AK Parti Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, suç duyuruyla ilgili basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kadınlara yönelik ayrımcılık ırkçılıktan beterdir” anlayışıyla dünyanın en büyük kadın örgütünü kurduğunu ve kadına şiddetle mücadele bugüne kadar çok önemli düzenlemeleri hayata geçirdiğini hatırlattı.
Çam, “Ak kadın hareketi asla bir feminist hareket değildir. AK kadınlar hiçbir zaman papatya da olmamıştır. Ak kadınlar hiç kimse tarafından, AK Partili-AKP’li diye ayrıştırılamaz. Ak kadınlar dürüst, ahlaklı, vatanseverlerdir. Kimse küfürle kadınlarımızın namusuna dil uzatamaz. Sözde bizimle birlikte siyasi hareketin içindeymiş gibi görünen gazeteci ve sosyal medya fenomenlerinin karşısında asla susmadık, susmayacağız. Kadınlarımıza yönelik ağır hakaret ve çirkin yakıştırmalar bardağı taşıran son damla olmuştur” dedi.
MAHÇUBİYET DUYMADI
Çam, şöyle devam etti: “Din, iman, inanç, namus ve ahlak hiç kimsenin tekelinde değildir. Kadınlarımızın ve ailelerinin tepkilerine rağmen, herhangi bir pişmanlık, mahcubiyet ve rücu etme çabasının olmadığını, aksine inançlarımızın ve değerlerimizin istismarı üzerinden yanıltıcı yazı ve paylaşımlara devam ettiğini de gördük. Bu kirli ve çirkin zihniyeti kınıyoruz.”
ABDURRAHMAN DİLİPAK NE DEMİŞTİ?
Dilipak, 27 Temmuz’daki “AKP’nin papatyaları” başlıklı yazısında, İstanbul Sözleşmesi’ni destekleyen STK’ları hedef alarak, onlara destek veren şirketleri boykota çağırmış ve şu ifadeyi kullanmıştı: “Koç kadar, Sabancı kadar, Eczacıbaşı kadar bizim ‘Yeşil sermaye’ davasına sadakat gösterip, bu fahişelere ve onların türevlerine karşı seslerini yükseltebilecekler mi? Konfeksiyoncu, gıda zinciri, finans kuruluşu, ses ver Türkiye! Ne bekliyorsunuz!”
Dilipak, kullandığı ’fahişe’ kelimesine değinmeden, sözünün “önü, sonu kesilerek” linç edildiğini savunmuştu. Ancak halen internette yayında olan söz konusu yazıda, sözün önünde de sonunda da ‘fahişe’ ile başka neyi kastettiğine dair bir ifade bulunmuyor. Dilipak son olarak, AK Parti’nin kendisine karşı yargı yoluna başvurmakla ‘dindar insanları karşılarına aldıklarını’ da öne sürdü.