Yerli tıbbi cihaz üretimiyle ekonomiye 6 milyar liralık katkı sağlandı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ''Ülkemizde tıbbi cihaz harcamalarının yaklaşık yüzde 85'i ithal ürünlere yapılmaktadır''. Görüntüleme cihazlarının yerelleştirilmesiyle tıbbi cihaz ithalatı önemli ölçüde azaltılarak kamu maliyesine 10 yılda yaklaşık 6 milyar liralık katkı sağlanacak'' dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'nin tıbbi cihaz harcamalarının yaklaşık yüzde 85'ini ithal ürünlere yaptığını belirterek, "Görüntüleme cihazlarının yerelleştirilmesiyle tıbbi cihaz ithalatı önemli ölçüde azaltılarak, kamu maliyesine 10 yılda yaklaşık 6 milyar liralık katkı sağlanacak." dedi.

Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aşı, ilaç ve tıbbi cihazda yerelleşmenin güçlü bir sağlık politikası için çok önemli olduğunu söyledi.

Aşı ve çeşitli ilaçlarda başlatılan çalışmalara tıbbi cihazda yerelleşme projesinin de eklendiğini ifade eden Koca, Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesinin (SEYK) en önemli gündemlerinden birinin "Tıbbi Cihaz Yerelleşme Projesi" olduğuna dikkati çekti. Koca, söz konusu projedeki önceliğin tıbbi sarf malzemeleri, cerrahi el aletleri ve görüntüleme cihazları olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin tıbbi cihazların büyük çoğunluğunun şu an için ithal olduğunu aktaran Koca, "Türkiye, tıbbi cihazların yaklaşık yüzde 85'ini ithal etmektedir. Görüntüleme cihazlarının yerelleştirilmesiyle tıbbi cihaz ithalatı önemli ölçüde azaltılarak kamu maliyesine 10 yılda yaklaşık 6 milyar liralık katkı sağlanacak." diye konuştu.

- Türkiye'de, yerli ilaç "Startup" modeliyle geliştirilecek

Bakan Koca, yerlileşmedeki temel hedefin, Türkiye'nin yerli etkin maddesini ve ilacını üreten bir ülke hale gelmesi olduğunun altını çizdi. Bunun için dünyada uygulanan en etkili modellerden birinin "Startup Modeli" olduğunu anlatan Koca, şunları kaydetti:

"Gelişmiş ülkelerde kabul gören ve ülkemizde yeni başlayan bu iş modelinin kelime anlamı; başlangıç noktasıdır. Bu terim, '0' noktasında işe başlayan şirketler için kullanılmaktadır.

İlaç sanayinde de ürün geliştirme ve Ar-Ge faaliyetlerini yürütme, tüm dünyada bu yolla yapılmaktadır. Yani, küresel ilaç firmaları molekül geliştiren ve potansiyel gördükleri küçük startup şirketlerini satın almakta ve bu projelerin sanayiye dönüşmesini sağlamaktadır.

Artık kendi ilacını geliştirmek isteyen Türkiye için de startup uygun bir modeldir. Bu modelde araştırma-geliştirme için gereken süre, üniversiteler bünyesindeki teknokentlerde kurulan şirketlerde geçecek. Söz konusu süreçte lisans üstü öğrencileri çalışacak, tezlerini hazırlayacak ve bilgi birikimi oluşacak. Bundan sonraki adım ise yerli ilaç sanayimizi bu şirketlere yatırım yapmaya teşvik etmek olacak. Startuplara, proje ile ihtiyaç duydukları ekosistem sağlanmış olacak, katma değeri yüksek yerli ve milli ürüne giden yolda çok önemli bir adım atılmış olacak."

(AA)