Ağaoğlu Şirketler Grubu, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nde yer alan ve tek rezidans bloku olan “A Blok’un” lansmanını gerçekleştirdi. Basın toplantısına Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, Emlak Konut GYO Genel Müdür Yardımcısı Hakan Akbulut ve Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi- Murahhas Azası Hasan Rahvalı katıldı.
Toplantıda konuşan Ali Ağaoğlu; “ Bugün, burada TOKİ ve Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile hasılat paylaşımı modeliyle geliştirdiğimiz İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin tek rezidans bloğu olan A Blok’un lansmanını gerçekleştiriyoruz. Cumhurbaşkanımız, başbakanken Ataşehir’i münhasıran finans merkezi olarak ilan etti. 9. Kalkınma Planı ile birlikte, İstanbul’un ilk etapta bölgesel ve daha sonra küresel bir finans merkezi olması amaçlandı. Birçok kurum ve kuruluşun katılımı ile hazırlanan eylem planı da Ekim 2009’da yürürlüğe girdi. Ağaoğlu olarak, ilk kazmayı 2012 yılında vurduğumuz günden bu yana 8.5 milyon metreküp hafriyat çıkardık. Taahhüt ettiğimiz gibi projedeki diğer kurumlara ait alanları temel seviyesine getirip teslim ettik. Metro istasyonunu tamamlayıp Ulaşım AŞ’ye teslim ettik. Diğer paydaşların inşaatları da bizimi gibi tamamlanma aşamasında. Tüm hafriyat işlerini, ortak altyapılarını, metro istasyonu ulaşım yollarını, kapalı ve açık otoparklarını, proje alanının zemin iyileştirmesi ile tüm yapısal ve peyzaj işleri bize ait. Şu ana kadar kendi kaynaklarımız ile tamamladığımız işler için 400 milyon dolar harcama yaptık” dedi.
Katar Finans Merkezi ile iyi niyet anlaşması imzaladık
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin uluslararası platformda da ilgi odağı olduğunu belirten Ağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti “İstanbul Finans Merkezi projesi uluslararası oyuncuların da gözdesi halinde. Londra Finans Merkezi’nin Başkanı Lord Mayor, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin en büyük geliştiricisi olarak, bizi 4 kez ziyaret etti. Biz de gerçekleştirdiğimiz yurt dışı seyahatlerde finans merkezini, finans çevrelerine ve iş adamlarına anlatıyoruz. Bugün de ayağımızın tozuyla Katar’dan geldik. Katar Finans Merkezi’nin resmi davetlisi olarak 3 gün boyunca bizi en üst düzeyde ağırladılar. İstanbul Uluslararası Finans Merkezi ve Katar Finans Merkezi arasında iş birliği imkânlarını geliştirmek amacıyla bir iyi niyet sözleşmesi imzaladık. Bunun iki ülke arasında gelişmiş ilişkilere daha da büyük katkıda bulunacağına inanıyorum”.
Katar ile Türkiye arasında stratejik anlamda iyi ilişkiler var
Katar’ın her iki finans merkezinin entegrasyonu ve regülasyonu konusunda kalıcı adımlar atmakta kararlı olduğuna dikkat çeken Ali Ağaoğlu; “Aynı şekilde biz de bu konuyu gündemimize alırsak çok daha hızlı yol alırız. Zaten iki ülke arasında stratejik anlamda iyi ilişkiler var. Türk şirketlerinin Katar’da bugüne kadar gerçekleştirdikleri 130’un üzerinde projenin toplam yatırım tutarı yaklaşık 15 milyar dolar. İki ülke arasında 2016’da gerçekleşen ticaret hacmi 710 milyon dolar. 2017’de bu rakam 913 milyon dolar olarak gerçekleşmiş. Katar’ın 2018 yılında Türkiye’de 19 milyar dolarlık yatırım yapması bekleniyor” dedi.
İstanbul Finans Merkezi ucuz finansal kaynak için gerekli bir proje
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin bir gayrimenkul projesi olmadığına değinen Ağaoğlu; “Biz buranın ihalesine girerken de burasının bir gayrimenkul projesi olmadığını, Türk ekonomisi için stratejik değere sahip bir mega proje olduğunu düşünüyorduk. Bu proje hem global hem de milli bir projedir. Büyüme hızını sürdürmek zorunda olan Türk ekonomisinin ihtiyacı olan bir projedir. Ülkemiz dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında. Bu büyümeyi sürdürmek istiyorsak ucuz ve yeni finansal kaynaklara ihtiyacımız olacak. İşte İstanbul Uluslararası Finans Merkezi de bu görevi görecek. Projede inşaatlar hızlanmaya başladı. Biz burada regülasyonlar ve teşvikler ile ilgili gerekli adımların atılmasını bekliyoruz. Altyapının oluşturulması ve teşviklerin sağlanması ile ilgili yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisi daha da artacaktır. Bundan kazançlı çıkan da Türk ekonomisi olacaktır” dedi.
Ağaoğlu sözlerine şu şekilde son verdi. “İstanbul Finans Merkezi’nde Türk ekonomisinin temel taşı olan kurumlar yer alacak. Merkez Bankası, BDDK, SPK, kamu bankaları ve özel kuruluşlar olacak. Bizim de burada rezidans ve ofis bloklarından oluşan bir alanımız var. Finans Merkezi’nin yakınında, kıyısında, köşesinde değil tam içindeyiz. Bugün lansmanını yaptığımız A Blok’u farklı düşünmemiz gerekiyor. Çünkü finans merkezinin kıyısında, köşesinde değil tam içinde. Yatırımcılarımız doğrudan Uluslararası Finans Merkezi’ne yatırım yapacak. Bu üründen başka bir alternatif bulma imkânı yok”.
Toplantıda konuşan Emlak Konut GYO Genel Müdür Yardımcısı Hakan Akbulut; “Emlak Konut GYO’nun koordinasyonu ve güvencesi ile gerçekleşen, Türkiye’nin bölgesel ve küresel bir finans merkezi olmasını sağlayacak İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesinin ilk adımını hayata geçirmek için bugün buradayız. Bildiğiniz üzere İstanbul Finans Merkezi projesi 2007-2013 yılları 9. Kalkınma Planı ile hükümetimizin öncelikli olarak takip ettiği projeler arasında yer almaktadır. Ülkemiz sermaye piyasalarının önde gelen kuruluşlarının yer alacağı, tüm yapım işlerinin tamamlanması ile İstanbul’un küresel bir finans merkezi olacağına da inancımız tamdır. Biz Ataşehir’de 13 bine yakın bağımsız bölüm geliştirdik. İstanbul Finans Merkezi ile bunu taçlandırmış olacağız. Ülkemizin yakalamış olduğu büyüme oranlarının bu yıl da devam edeceğini ve bu büyümenin de hem finans merkezini hem de sektörümüzü canlandıracağını düşünüyoruz” dedi.
İstanbul uluslararası Finans Merkezi’nin önemine dikkat çeken Ağaoğlu Şirketler Grubu Murahhas Azası-Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Rahvalı; “Bu lansmanımız diğerlerinden farklılık arz ediyor. İstanbul Uluslararası Finans Merkezi bir gayrimenkul projesi değil. İçinde inşaat var ama bizim asıl amacımız bunları satmaktan önce ülkemizin ihtiyacı olan ucuz finans kaynağına ulaşabilmek. Makro düzeyde baktığımızda özel sektör ve kamunun dış borcunun 500 milyar doların üzerinde seyrettiğini söyleyebiliriz. Biz burada önce bölgesel daha sonra uluslararası bir finans merkezi olduğumuz takdirde reel sektörümüz daha ucuza borçlanma imkânı bulacak Geçen yıl Kredi Garanti Fonu’nun devreye girmesiyle birlikte durağan ekonomi birden şahlandı. Bu sayede son yılların en hızlı büyümesini yakalamış olduk. Piyasalara 55 milyar dolar civarında enjekte edilen para ülke ekonomisini bu derece canlandırdığına göre; dünya piyasalarından 500 milyar dolarlık bir kaynağın ülkemize girmesi halinde batı ülkeleri ile yarışabilecek ekonomik düzeye ulaşacağımıza inanıyoruz. Bugün yaptığımız lansmanda projemizdeki rezidans blokunu satmaktan önce İstanbul Finans Merkezi’nin önemine dikkat çekmek istiyoruz. Proje tamamlanma aşamasına geldi. Özellikle yerli ve yabancı yatırımcıların yoğun ilgisi var. Burada 319 rezidans dairemiz mevcut. Çoğunluğu 1+1’lerden oluşuyor. Az sayıda 2+1 seçeneklerimiz de bulunuyor. Bunların fiyat aralığı 500 bin TL ile 2 milyon TL arasında. Her kampanyamızda olduğu gibi tüketiciler için esnek ödeme planları yaptık. Rezidans blokumuz için dünyaca ünlü bir rezidans işletme markasıyla görüşmelerimiz var. Arzu eden müşterilerimiz mülklerini işletmeye verip rezidans bedelinin dolar bazında yüzde 6’sı kadar bir getiriye sahip olabilecek.” dedi.