleri Bakanları, üst düzey yetkililer ve 10 uluslararası örgütün temsilcileri katıldı. Toplantıda Türkiye'yi temsilen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan yer aldı.
"ÜLKELERİN İÇ İŞLERİNE MÜDAHALE VAKALARINA KARŞI SESİMİZİ YÜKSELTMELİYİZ"
BM'den sonra en büyük ikinci kurum olarak Bağlantısızlar Hareketi'nin, yeniden şekillenen dünya düzeninde yerini bulması gerektiğini belirten Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, "Bandung İlkeleri etrafında kararlılıkla durmalı, egemenlik ve toprak bütünlüğü ihlallerine, ülkelerin iç işlerine müdahaleye karşı sesimizi yükseltmeliyiz" dedi.
"FRANSA, SÖMÜRGECİLİĞİ HALA SÜRDÜREN ÜLKELERDEN BİRİ"
Bazı ülkelerin sömürgeciliği sürdürdüğüne dikkat çeken Aliyev, "Sömürgeciliği hala sürdüren ülkelerden biri de Fransa. Fransa'nın Avrupa dışında kontrol ettiği topraklar, Fransız sömürge imparatorluğunun iğrenç kalıntılarıdır. Fransa'nın Komor Adaları'nın Mayotte Adası üzerindeki egemenliği ve diğer denizaşırı topluluklarda ve topraklarda yaşayan halklar da dahil olmak üzere Yeni Kaledonya halkının haklarına saygı duyması gerekiyor. Azerbaycan, yeni sömürgecilik eğilimlerinin büyümesinden çok endişeli" ifadelerini kullandı.
"FRANSA, SÖMÜRGE GEÇMİŞİ VE SOYKIRIM EYLEMLERİ İÇİN ÖZÜR DİLEMELİ"
Fransa'nın soykırım dolu yönetimi sırasında yaklaşık 1.5 milyon Cezayirlinin katledildiğini belirten Aliyev, "Cezayirli özgürlük savaşçılarının kafatasları hala bir Paris müzesinde savaş ganimeti olarak saklanıyor. Bu utanmazca ve iğrenç bir davranış. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'dan o kahramanların cenazelerini Cezayir'e teslim etmesini talep ediyoruz. Fransa'nın, Afrika, Güneydoğu Asya ve Bağlantısızlar Hareketi üyesi diğer ülkelerdeki sömürge geçmişi, kanlı suçları ve soykırım eylemleri nedeniyle özür dilemesi gerekiyor" diye konuştu.
"FRANSA, AZERBAYCAN'IN KARABAĞ BÖLGESİNDE BÖLÜCÜ ERMENİ GRUPLARINI DESTEKLİYOR"
Fransa'nın kendisini insan hakları ve uluslararası hukuk savunucusu olarak tanıtmasına rağmen hala diğer ülkelerin iç işlerine karışmaya devam ettiğini söyleyen Aliyev, "Fransa maalesef Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinde bölücü Ermeni gruplarının destekleyerek jeopolitik rekabet, yabancı askeri varlığı ve "Oryantalizm" sömürge politikası ile aynı nefret uygulamasını Güney Kafkasya bölgesinde de uygulamaya çalışmaktadır. Son dönemde Fransız birliklerinin Mali ve Burkina-Faso'dan çekilmesi, Afrika'daki acımasız sömürgeci politikasının başarısızlığa mahkum olduğunu bir kez daha gösteriyor" dedi.
"17 YAŞINDAKİ CEZAYİRLİ BİR GENCİN FRANSIZ POLİSİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLMESİ, ÜLKEDEKİ IRKÇILIĞIN VE İSLAMOFOBİNİN BİR BAŞKA İŞARETİDİR"
Fransa'da polis tarafından öldürülen genç hakkında konuşan Aliyev, "Yakın zamanda 17 yaşındaki Cezayirli bir gencin Fransız polisi tarafından öldürülmesi, ülkedeki ırkçılığın ve İslamofobinin bir başka işaretidir. Bu bağlamda, polisin ateş açmasını kınayan ve Fransa'yı kolluk teşkilatlarındaki derin ırkçılık ve ayrımcılık sorunlarını ciddi şekilde çözmeye çağıran BM açıklamasını destekliyoruz" ifadelerine yer verdi.
"FRANSA, AZERBAYCAN'DAKİ ERMENİ AZINLIĞININ SAVUNUCUSU OLARAK KENDİNİ GÖSTERMEYE ÇALIŞIYOR"
Fransa'da Korsika dilinin bile yasaklandığını ifade eden Aliyev, "Etnik azınlık kavramını kabul etmiyor ama aynı zamanda kendisini Azerbaycan'daki Ermeni azınlığın savunucusu olarak göstermeye çalışıyor. Bu ikiyüzlülük ve çifte standarttan başka bir şey değil. Fransız makamları başkalarına ders vermek yerine kendi ülkelerindeki bu tür rahatsız edici eğilimlerle mücadele etmesi gerekiyor" dedi.
"İSLAM'I ŞİDDET VE TERÖRLE ÖZDEŞLEŞTİRME GİRİŞİMLERİNDEN ENDİŞE DUYUYORUZ"
Kültürler arası diyaloğu teşvik etmenin gündemlerinde üst sıralarda yer alması gerektiğine dikkat çeken Aliyev, "Yaygın İslamofobi ve yabancı düşmanlığı vakaları ile İslam'ı şiddet ve terörle özdeşleştirme girişimlerinden endişe duyuyoruz. Danimarka, Hollanda ve İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılması, aşağılanması ve bunun ifade özgürlüğü adı altında meşrulaştırılması tamamen sorumsuzluktur, kabul edilemez ve kınanmalıdır" diye konuştu.
"ERMENİSTAN BÖLGEDE BARIŞ İSTİYORSA SİLAHLI GÜÇLERİNİ KARABAĞ'DAN TAMAMEN ÇEKMELİ"
Çatışmanın sona ermesinden kısa bir süre sonra Azerbaycan tarafından Ermenistan'a birbirlerinin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün karşılıklı olarak tanınmasına dayalı bir barış anlaşması imzalamak için beş ana ilkenin sunulduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Aliyev, "Ermenistan'ın Karabağ'ı Azerbaycan'ın bir parçası olarak tanımak zorunda kalmasına rağmen, Rus barış güçlerinin geçici olarak konuşlandığı Azerbaycan topraklarında hala Ermeni silahlı güçlerinin kalıntıları var. Ermenistan bölgede uzun zamandır beklenen barışla gerçekten ilgileniyorsa, silahlı güçlerini Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinden tamamen çekmelidir. Bölgedeki Ermeni askeri unsurları silahsızlandırılmalı ve terhis edilmelidir" dedi.
"ERMENİSTAN ZENGEZUR KORİDORU'NUN AÇILMASINI DA ENGELLİYOR"
Bağlantısızlar Hareketi ülkelerine işgal sırasında ve işgal sonrasında Azerbaycan'ın adil konumunu destekleme konusundaki ilkeli tutumlarından dolayı derin şükranlarını ifade eden Aliyev, "Ermenistan Zengezur koridorunun açılmasını da engelliyor. Zengezur Koridoru, Ermenistan'ın 10 Kasım 2020'de imzalanan kapitülasyon belgesiyle üstlendiği ve dolayısıyla yerine getirilmesi gereken bir diğer taahhüttür" diye konuştu.
6 Temmuz'a kadar devam edecek toplantıda, hareketin gündemiyle ilgili çok sayıda ek önlem ve Bakü Deklarasyonu da dahil olmak üzere Nihai Belgelerin kabulü görüşülecek.