­­Yeniliğe yelken açtı, küllerinden doğdu

2001 krizinde iflas eden Türkiye'nin köklü seramik markası Gorbon Işıl, ailenin üçüncü kuşak temsilcisi Orhan Gorbon'la yeniden hayata döndü. Şu anda Paris'ten Dubai'ye dünyanın en büyük markalarının duvarlarını Gorbon karoları süslüyor.

ÖZGÜL ÖZTÜRK

Cumhuriyet döneminin ünlü mimarlarından Rebii Gorbon tarafından kurulan ve 2001 krizinde iflas eden Türkiye'nin köklü çini ve seramik markası Gorbon Işıl, ailenin üçüncü kuşak temsilcisi Orhan Gorbon tarafından yeniden hayata döndürüldü. 50 yılda 1000'in üzerinde uluslararası projenin duvarlarını süsleyen Gorbon Işıl ürünleri, yıllar sonra yeniden Türkiye ve dünyadaki pek çok projede kullanılmaya başlandı. Bugün İstanbul ve İzmir'deki fabrikalarında 35 kişilik ekiple duvar karoları üreten şirket, yerli yabancı birçok ünlü markanın tercihi olmaya başladı. Markanın yeniden doğuş hikayesi ve gelecek hedeflerini Orhan Gorbon'la konuştuk. Aile şirketinin başına geçmek için New York'taki bir şirkette çalışırken iflas haberini aldığını anlatan Gorbon, o günleri şu cümlelerle anlatıyor:

DENİZE SIĞINDI

"O sıralar Villeroy Boch'un New York temsilciliğinde çalışıyordum. Bir anda fabrikamız dükkanlarımız gitmişti. Babam her şeyini satmak zorunda kaldı. Dedemin formülleri, kalıpları kayboldu. 26 yaşındaki bir genç için travmatik bir dönemdi. Tüm bu süreci denize sığınarak atlattım. En iyi bildiğim işe yelken sporuna yöneldim ve Türkiye'nin ilk yelken yarışı organizasyonunu hayata geçirdim." Bosphorus Cup Yelken Yarışları'yla 21 yılda ülke ekonomisine 75 milyon dolar katkıda bulunan Orhan Gorbon, bir yandan da dede mirası Gorbon'u yeniden kurmak için güç topladı. İflastan 15 yıl sonra 2016'da şirketi toparlamak için harekete geçen Orhan Gorbon, "Dedemin aşık olduğu simyayı yeniden yaşatmak istedim. Yurtdışındaki ünlü mimarlarla anlaştık. Projesi için aradığı seramiği bulamayan mimarlar için butik ve özel duvar karoları üretiyoruz. İleride otel ve galeriler için sanatsal büyük objeler de yapmaya başlayacağız" dedi.

DÜNYA DEVLERİNİN VİTRİNİNİ SÜSLÜYOR

Gorbon ürünlerinin kullanıldığı yurt içi ve yurt dışı projelerin bazıları şöyle: Cennes Film Festivali'nin düzenlendiği Fransa'daki InterContinental Carlton Oteli'nin lobisi, Paris'teki Cristion Dior mağazasının vitrini. Nusret lokantaları, Les Ottomans SPA, Fenix, Soho Housse, Elite Hotel Sapanca, ATU Duty Free İstanbul, Pera Palas Atatürk Odası. Dubai'de Rüya lokantaları, Londra'da Rüya, Babaci lokantaları, Hindistan'da Pune şehrinde dergah, Riyad Camii.

BOSPHORUS CUP'I DÜZENLİYOR

Yaşadıkları ekonomik sorunları en büyük hobisi yelkene yönelerek aşan Orhan Gorbon, Türkiye'nin ilk yelken yarışı organizasyonu Bosphorus Cup'ı hayata geçirdi. Gorbon, "Denizde mücadele etmeyi ve kararlılığı öğrendim" diyor.

EKONOMİYE 75 MİLYON DOLARLIK KATKI

Bu yıl 22'ncisi 21-24 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek Bosphorus Cup'ta 100 teknede 1200 yelkenci yarışacak. 1200 yelkencinin 400'ü Romanya ve Bulgaristan başta olmak üzere 10 farklı ülkeden gelen yabancı sporculardan oluşturuyor. Bosphorus Cup, 21 yılda yerli ve yabancı 25 bin yelkenciyi buluşturdu. Bu rakamın yaklaşık yarısını ise başta Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerden gelen yabancı sporcular oluşturuyor. Bosphorus Cup'ı 21 yılda 20 milyonu aşkın İstanbullu izledi. Bosphorus Cup organizasyonuyla dünyaya etkinlik ihraç etmeye başladıklarına dikkat çeken Orhan Gorbon, "Etkinlik Boğaz'da düzenlendiği için İstanbul'un çok ciddi tanıtımı oluyor. Barselona, olimpiyat sayesinde herkesin aşık olduğu bir şehir oldu. Bosphorus Cup'ın Türkiye ekonomisine sağladığı çok ciddi bir dolaylı etkisi bulunuyor. Bu dönemde boğazdaki oteller dolarken, restoranların iş hacmi katlanıyor. Bu etkinlikle ülke ekonomisine 21 yılda 75 milyon dolarlık katkı sağladık" dedi.