Aksam.com.tr
Pakistan ile Hindistan arasındaki Keşmir tansiyonu devam ediyor. Keşmir’deki Kontrol Hattı’nda yaşanan gerilim, çatışmaların yayılması korkusunu da beraberinde getiriyor. Hindistanlı akademisyen Ashok Swain, Pakistan ile Hindistan arasında yaşanan Keşmir gerilimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Aksam.com.tr’den Yaser Emre’nin sorularını yanıtlayan Uppsala Üniversitesi Barış ve Çatışma Araştırmaları Departmanı profesörlerinden Ashok Swain, Hindistan’ın müzakereyi bir kenara bırakıp güç kullanarak sindirme yolunu tercih ettiğini anlattı. Hindistan’a karşı Pakistan-Çin ekseninin güçlenebileceğini ifade eden Swain, “Bölgede barış tesis edilmesinin tek ihtimali, uluslararası toplumun aktif bir şekilde arabuluculuk yapmasıyla mümkün olabilecektir.” sözlerini kaydetti.
“GÜÇ KULLANARAK SİNDİRME YOLUNU TERCİH ETTİLER”
Hindistan hükûmetinin Keşmir’deki son kararlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Keşmir’le ilgili özel statünün rafa kaldırılmasına ilişkin karar, bölgedeki anlaşmazlıkların şiddetini artıracak ve ülkedeki Hindu-Müslim ikiliğini derinleştirecektir. Hindistan hükûmeti, Keşmir sorununu müzakerelerle çözmektense çatışmaları güç kullanarak sindirme yolunu tercih etti.
“HİNDİSTAN’A KARŞI PAKİSTAN-ÇİN EKSENİ GÜÇLENEBİLİR”
Bu karar, bölgede yeni bir çatışmanın fitilini ateşler mi?
Sorun içerisindeki bir Keşmir, Hindistan ile Pakistan arasındaki ilişkileri daha da kızıştıracaktır. Bölgedeki çatışma şiddetinin artması ihtimali, Hindistan ile Pakistan arasındaki ikili ilişkileri daha da istikrarsızlaştıracaktır. Sahada ayrıca Pakistan-Çin ekseninin Hindistan’a karşı güçlenmesi de çok büyük bir ihtimal oranına sahiptir.
“ULUSLARARASI TOPLUMUN AKTİF ARABULUCULUĞU GEREKİYOR”
Keşmir bölgesinde barışın tesis edilmesi ihtimali var mıdır? Pakistan ve Hindistan hükûmetleri bu yolda hangi adımları atmalıdır?
Hindistan hükûmetinin mevcut kararı, Pakistanlı muhafazakârların pozisyonunu da güçlendirecektir. Bundan dolayı, Keşmir sorununun müzakerelerle çözülmesi ihtimali şu an itibarıyla çok zor görünüyor. Bölgede barış tesis edilmesinin tek ihtimali, uluslararası toplumun aktif bir şekilde arabuluculuk yapmasıyla mümkün olabilecektir.
KEŞMİR SORUNU NEDİR?
İngiltere’nin 1947 yılında çekilerek Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda özgür bıraktığı Keşmir bölgesi, ilk günden bu yana iki ülke arasında gerilimin en yüksek olduğu nokta olma özelliğini sürdürüyor.
Nüfusunun yüzde 90’ı Müslüman olan Keşmir halkının Pakistan’a katılmaktan yana tavır sergilemiş olmasına rağmen, dönemin Keşmir Prensi, 1947 yılında Hindistan ile birleşmeye karar verdi.
Müslüman Keşmir halkı prensin bu kararına karşı çıkarken, Pakistan ve Hindistan’ın bölgeye asker göndermesi sonucu iki ülke ilk savaşını vermiş oldu. Daha sonra aynı sebepten dolayı 1965 ve 1999 yıllarında da iki ülke arasında iki savaş daha yaşandı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 1948’den itibaren aldığı kararlarla Keşmir’in silahsızlandırılmasını, askerden arındırılmasını ve geleceğinin referandumla belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan ise BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.