Tuba Kalçık
Türkiye'nin sevilen isimlerinden Alişan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile cezaevinde çektirdiği fotoğrafın hikayesini AKŞAM'a anlattı: Cumhurbaşkanımızın davetlerine sık sık katılan bir sanatçısınız. Bunun için de sosyal medyada belli grupların da hedefi haline geliyorsunuz.
Siz bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?
Davetlere katıldığımda sosyal medyada bana yönelik linç kampanyaları yapanlar oluyor. Aslında sosyal medyadaki bu tarz hedef göstermeler ilk olarak Gezi’yle birlikte başladı. Gezi’ye gidenler gitmeyenler diye sanatçıları ikiye ayırdılar ve kutuplaştırdılar. Daha sonrada Cumhurbaşkanımızın seçimlerden önce düzenlediği vizyon toplantısına katılan sanatçılara büyük bir linç kampanyası yaptı aynı çevreler. Bana da ilk büyük tepki bu toplantıdan sonra gelmişti. Sağ olsun Cumhurbaşkanımız o dönemde linçe uğrayan sanatçılara sahip çıktı. Hatta ilk defa bir devlet büyüğünün sanata ve sanatçısına sahip çıkan bir konuşma yaptığına şahit oldum. Bu çok önemliydi. Allah ona sağlık ve uzun ömür versin.
SAYGILI BİR SANATÇIYIM
Umurumda bile değil. Beni linç etmeye çalışan çevrelerin de demokrasi anlayışı farklı. Onlar gibi düşünürsen demokratsın yoksa değilsin. Sanatçı muhalif olmalı onlara göre. Ben niye muhalif olayım ki. Erdoğan’ı seviyorum diye bana yalaka diyorlar. Onlara göre Cumhurbaşkanına karşı olma özgürlüğü var ama onu sevdiğiniz zaman yalaka oluyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Ben devlet büyüklerimize her zaman saygılı bir sanatçıyım. Ve her zaman Cumhurbaşkanımızın yanında olacağım. O çevrelerin de ne dediğinin ne söylediğinin benim için hiçbir önemi yok.
GEZEGEN MEHMET'LE ZİYARETE GİTTİK
Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile Pınarhisar Cezaevi’nde çekildiğiniz fotoğrafın anısını bizimle paylaşır mısınız?
Belediye başkanlığı döneminde bir konser sırasında tanışmıştık. Başına böyle bir olay geldiğinde, hapishaneye gitmeden birkaç gün önce de sanatçılar ona veda konseri düzenlemiştik. Hapishaneye girdikten 15 gün sonrada sevgili Gezegen Mehmet’le Cumhurbaşkanımızı ziyarete gittik. O fotoğrafı da ziyaretim sırasında çektirmiştik.
DİZİ ŞARTLARI ÇOK AĞIR
Diziye ara mı verdiniz?
‘Cennet Mahallesi’ni 3 günde çekiyorduk. Süresi 90 dakikaydı. Bu koşullarda bana uygundu ve diğer işlerimi etkilemiyordu. Şimdiki dizilerde hem çalışma koşulları hem de süreleri çok değişti. Diziler artık 120 dakika. Benim bütün zamanımı çekimlere ayırmam gerekecek. Bu yüzden teklifleri kabul etmiyorum.
HER GÜN REYTİNG STRESİ ÇEKTİM
Televizyonda yaptığınız işlerde reyting kaygısı sizi nasıl etkiliyor?
Yıllardır bununla ilgili konuşuyorum. Reyting manyağı oldum resmen. Yapılan işlerin reyting alıp almayacağını büyük oranda öngörebiliyorum. Her gün program yapan biri olarak reyting kaygısını sürekli yaşayan biriyim. Programlarımda reytinglerimizin nerede yükseldiğini, nerede düştüğünü iyice analiz edip, ona göre akışta düzenlemeler yapıyorduk örneğin. Ama şunu da belirtmeliyim ki, reyting kaygısı program yaptığım dönemde beni çok büyük strese sokuyordu.
TÜRKİYE’DE YAŞAM KALİTESİ YÜKSEK
Sizce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nasıl bir lider?
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nasıl bir lider olduğu ortada aslında. 15 yıl önceki Türkiye’de ekonomik istikrar yoktu. Kilometrelerce SSK kuyruklarının olduğu, yaşam kalitesinin çok düşük olduğu bir ülkeydi. Mafyalar cirit atıyordu. Şimdi ise yaşam kalitesinin yüksek, istikranın olduğu bir Türkiye var. Zaman zaman ufak tefek olaylar yaşanıyor ama onlar her dönem olabilecek şeyler. Bazı hastalıklı insanların yaptığı münferit olaylar.
KİMSE HAKARET EDEMEZ
Türkiye en özgür dönemini yaşıyor şu an. Şimdi beni bunu söylediğim için Cumhurbaşkanına hakaret edenler cezalandırılıyor diye eleştireceklere de peşinen söyleyeyim kimse kusura bakmasın devletin en üst makamına hakaret edemezsin. Politikalarını eleştirebilirsin, beğenmeye de bilirsin ama hakaret edemezsin. Sen sıradan bir vatandaşa hakaret edince bile ceza alıyorsun. O da ülkenin en üst makamı, kimse ona hakaret edemez. Eğer demokrasiye inanıyorsan, halkın yarısından fazlasının oyunu almış Cumhurbaşkanımıza da saygı göstermek zorundasın.
TIKLANMALARDA HİLELER YAPILIYOR
Sizin de işaret ettiğiniz gibi günümüz müzik dünyasında tıklanma sayılarında manipülasyon yapıldığına dair eleştiriler var.
Tıklanma sayıları üzerinden hileler yapıldığını bende düşünüyorum. Dünya starlarının ulaşamadığı tıklanma sayılarına ulaşan Türk şarkıcıları var. Bu durum hiç inandırıcı değil. Hile yapacaksanız bile, daha inandırıcı olun bari… Bu tıklanma sayılarına kimse inanmaz.
Dijital müzik sektöründe tıklanma sayılarında oynama var.
ŞARKILAR TANINIYOR ŞARKICILAR DEĞİL
Peki müzik dünyasında değişen rekabet ortamı için neler düşünüyorsunuz?
Çok ilginç bir dönem yaşıyoruz. Şimdiki müzik dünyasında şarkılar tanınıyor ama şarkıcılar tanınmıyor. Her gün dinlediğim şarkının kimin söylediğini tanımıyorsun örneğin. Şarkı patlıyor ama bunu yorumlayan şarkının gerisinde kalıyor. Eskiden ise şarkıcılar patlıyordu, şarkılar da onun sayesinde tanınıyordu. Bu değişimin de temel sebebi artık her şeyin dijital olması.
‘VAR YA’ BENİM DÖNÜM NOKTAM
Müzik kariyerinizdeki en büyük dönüm noktanız nedir?
‘Var Ya’ benim hem dönüm noktam hem de başlangıcım oldu. ‘İkimize Birden’de beni farklı bir boyuta taşıdı. Bu şarkı aslında bana değil İzel’e yapılmıştı ama şarkıyı okumak bana kısmet oldu.
SİNGLE’DA DOĞRU ŞARKI ÖNEMLİ
Albüm öncesi neden arka arkaya üç single çıkardınız?
Stratejik olarak böyle yaptım. Albümde 12-13 şarkıyla çıkıyorsunuz. Bir iki tanesi parlıyor, diğerleri unutuluyor. Aslında bu yaptığımız daha zor. Hit bir parçayla çıkman gerekiyor. Eğer yanlış bir şarkıyla çıkarsan da bunun geri dönüşü de olmuyor.
‘ZOR SENSİZ’ YAZA UYGUN BİR PARÇA
‘Zor Sensiz’ şarkınıza gelen tepkiler nasıl?
Hem radyolardan hem dinleyicilerimden çok güzel geri dönüşler aldım. Şarkım çok beğenildi. ‘Zor Sensiz’ aslında bana dört ay önce geldi. Single için yazın gelmesini bekledim. Yaza çok uygun bir parça çünkü. Söz ve bestesi Tarık İster’e ait bu şarkımın aranjesini de Suat Aydoğan yaptı.
KAYA'YA DA SAHİP ÇIKTI
Erdoğan'ı cezaevinde ziyarete gittiğinde de tepki gördüğünü söyleyen Alişan: Ahmet Kaya’ya çatal kaşık fırlatırlarken Erdoğan ona sahip çıkmıştı.
Cezaevi ziyaretinden sonra nasıl tepkiler aldınız peki?
Ziyarete gittiğim dönemde de yine belli çevrelerden tepki gelmişti. Bu tarz linç kampanyaları her daim oluyor. Benim Cumhurbaşkanımıza olan sevgimden dolayı hiçbir zaman bir ayrıcalık beklemedim ya da istemedim. Müzikte torpil olmaz çünkü. Bazıları bunu anlamıyor. Bir kez daha söylemek istiyorum müzikte sesin veya yeteneğin yoksa başarılı olamazsın. Benim ona duyduğum sevgim ayrı müzik kariyerim ayrı. Şarkılarımı halka yapan biriyim. Bunu anlasınlar artık. Erdoğan’ı seviyorum diyen sanatçıyı linç kampanyası yapıyorlar. En son Hülya Koçyiğit gibi değerli bir sanatçıya yapıldı. Ayıptır. Zamanında aynı şeyi Ahmet Kaya’ya da yapmışlardı. Ahmet Kaya’ya çatal kaşık fırlatırlarken Erdoğan ona sahip çıkmıştı. Ahmet Kaya’ya çatal kaşık fırlatanlar şimdi ‘keşke yaşasaydı’ diyor.
İŞLER DÜNYA STANDARDINDA
İlk çıkış yaptığınız 90’lardan bugüne müzik dünyasında büyük bir değişim yaşandı. Siz bu değişimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sound ve müzik kalitesi anlamında olumlu bir değişim geçirdiğini düşünüyorum. Türkiye’deki aranjörler bence dünya standardında işler yapıyor. Şarkı yaparken kendimi düşünerek değil, her kesimi göz önünde bulundurarak müzik yapmalıyız. Eskiden korsanlarla mücadele ederken günümüzde dijitaldeki şarkılarımızın izinsiz paylaşımlarına yönelik yapıyoruz. Yapım şirketlerinin bazıları dijital ortamda ne yazık ki hilede yapabiliyor.