1
Süper Toto Süper Lig'de 2015-2016 sezonunu şampiyon olarak tamamlayan Beşiktaş'ta teknik direktör Şenol Güneş basın mensuplarının karşına çıktı.
İşte Şenol Güneş'in açıklamaları;
Kendisi için yapılan övgülerden olumsuz yönde etkilendiğini ifade eden Güneş, "Daha sık basın mesnuplarıyla birlikte olmak isterdim. Sezon başından beri sizin de katkınız var. Karşılıklı hatalarımız da oldu. Şampiyon olmadan, şampiyon yaptınız. Sezon bitmeden transfer yapıyorsunuz. Bu da medyanın becerisi. Biz biraz sizin arkanızdan geliyoruz. Ama sorun değil. Şahsıma gösterilen ilgiden, abartılı övgülerden, daha önceki haksız eleştirilerde olduğu gibi olumsuz etkilendiğimi söylemek isterim. Kontrol etmeye çalışıyorum ama etkileniyorum. Benim de burada bir hikayem oldu, takımın da. Ama basın mensuplarının da bir hikayesi var. Önemli olan bu hikayelerin iyi başlaması ve iyi bitmesi. Bunun için özgür bir ortam yaratmak durumundayız. Konuştuklarımızın herkese yararı olması durumundayız." dedi.
"BU KEZ HEM GÖNÜLLERİN HEM DE GERÇEK ŞAMPİYONUZ"
Trabzonspor hakkında da konuşan Güneş, "Trabzonspor'un şampiyonluğunu hak ettiğini ama kupayı alamadığını söylemiştik. Şimdi gerçek şampiyonuz, kupayı da alacağımızı biliyoruz. Trabzonspor'dayken gönüllerin şampiyonu denmişti ama şimdi hem gönüllerin şampiyonu hem de gerçek şampiyonuz" ifadelerini kullandı.
"TRANSFER YAPILMASI GEREKİR, YAPILACAK"
Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde oynamaya yakışacağını dile getiren Güneş, "Şampiyonlar Ligi, Beşiktaş'a yakışır. Savunmada takviyeye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Gelecekle ilgili yapılacak en acil iş, gitmesi ve gelmesi gereken oyuncuların hazırlanmasıdır. Lig bizim için yeni bitti. Bakarsın ki hoca ve yönetim değişir. Transfer yapılması gerekir. Yenileme ve güçlenme için bu önemli. Transfer, tekniktir, sonra ekonomik, sonra idaridir. Şampiyonlar Ligi'nde önce gruptan çıkıp, sonra da yukarıda da iyi işler yapmak istiyoruz. Seneye de şampiyon olmak durumundayız." dedi.
"ŞAMPİYONLUK İÇİN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Süper Lig'de elde ettikleri şampiyonlukta rakiplerin büyük katkısı olduğunu ifade eden Güneş, "Bazen yanlışlık yaptığınızı düşünüyorum. İlgisiz haberler çıktı. Bunlar şık ve doğru şeyler değil. Hepimiz çok değerli insanlarız. Üretken olabilmek için, karşılıklı diyalogların daha samimi olması gerekiyor. Önce başkana ve yönetime teşekkür ediyorum çünkü bu işin merkezindeki kişiler onlar. Tüm kararları onlar veriyor. Başarının merkezine onları koyuyoruz. Teknik heyetimiz de pırlanta gibi. Personel, sağlıkçılar, malzemeciler, şoför, herkesi katabiliriz. Hepsi çok önemli katkı yaptı. Rakiplerimiz de çok katkı yaptı. Şampiyonluğun anahtarı rakipler. Bizi ne kadar zorladılarsa biz o kadar iyi olduk. Rakipsiz biz bir hiçiz. İşiniz zorlaşır, heyecan gelir. Rakibimiz bizi son haftaya kadar zorladı. O baskıyı kaldırmak kolay değil. Bugün itibariyle Rhodolfo hariç tüm oyuncular sapasağlam görev bekliyor." dedi.
"RAKİP TAKIMLARIN HOCALARINA DA TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Rakip takımların teknik adamlarına da teşekkür eden Güneş, "Rakip takımdaki Aykut Hoca'nın, Abdullah Hoca'nın, Cihat Hoca'nın, Mustafa Hoca'nın, hepsinin önemi var. Bizi zorladılar, onlarla yarıştık biz. Bu yüzden rakiplerimize teşekkür ediyorum. Hakemlere eleştirilerimiz var, hatalar olmuştur ama yine de teşekkürlerimizi bildiriyorum. Medya ya da teşekkür ediyorum, katkıları oldu. Taraftara teşekkür ediyorum. Kaliteyi arttırmak çok önemli." şeklinde konuştu.
"BEŞİKTAŞ İLE ANLAŞTIKTAN SONRA YAPTIĞIM İLK İŞ..."
Beşiktaş ile anlaşma zamanını da anlatan Güneş, "Gerçeği konuşmak durumundayız. Sezon başında Şampiyonlar Ligi finalini izledikten sonra başkanla anlaştık. Hemen tesiste bir yapılanmaya gittik. Yuvamızın çok güzel olması gerekiyordu. Benim oyuncum en iyi yerde yatıp dinlenecek, çalışacak, giyinecek, yiyip içecek. Bu yüzden ilk günden itibaren çalışmaya başladı" ifadelerini kullandı.
"BEŞİKTAŞ ÜZERİNDE SAMET AYBABA VE BILIC'IN DE KATKISI VAR"
Beşiktaş üzerinde Samet Aybaba ve Slaven Bilic'in de katkılarının olduğunu ifade eden Güneş, "Geçen yıllarda Samet Hoca ve Bilic Hoca'nın katkıları olduğunu düşünüyoruz. Biz hiçbir zaman kahraman olmadık, olmak da istemedik. Ortaya bir eser çıktıysa bu bizi mutlu eder. Beşitkaş'ın her oyuncusu yetenekli ve değerlidir. İyi niyet ve samimiyetle çalıştılar, biz de adil olmaya çalıştık. Oyuncuları yetiştirdik, yönettik. Sorunlar üzerinde çok çalıştık. Dürüst ve cesaretli oldu. Hayallerimizin hayata geçmesi için el ele verdik, kimse bu işi tek başına yapmadı. Keyif veren bir takım olmalıydık ve öyle de olduk." dedi.
"VITOR PEREIRA'NIN AYRILMA İHTİMALİ..."
Pereira'nın Fenerbahçe'den ayrılma ihtimali üzerine de konuşan Güneş, "Rakibimiz ikinci oldu, antrenörünün gitme durumum oluyor. Onlar şampiyon olsa, biz ikinci olsak benim gitme durumum oluyor. Madem öyle neden 3 senelik kontrat yapılıyor? Gidene gelene bakmak yerine, elimizdekilere sahip çıkalım ve değerini bilelim. Kimse mükemmel değil. Gomez alındığında kimse mükemmel demedi. Demba Ba mükemmeldi. Oğuzhan, Serdar, İsmail... İdmana çıkmayan hiçbir oyuncu benim için önemli değildir. Futbol ayakla oynansa da yürek ve akla ihtiyaç vardır, takımım da bunu yaptı. Son maçlarda birçok oyuncumun tempo arttırışını hayranlıkla izledim. Yürekle oynamaları, hem kendisini, hem arkadaşlarını hem de taraftarı coşturuyor. Kin ve nefreti kaldırıp, sevgi ve saygıyı arttırmalıyız. Bu zamana kadar çok çalıştık, arkamızda kimse olmadı. Arkamızda değil, içimizde ne olduğu önemli. İçiniz iyiyse, arkanızda ne olursa olsun daha güçlüsünüzdür." şeklinde konuştu.
"FENERBAHÇE VE BİZ, BU SEZON BAŞARILIYIZ"
Fenerbahçe'yi bu sezon başarılı bulduğunu ifade eden Güneş, "Hiçbir şeyi tek başıma yapmadık. Herkes bir aile havası oluşturdu ama hala eksiklerimiz var. Çok daha büyük mesafe almalıyız. Fenerbahçe'yi ve bizi başarılı görüyorum. Galatasaray, Bursaspor ve Trabzonspor sıkıntılar çektiler. Olağanüstü çıkış yapan Konyaspor, Başakşehir ve Osmanlıspor'u tebrik ediyorum. Avrupa Şampiyonası'nda da Milli Takım'a başarılar diliyorum. Lig bizim için bitmiştir. Son müsabakamızı oynayacağız. Maçı Salı gününe almak istediler ben de anlamadım. Pazar günü oynadım zaten bir de Salı günü mü oynayacağım? Eğer Konyaspor bir gün önce oynamış olsaydı o zaman eleştri gelmeyecek miydi? Yapılanlar kurumları zor durumda bırakıyor. Doping konusunda bir kişinin işgüzarlığı herkesi sıkıntıya sokuyor." dedi.
"GELECEĞE ODAKLI OYUNUMUZU GELİŞTİRDİK"
Beşiktaş'ın bu sezon iyi bir futbol oynadığını dile getiren Güneş, "Irk, din, dil ayrımı olmadan fair-play içinde oynadık. En az faul yapan takımlardan biriyiz. Biz futbol oynamaya çalışıyoruz. İşi doğru yaptığınız zaman efsanevi bir hal alabiliyorsunuz. Sertlik mizacımız hiç ön plana çıkmadı. Taraftarın mutlu olacağı, basit futbolu oynamalıydık. Zoru aşacak anlayışı geldikten sonra bunu yapmak kolaylaşıyordu. Geleceğe odaklı olarak oyunumuzu geliştirmeye çalıştık." ifadelerini kullandı.
"BEŞİKTAŞ'TA KRİZE ASLA İZİN VERMEDİK"
Beşiktaş'ta krize asla izin vermediklerini ifade eden Güneş, "Takımın disiplini, başarısı, başarısızlığı hepimizi ilgilendiriyordu. Zaman zaman dalgalanmalar tabi ki oluşur ama tek vücut tek nedefs olduk ve ses getirdik. Orkestranın uyumu gibi olacağız dedik, ayrı telden çalmak yok dedik, hepsini yaptı. Sıkılmadan çalışmalıydık, bilgi, yetenek, karakter düşüncemiz olacaktı. Hızlı, dinamik, tempolu, pozisyon yaratan takım olmalıydık, öyle oldu. Önce iyi futbol, sonra sonuç almalıydı. Krize asla izin vermedik. Sonuç ne olursa olsun pes etmek yok. Zaman zaman yenildiğimizde, her şeyin biteceği düşünüldüğünde bile biz bunu düşünmedik." dedi.
"BEŞİKTAŞ'IN OLAĞANÜSTÜ BİR TARAFTARI VAR"
Beşiktaş'ın müthiş bir taraftarı olduğunu dile getiren Güneş, "Oyuncu, oynadığı süreye göre değil, Beşiktaş oyuncusu olarak kendisini değerli görmeliydi. Oyuncu, haklı olabilir, herkes haklı olabilir. Herkesin haklı olduğu yerde 11 kişi oynayacak. O halde 12, 13, 15. oyuncu ne olacak? Burada bir takım var. Herkesi mutlu etmek mümkün değil. Önemli adam mı, değerli adam mı? Benim için değerli, önemliydi. Müthiş bir taraftar kitlemiz var. Duyuyordum ama bu kadar olduğunu bilmiyordum. Sevmekle dövmek arasında bir sıkıntımız var. Aynı taraftar, maçı alına seviyor, kaybettiği zaman dövüyor. Böyle bir duygu olmaz. Seviyorsanız sevgiyle bakmanız lazım. Takım sizin çocuğunuz. Kimin, neyin yanlış olduğunu ortaya koyduk. Doğru düşünceyi sahiplendik. Dünya kulübü olmak isteğimiz devam ediyor, markalaşmak zorundayız." şeklinde konuştu.
"UEFA AVRUPA LİGİ'NDEN ELENMEMİZE ÜZÜLDÜM"
UEFA Avrupa Ligi'nden elenmelerine üzüldüklerini dile getiren Güneş, "Bu bir aşk işi. Buraya gece de gelmek, istemediğin bir dönemde de o işi yapmaya çalışmak, savaşma aşkı olmadan hiçbir başarı gelmez. Bunu yapmama rağmen kaybettiğim dönemler oldu. Ayakta kalmamın sebebi ise o aşktı. Düşen takımlara tabi üzülüyoruz ama kalacağına inanıyorsan seneye daha iyi gelirsin. Osmanlıspor alt liglerden geldi gayet de toparlandı. Başkasının başına gelen bizim de başımıza gelebilir. UEFA'dan elendik, Türkiye Kupası'ndan elendik, başarısızız. Kupaya üzülmedim ama UEFA'dan elenmemize üzüldüm. Çünkü hak ettiğimiz bir maçı kaybettik" ifadelerini kullandı.
"BURSASPOR'UN BÜYÜK BİR POTANSİYELİ VAR"
Bursaspor'dan ayrılış süreci hakkında da konuşan Güneş, "İşimi düzgün yapmak durumundayım. Bu sonuçları daha önce de alabilirdim. Geçen seneki kadroya göre Bursaspor'un ilk 3'e girmesi gerekiyordu ama bir yıl sonra şampiyon olabilecek bir ekipti. Bunun ekonomik yanı var, taraftarı var. Bursaspor henüz bu gücü sağlayamadı, potansiyeli var. Elinde en iyi oyuncusunu tutamayan kulüp, kaybetmeye mahkumdur. Biz ürettiğimizle yarıştık, hazır almadık. Ürettiğinle yukarı çıktıkça daha iyisini istediler, alamayınca başarısız gördüler. 82 puan aldığım Trabzonspor'da puan olarak sıkıntı yoktu. İşimizi iyi yaptık ama lobi gücümüz, şansımız, ekonomik gücümüz, camiayı etkileyebilir. Biz sadece sahada iş yapmadık, futbol oynamaya çalıştık. Ama öyle bir haksızlığa uğrarsınız ki bütün yaptıklarınız boşa gidebilir.
"BEŞİKTAŞ'TA EFSANELEŞTİRMEYİ DOĞRU BULMUYOR"
Beşiktaş'ta efsaneleştirmeyi doğru bulmadığını ifade eden Güneş, "Ben işin bir parçasıyım. Yönetim bize görev verdi ve o görevi yaptık. Herkesin bir yeri var. Abartılacak bir tarafı yok, o iş için buradayız zaten. Bazen, aşçı bile benden önemli olur. Ekipteki herkes önemli. Abartılı övgü ve eleştiriyi doğru bulmuyorum. Efsaneleştirilmeyi doğru bulmuyorum. Diğer hocalar neyse ben de aynıyım. Bizde "ben" yoktur "biz" vardır ama sonunda kararları ben veririm" dedi.
BURSASPOR'A BİR MESAJ DAHA VAR
Beşiktaş'taki sözleşme süresi hakkında da konuşan Güneş, "Önüme konulan mukaveleye imza attım ama git derlerse giderim. Benimle ilgili bir sorun yok. Bursa'dan ayrılırken üzüldüm ama haksızlık yapıldı. Medeni kalmaya çalıştım. O yüzden Ömer Hayyam'ın sözlerini paylaştım ve çok uygun oldu. Beşiktaş'ın sessizliği artık çok büyük ses getiriyor. Oyuncudan önce takım var. Herkes parçası olmak durumundadır. Kurallar var, ilkeler var, prensipler var. Bazen hoşgörümüz tavize dönüşebilir. Şu anda oyuncularımız gelişimine tüm hocalarımız katkı yapıyor. Herkesin bir katkısı var. Önemli olan oyuncunun bunu alabilmesi." ifadelerini kullandı.
"TOLGA ZENGİN İYİ BİR KALECİ"
Tolga Zengin'in performansı hakkında da konuşan Güneş, "Tolga ile ilgili haklı eleştiriler var. Bu sene tüm antrenmanlara çıktı, çalışıyor, bir şeyler yapmak istiyor. Geçmişin izleri duruyor ama ayakta durmaya çalıştı. Brugge maçında başından geçen olay onu çok etkiliyor. Tolga iyi kaleci. Biz şampiyonluğa oynuyorsak, büyük takımsak, yenmek için oynayacağız. Rakibe oyunu kabul ettirmiyorsan kazanma şansın düşük. Savunma yaparak başarı geleceğini düşünmüyorum. Oyun bozmakla oyun yapmak farklı şey. Yapmak için emek, akıl, zaman çok şey ister. Yıkmak öyle değil, bir dokunursunuz hepsi gider. Savunma yapmak kolaydır, onları övmek doğru değildir. Savunma yapanları kandırıyorsunuz iyi oynadılar diye. Adam oyunu bozdu ne iyi oynadı? Uzun vadede başarılı olamaz. Savunmada bekleyip, gol atıp kazanan büyük takım görmedim. Küçük takım olursunuz. Ama hücum etmek demek de savunma yapmamamak demek değildir. Topu alan oyuncu göze hoş gelen hareket yapmıyor, topu öne taşımıyorsa futbol oynamıyordur, zaman geçiriyordur." dedi.
"TOLGAY VE VELİ'NİN TAKIMDA KALMASINI İSTİYORUM"
Tolgay ve Veli Kavlak'ın önümüzdeki sezon da takımda kalmasını istediğini vurgulayan Güneş, "Tolgay çok yetenekli bir futbolcu. Sakatlık sonrasında geldiğinde de yeteneklerinde bir sıkıntı yoktu ama kullanmasında sıkıntılı oldu. Öyle bir dönemde geldi ki öndekileri geçme şansı yoktu. Moral olarak da sıkıntı yaşıyor. 1 sene boşa gitti. O da istemezdi ben de istemezdim. Yeniden başlayacak ama iyi bir oyuncu olduğunu biliyoruz. Atiba bu sene oynadı seneye garantisi var mı? Kimin oynayacağını bilmiyoruz. Burada esas olan rekabettir. Yedek kaldığınız zaman yıkılıyorsanız, hata yapıyorsunuz. Kulübede durmak da oynamak da takıma ait olmadığın anlamına gelmiyor. Sen Beşiktaş'ın değerli oyuncususun. Veli de Tolgay da sakatlık sonrası oynamadı. İkisinin de seneye kalmasını istiyorum." şeklinde konuştu.
"SOSA'NIN GELİŞİMİ BENİM İÇİN MUAZZAM BİR OLAY"
Sosa'nın gelişimi hakkında da konuşan Güneş, "Olumlu yönde oyuncularım şaşırtıyor. Oynayan oyuncu zaten belli oluyor. Değerlendirmesini herkes farklı yapabilir. Sosa'nın Kayserispor maçında ikinci yarı yorulduğu dönemde havadan topu alıp gol pasını Cenk'e vermesi benim için olağanüstü. Gökhan bir maç oynadığı zaman tek başına maç alabilir. Serdar'ın gözyaşı benim için anlamlıydı. Bu bir duygudur. Mustafa'nın, Necip'in heyecanı, Tolgay'ın hırsı, hepsi güzel şeyler. Onlar bizi başarıya götürüyor. Benim için her oyuncu değerlidir ama kalite farkını kendileri ortaya koyuyorlar. 4 açık var ikisi oynayacak, diğer oynamayan iki kişi bunu normal bir şekilde saygıyla karşılamalı." dedi.
"ANA HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLAR LİGİ'NDE BAŞARI"
Ana hedeflerinin Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olmak olduğunu vurgulayan Güneş, "Tekrar ligde yarışmak için şampiyon olmadık. Şampiyonlar Ligi'ne geldik ve oradan dönüş yok. Oyuncular bu oyunun üzerine çıkmak zorunda. Oranın zor bir yarış olduğunu biliyorum. Gücümüzü zorlayacağız, eksiğimiz varsa gidereceğiz. Ligde en iyi takım olduğumuzu düşünüyoruz. Ligi tanıyoruz ama yine de kötü gidebiliriz. Oyuncularıma Şampiyonlar Ligi'ne göre kendilerini hazırlamaları gerektiğini söylüyorum. Unvanlar, makamlar gelip geçicidir, önemli olan karakterdir." dedi.