Orgeneral Başoğlu'nun kaçırılması davasında karar

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında EDOK Komutanı olan emekli Orgeneral Kamil Başoğlu'nun kaçırılmasına ilişkin davada, sanıklardan 1'i ağırlaştırılmış müebbet ve 9 yıl, 2'si müebbet, 2'si müebbet ve 7 yıl 6'şar ay, eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış ile eski Tabip Binbaşı Adem Parlak ise 9'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı (EDOK) olan emekli Orgeneral Kamil Başoğlu'nun kaçırılmasına ilişkin davada, sanıklardan 1'i ağırlaştırılmış müebbet ve 9 yıl, 2'si müebbet, 2'si müebbet ve 7 yıl 6'şar ay, eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış ile eski Tabip Binbaşı Adem Parlak ise 9'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyesi eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Muhsin Kutsi Barış'ın da aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar, avukatları ve yakınları ile Başbakanlık avukatı katıldı.

Duruşmanın öğleden önceki kısmında sanıklar esas hakkındaki savunmalarını tamamladı.

Sanık Tuna Han Ata, darbe girişimi gecesi tatbikat yapılacağının söylendiğini ileri sürerek "Emir komuta zinciri içerisinde tatbikat için görevlendirildim. Ne darbe girişiminde yer aldım ne de FETÖ ile bir bağım var. Suçsuzum, tahliyemi ve beraatimi istiyorum." dedi.

Tutuksuz sanık eski er Uğur Fidan da emir komuta zincirinde hareket ettiğini, eski EDOK Komutanı Başoğlu'nun derdest edilmesi olayıyla bir ilgisinin bulunmadığını belirterek "Gece yarısına kadar tatbikat olduğunu düşündüm. Kesinlikle darbe girişiminde bulunmadım. TSK'nın en alt rütbesindeyim. Er olduğum için ne emir verildiyse onu yaptım. Hiç bilmediğim bir olaydan suçlanıyorum. Suçsuzum ve beraatimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Sanıklar Abdullah Yılmaz ve Selami Darcan da esas hakkındaki savunmalarında üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek tahliye ve beraatlerini istedi.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde mahkeme heyeti sanıklardan son sözlerini sorarak davaya ilişkin kararını açıkladı.

Buna göre, sanık Abdullah Yılmaz, ağırlaştırılmış müebbet ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Sanıklar, Atahan Tatar ve Selami Darcan'a müebbet hapis cezası verilirken, her iki sanık kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat etti.

Sanıklar Tuna Han Ata ve Eyyüp Baloğlu ise müebbet hapis cezası ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 7 yıl 6'şar ay hapis cezası aldı.

Bu davada yalnızca kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak suçundan yargılanan eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış ise 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Sanıklardan eski Tabip Binbaşı Adem Parlak'a da aynı suçtan 9 yıl hapis hapis cezası verildi.

Davada tutuksuz yargılanan 2 erin beraatlerine hükmedildi.

Ayrıca davanın firari sanıkları Nuh Altınsoy, Uğur Karaca ve Yavuz Sezer'in dosyasının ayrılmasına karar verildi.

Sanıklardan Muhsin Kutsi Barış, "Anayasal düzeni ihlale teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" ve "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı karargahındaki eylemlere ilişkin "çatı davası"nda da yargılanıyor.

Barış, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın darbe girişimi gecesi alıkonulmasına ilişkin davada Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince, "Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak" suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

AA