Oluz Höyük'te 2007 yılından beri süren, bu yıl 5 Temmuz'da başlayan kazılar, aralık ayının sonuna kadar devam edecek. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez başkanlığındaki kazı ekibinde 9 akademisyen, 5 arkeolog ve bir yabancı uyruklu uzman olmak üzere 15 kişi yer alıyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. Dönmez, bu yılki çalışmaları Pers Yolu'nun güneyinde ve kuzeyinde olmak üzere iki alanda programladıklarını söyledi. Pers Yolu'nun kuzeyindeki çalışmaların önemli sonuçlar vermeye başladığını ifade eden Dönmez, 'Özellikle Perslere ait bir sarayın girişini 2012 yılında bulmuştuk. İki sütunla girilen bu taş döşemeli girişin hemen sağında 3 odalı bir mekan açığa çıkarmıştık. Bu mekanın geleneksel doğu sarayları sisteminde giriş kapısı ve hemen onun sağında ya da solunda, batısında ya da doğusunda bulunan mekanları analiz ettiğimiz zaman bunların daha çok hizmet binaları veya mutfaklar gibi birtakım birimlere ait olduğunu biliyorduk.' diye konuştu. Bu yılki kazılarda ortaya çıkardıkları alanın avludan oluştuğunu ve avludaki birtakım alanlarda özellikle öğütme taşları ve aralarında taş tezgahlar olduğunu gözlemlediklerini belirten Dönmez, 'Bu 3 odalı mekanın önündeki avlu kısmının da Pers sarayının mutfağı olabileceği noktasında güçlü bulgular oluşmaya başladı.' dedi. Buldukları öğütme taşları, küllü bir alan, koyun, keçi ve çeşitli kuşlara ait kemiklerin gıda üretimi yapılan yere ulaştıklarına dair güçlü bulgular olduğunun altını çizen Dönmez, şunları kaydetti:'Öğütme taşları grubunun mutlaka tahılla ilgili ve ekmek üretimiyle ilgili ya da un ile ilgili faaliyetlere işaret ettiğini anlıyoruz. Öğütme taşlarının arasında bulunan birtakım taş tezgahların da mutlaka kesme işlerinde, gıdaları parçalama işleminde kullanıldığını düşünebiliriz. Burada bulduğumuz günümüz itibarıyla bir mutfak ama geniş bir kitleye, bir saraya hizmet eden Pers mutfağı diyebileceğimiz bu yapının günümüzden yaklaşık 2 bin 450 yıl önce inşa edildiğini söyleyebiliriz.' Oluz Höyük'teki kazılar, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Amasya Valiliği ve Amasya Belediyesince destekleniyor.