AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karaaslan: Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi, sadece yeşil bir alan olmayacak

Esra Elönü'nün sunduğu “Arafta Sorular”a konuk olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, “Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi, sadece yeşil bir alan olmayacak aynı zamanda deprem riskiyle karşı karşıya kalan İstanbul'da çok önemli bir toplanma alanı olacak.” ifadesinde bulundu.

24 TV ekranlarında Esra Elönü'nün sunduğu "Arafta Sorular"a konuk olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

"Burası (Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi) sadece yeşil bir alan olmayacak aynı zamanda deprem riskiyle karşı karşıya kalan İstanbul'da çok önemli bir toplanma alanı olacak."

Bugün yapılan şey İstanbul'a değer katmaktır. Birçok yeniliğe ev sahipliği yapılması sağlana bir proje. Burası (Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi) sadece yeşil bir alan olmayacak aynı zamanda deprem riskiyle karşı karşıya kalan İstanbul'da çok önemli bir toplanma alanı olacak. İstanbul'un en büyük toplanma alanı ve yanı başında da havalimanı olacak.

"EMİNE ERDOĞAN'A ATILAN İFTİRALAR"

Çevre Ajansı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi onayı ile kurulmuş bir ajanstır. İddia edilen sanki bir takım ihaleler yapılacakmış ve başında da hanımefendi varmış gibi bir garip iftira ile bunu servis eden medya kuruluşları ve bir takım siyasilerin de buradan beslenmeye çalıştığını görüyoruz. Bu içler acısı bir durum. Bu kuruluşun nasıl çalışacağı, yönetim mekanizması bellidir. Şuanda gerçekleştirmeye başladığımız geri dönüşüm ile ilgili mekanizmanın yönetimi ajansta olacak. Bunun haricinde çevreye yönelik yapılacak projelerin farkındalık çalışmalarının, eğitimin, bu alandaki en önemli işlerin yönetildiği, spesifik çalışmaları çevre olan bir ajanstır. Kanun ile kurulmuşken böyle bağlantılar kurmaya çalışmak içler acısı. Bunlara takılmadan doğru bilgilendirmeleri yapıyoruz. Geri adım atmıyoruz. Bu algıların, operasyonların bizde bir karşılığı yok.

"Çevre konusuna tüm kalbiyle sahip çıkan başta Sayın Cumhurbaşkanımız ama özellikle de Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi'nin ne kadar sahip çıktığını bildikleri halde, Çevre Ajansı'nın nasıl kurulduğunu bilen milletvekillerinin ve eminim ki içten içe onu takdir ettikleri halde tam aksine yalan ve iftira dolu açıklamalar yaptıklarına şahit olduk."

Hakikati daha çok söyleyerek, hiç vazgeçmeyerek ve bu platformları daha sık kullanarak anlatmak durumundayız. Bütün teşkilatlarımızla sahada, ekranlarda bunu yapmaya özen gösteriyoruz. Yalan söylediğinizde fütursuzluğu getiriyor. Son süreçte çevre konusuna tüm kalbiyle sahip çıkan başta Sayın Cumhurbaşkanımız ama özellikle de Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi'nin ne kadar sahip çıktığını bildikleri halde, Çevre Ajansı'nın nasıl kurulduğunu bilen milletvekillerinin ve eminim ki içten içe onu takdir ettikleri halde tam aksine yalan ve iftira dolu açıklamalar yaptıklarına şahit olduk. Bu ancak buradan bir oy devşirir miyiz diye yapılır. Bu kadar sığ bir siyaseti haketmiyor Türkiye.

"Salda Gölü; Gündeme geliyor sonra aradan birkaç ay geçiyor ve tekrar gündeme geliyor. Bu sadece gündemi işgal etmektir."

Gündeme geliyor sonra aradan birkaç ay geçiyor ve tekrar gündeme geliyor. Bu sadece gündemi işgal etmektir. Salda Gölü, Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi, Sayın Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum yaşanan sorunlara dikkat çekmeden önce bu grupların hiç birinin gündeminde değildi. Bakanımız ne zaman oraya gidip projeyi açıkladı ve dedi ki bu doğa harikasını koruyacağız, bunu dedikten sonra kıyamet koptu. Muhalefetin tarzıdır bu. Bırakın öyle kalsın derler. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi her çevre projesinde olduğu gibi Salda Gölü ile ilgili olan çalışmaları da sahiplendi. Proje hayata geçmeye başladı. Araçlar geri çekildi, barakalar kaldırıldı, koruma alanı ilan edildi. Milletimizin hakikati bilmeye ihtiyacı var o nedenle anlatmaya devam edeceğiz.

"15 Temmuz; kaçanlar değil, kalıp mücadele edenlerin zaferi."

15 Temmuz için söylenecek o kadar çok şey var ki tek bir kelimeye sığdırmak, bir cümleye sığdırmak kolay değil. 15 Temmuz; kaçanların değil, kalıp mücadele edenlerin zaferi. 15 Temmuz'da canımızdan vazgeçerek verdiğimiz bir mücadele var. Bütün kurguları, 40 yıllık planları tersine çeviren bir mücadele.

"Cumhur İttifakı, toplumun bütün kesimleri tarafından, inşallah biz bunu 2023'te de göreceğiz, en çok desteklenen siyasi hareket."

Büyük bir zafer. Şuanda da anketler yapılıyor. Kimisi kafa karıştımak için kimisi de oranları tutturarak algı oluşturmaya çalışıyor. Biz şunu biliyoruz ki AK Parti ve Cumhur İttifakı toplumun bütün kesimleri tarafından, inşallah biz bunu 2023'te de göreceğiz, en çok desteklenen siyasi hareket. Bu bir gerçek ve değişmiyor.

"Çevre konusu, muhalefetin çok kullanışlı bir alanıydı. Onu da elinden kaybetti. Bunun da farkındalar."

Çevre konusu, muhalefetin çok kullanışlı bir alanıydı. Onu da elinden kaybetti. Bunun da farkındalar. Biz Türkiye'de kurumsallaşmış çevreci gruplar ile çok sık görüşüyoruz. Onlarla çok iyi bir diyalogumuz var, onlara samimiyetle yaklaşıyoruz. Burada Sayın Emine Erdoğan Hanımefendinin varlığı da bizler için çok önemli. Uluslararsı alanda da çok büyük takdir gören; özellike küresel iklim değişikliğyle mücadele ve onun kapsamında Türkiye'nin politikalarını, duruşunu ve hedeflerine o çevre alanında ki sahiplenmesi ile birlikte çokca desteklediği bir süreci yaşıyoruz.