Yeni ‘Turcorn'lar lojistikten çıkacak

Iyzico Kurucu Ortağı Barbaros Özbugutu, şu anda dünyanın en büyük sorununun ‘lojistik' olduğunu söylüyor. Özbugutu, “Buna çözüm sunan şirketler hızla büyüyecekler. Bence bundan sonraki ilk Turkcorn'u lojistik sektöründen çıkacak” diyor.

ŞENAY BÜYÜKÖŞDERE

BarbAros Özbugutu, ödeme sistemleri şirketi İyzico'nun kurucu ortağı. 2013 yılında kurumsal hayata veda edip, ortağı Tahsin Işın'la birlikte iyzico'nun temellerini atıyor, 2019 yılında ise şirket global fintek markası PayU tarafından satın alınıyor.

PayU satın almasından sonra iyzico'nun katlanarak büyümeye devam ettiğini söyleyen Özbugutu, şirketin nihai hedefini 'finansal hizmetleri daha demokratik hale getirmek' olarak açıklıyor.

Kendi kurduğu start up'la Türkiye'nin önemli exit'lerinden birini gerçekleştiren Barbaros Özbugutu, bir taraftan da yeni start up'lara yatırım yapmayı sürdürüyor. Özbugutu, Türkiye'den yakın zamanda birkaç unicorn daha çıkacağına inandığını söylüyor.

Pandemi sektörde nasıl bir dönüşüm yarattı?

Biz yıllar öncesinden 'Türkiye'de 3 milyon KOBİ var. Bir dalga gelecek Ve KOBİ'ler dijitalleşecek' diyorduk ama bu ne zaman olacak bilmiyorduk. İşte o beklediğimiz dalga pandemiyle birlikte geldi. Berber bile zaten en iyi 10 müşterisinin evine gidip saçını kesiyordu ama bu dönemde dediler ki, 'ben ürünlerimi bir şekilde müşteriye götürebilirim ama bunun ödemesini de almam lazım' Küçük ölçekli şirketlere dijitalleşme dalgası böyle geldi.

Peki beklediğiniz dalganın gelmesi sizi nereye taşıdı?

Biz geçen sene ciromuzu 300 milyon TL'den 600 milyona çıkardık. Bu sene de hedefimiz 1.2 milyar. Yüzde 100 büyüyen bir yapı içerisindeyiz ve büyük bir ihtimalle gelecek 5-6 yıl bu şekilde devam edeceğiz.

Online alışverişlerde ülke olarak ne aşamadayız?

İnternetten alışveriş yapmış kişilerin oranı Türkiye'de yüzde 44. Avrupa'da ise bu oran yüzde 80'lerin üzerinde. Dijital ticaretin, total perakende içindeki payı ise hâlâ yüzde 15'te. Üstelik buraya nakit alışverişleri dahil değil. Şu anda Türkiye'de dijital ticaretin 400 milyar TL'lik bir hacmi var. Bunu büyütmek istiyorsak bankacılık sistemi dışındaki insanları dijital ticaretin bir parçası haline getirmeliyiz.

Bu kitleyi sisteme çekmek için çözümleriniz var mı?

Türkiye'nin yüzde 42'si ve kadınların yüzde 46'sı hâlâ bankacılık sisteminde değil. Biz bu kitleyi de sisteme dahil etmek için bir cüzdan yapısı oluşturduk. Herhangi bir banka hesabınız veya kredi kartınız yoksa da İyziko hesabı açıp, ATM'den para yükleyerek dijital ortamdan alışveriş yapabiliyorsunuz. Veya kredi kartınızı saklayıp da ödeme yapabiliyorsunuz. Bu hizmeti bugüne kadar 5 milyon kişi kullandı.

Sık sık 'finansal hizmetleri demokratikleştirmekten' bahsediyorsunuz. Tam olarak neyi kastediyorsunuz?

Bir dönem bankalar KOBİ'lere veya yeni kurulmuş start up'lara pos vermiyordu. Biz onları sisteme dahil ettik. Sonra, kartı olan ama yeterince güvenli bulmadıkları için alışveriş yapmayan insanları ve 'korumalı alışverişle' sisteme aldık. Şimdi de bankacılık sistemi dışında kalan insanları sisteme kazandırıyoruz. Burada kadınlar bizim için çok önemli. Dünya Bankası'nın bir raporunda kadınların 'Neden banka hesabınız yok" sorusunda "Eşimin hesabı var, onu kullanıyoruz" yanıtını verdiğini gördük. O kitlenin de bağımsızlıklarını koruyabilecekleri bir yapı oluşturmayı hedefliyoruz.

Peki finansal olarak hedefleriniz nasıl?

5 yılda Türkiye'nin en büyük 5 finansal kuruluşundan biri olmak istiyoruz.

Bu durumda bankalardan da pay alacaksınız...

Bill Gates'in bir sözü var, "bankacılığa her zaman ihtiyacımız olacak ama bankalara değil" diyor. Bence bizim bankalara her zaman ihtiyacımız olacak ama ileride bankacılık hizmetleri bankaların tekelinde kalmayacak. Belki kredinizi sigorta şirketiniz üzerinden alacaksınız. Veya işlemlerinizi başka bir süper app üzerinden yapacaksınız.

11 ŞİRKETE 1 MİLYON EURO

Siz yatırım yapacağınız start up'ları seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?

Ben şu ana kadar 11 farklı şirkete toplam 1 milyon euro civarında yatırım yaptım. Ben de yatırımcılığı yeni öğreniyorum. Kendim için ve çocuklarım için ileriye dönük baktığımda dünyanın asıl problemlerini çözebilecek alanlara yatırım yapılması gerektiğine inanıyorum. Metaverse konuşuyoruz ama Avrupa'da insanlar TIR şoförü bulamıyor. O zaman da yemeğin eve gelemiyor. Giymek istediğiniz tişörtün dükkana gelmiyor.

YATIRIMIN 'ŞAMPİYONLAR LİGİ' START UP'LAR

Siz bir start up kurucusu ve yatırımcısı olarak şu andaki start up ekosistemini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben start up dünyasını yatırımın Şampiyonlar Ligi olarak görüyorum. Bir koyup 1000 alabilen bir yapıdan söz ediyoruz. İlk zamanlarımızda bize 50 bin dolar yatıran bir yatırımcı, satıldığımızda 8 milyon dolar almıştı. Ama diğer yandan tabii çok büyük risk içeriyor. Çünkü yaptığınız 10 yatırımdan büyük bir ihtimalle sadece 2'si başarılı oluyor. Şu anda yatırım araçlarına baktığımızda emlakta geri dönüşler inanılmaz uzadı. Hisse senedi piyasası çok kötü. Yani şu an parası olan insanlar 'Ben ne yapacağım?' diyor. Özetle iyi bir ekipsen, iyi bir probleme odaklanmışsan ve ne yaptığını biliyorsan Türkiye'de ilk 500 bin dolara kadar çok rahat bir şekilde yatırım bulabiliyorsun.

BİR DEĞİL, BİRKAÇ TANE OLUR

Ülke olarak hızla unicornlar çıkarıyoruz. Bunlara yenileri eklenir mi?

Bence Türkiye'den yakın zamanda birkaç unicorn daha çıkar. Ama ilki lojistik sektöründen olacaktır. Çünkü şu anda dünyanın en büyük problemi lojistik. Ticaretin tıkanma sebebi de emtialardaki maliyet artışlarının sebebi de bu. Dünya artık Çin'e olan bağımlılığı sorguluyor. Avrupa, üretimlerini buraya kaydırmaya çalışıyor. Üretimin buraya çekildiği noktada artık lojistiğin de değişmesi gerekecek. Çünkü şu anda aşırı manuel bir yapı söz konusu. Ve buna çözüm sunan şirketler kaçınılmaz olarak büyüyecekler. O açıdan lojistik sektöründen bir değil 5 unicorn çıkarmamız lazım. Benim de bu alanda yatırım yaptığım Yolda diye bir şirket var. Türkiye'de çok hızlı büyüyüp, Almanya'ya da açıldılar. Büyük ihtimalle kısa süre içinde de unicorn olacaklar.