2030’un favori meslekleri

Fütürisler Derneği, 2030 yılında hayatımıza girecek yeni meslek türlerini analiz etti.

Bahar Akgün

bahar.akgun@platinonline.com

Bu listedeki meslekler için kendilerine şimdiden yatırım yapan gençler, geleceğin en çok aranan çalışanları olacak. Bu listede büyük veri arkeoloğu, vücut parça üreticisi, nano-doktor, genetik organizma çiftçisi, hafıza artırma cerrahı, yeni bilim etik danışmanı, uzay pilotu, rehberi ve mimarı, düs¸ey tarımcı, iklim degˆis¸ikligˆi uzmanı, karantina yöneticisi, bilgi bankacısı, iklim polisi, sanal avukat, avatar ögˆretmen gelis¸tiricisi, alternatif tas¸ıt tasarımcısı, kis¸iselles¸tirme uzmanı, sanal bilgi düzenleyicisi, zaman yöneticisi, sosyal agˆ / medya gönüllüleri ve kişisel marka yöneticileri gibi görevler bulunuyor.

3D prototipleşmeye geçilebilir

Teknolojinin kaynak bağımlılığını azaltma noktasında rolü büyük. Temelde kaynaklar; zaman, iş gücü, doğal kaynak ve altyapı yatırımı türevleridir. Teknoloji, altyapı grubunda kabul edilir ama belirleyici olan teknolojinin kullanımındaki verimidir. Verimdeki başarı ise zaman, iş gücü ve enerji kullanımını aşağıya çekmesiyle ölçülür. Veri yönetimi de burada devreye girer. Veri yönetimindeki başarınız, genel başarınızı ve kurduğunuz sistemin esnekliğini belirler. Örneğin, sanal gerçeklik yeni bir teknoloji değil. 20 yıl önceki örneklerde problem; sistemlerin çok yer tutması, pahalı olması, üstelik render sürelerinin daha uzun olmasıydı. Bugün kalite ve hız arttı, boyutlar küçüldü, fiyatlar neredeyse iyi bir akıllı telefon seviyesine indi. Gerçek zamanlı testlere sanal gerçeklikle erişmek mümkün hale geldi. Sözgelimi, yüzlerce parçadan oluşan bir motorun enterferans kontrollerini sanal gerçeklik gözlük ve eldivenleri üstünden yapmak mümkün. Majör problem görülmediği takdirde 3D prototiplemeye ve gerçek imalata geçilebilir. 


Hata azalacak, hız artacak
Ucuzlayan teknolojiyi kullanmayı ‘iyi’ bilenler zaman ve enerji tasarrufu sağlar, esneklik kazanır. Ama bu ‘desantrilizasyon’un iş gücüne yansıması, ucuzlama yönüyle olmaz. En büyük değişim, orta düzey yönetici nezdinde yaşanacak. İnsan yöneticisinden teknik yönü kuvvetli, ellerini kirleten proje yöneticisine evrilen ihtiyaçlar öne çıkacak. İnsan odaklı çalışma zincirinden, tamamen programlanmış mekanik bir sisteme geçilmesi, hataların azalması, hızın artması, daha az enerji tüketimi ve üründe kalite artışı gibi süreçleri beraberinde getirecek. 


DÖNÜŞÜMÜN TETİKLEYİCİLERİ
M-Gen Gelecek Planlama Merkezi Kurucusu, M-Gen Dijital Ajans Başkanı Ve Fütüristler Derneği Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Ufuk Tarhan’a göre en fazla değişecek ve değişmesi gereken ana ve temel alan ‘iletişim ve eğitim’ olacak. İnsanlar kendi kendine öğrenecek. Otodidakt öğrenme yöntemi yeniden yükselişe geçecek ve esas olacak. Fütüristler Derneği Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olarak da hizmet veren Tarhan, “Kurumsal iletişim, satış becerileri, pazarlama, mühendislik, kodlama, grafik tasarım, ameliyat, göz muayenesi, plan ya da proje yapmak gibi binlerce, milyonlarca konudaki eğitimi, kişilerle interaktif iletişime girebilen ve her şeyi üç boyutlu, holografik gösterebilen ve denetebilen bir robot verebilecek” diyor. Ufuk Tarhan, iletişim ve eğitim alanındaki gelişmeleri analiz etti. 

İLETİŞİM VE EĞİTİM

1- Robotlu eğitim sistemi yaygınlaşacak: En fazla değişecek ve değişmesi gereken ana ve temel alan ‘iletişim ve eğitim’ olacak. İnsanlar kendi kendine öğrenecek. Otodidakt öğrenme yöntemi yeniden yükselişe geçecek ve esas olacak. Bilgiye erişim ve bilgi paylaşımı sınırsızlaştığı, farklı bir ifadeyle zamandan, yerden, kişiden ve araçtan bağımsız hale geldiği için öğrenme ihtiyacı teknoloji vasıtası ile rahatlıkla giderilebilecek. Okul, sınıf, öğretmen, eğitim, ders, içerik, sınav, bölüm, meslek gibi günümüzün temel belirleyicileri farklı şekillerde gelişecek ve dönüşecek. Hatta ileri aşamalarda Matrix filminde görüp de çok özendiğimiz ‘beyne bilgi, beceri yükleme/load’ hadisesi de bu yüzyıl içinde mümkün olabilecek. Diyelim ki temel ya da ileri seviyede matematik, geometri, coğrafya, tarih, dil bilgisi öğrenilmesi gerekiyor. Bunu bir robot ya da program, gayet rahatlıkla; yaşa, bilgi derecesine, konu seçeneklerine göre dünyanın her yerinden her yerine, istenildiği anda hem de çok eğlenceli bir şekilde ulaştırabilecek. 
2-Deneyimli olduğumuz konularda danışmanlık yapabileceğiz: Kurumsal iletişim, satış becerileri, pazarlama, mühendislik, kodlama, grafik tasarım, ameliyat, göz muayenesi, plan ya da proje yapmak gibi binlerce, milyonlarca konudaki eğitimi, kişilerle interaktif iletişime girebilen ve her şeyi üç boyutlu, holografik gösterebilen ve denetebilen bir robot verebilecek. Neyi öğrenmek istiyorsak, öğrenme kapasitemize uygun tempoda ders alıp, sınava girebileceğiz. Ortak akıl ve araçlarla, her disiplinde ve her konuda eğitim alıp eğitim verebileceğiz. 
3-Bir öğretmen binlerce kişiye online eğitim verebilecek: Massive Open Online Courses (MOOC-Kitlesel Açık Online Kurslar), temel öğrenme ve gelişme kaynakları olurken, diplomaların yanına dijital rozetler eklenecek. Bir öğretmen aynı anda binlerce kişiye online eğitim verebilecek. Ya da bir doktor binlerce kilometre öteden, bir ameliyata oradaymışçasına katılabilecek. herkes sınırsızca hem öğretmen hem öğrenen hem de içerik tasarımcısı ve küratör olacak.