Yatırımlar gün sayıyor! 'Bitki fabrikaları'yla çölde tarım dönemi

Geleneksel tarıma göre 200 kat daha fazla verim sağlayan topraksız dikey bitki fabrikaları, çölde veya kutupta bile tarımsal üretim imkanı sağlıyor. Türkiye ve dünyadaki girişimciler bitki fabrikası kurmak için yarışa girdi.

ÖZGÜL ÖZTÜRK

Koronavirüs salgını sonrasında dünyayı bekleyen en büyük felaket; kuraklık ve buna bağlı olarak gelişen açlık ve susuzluk olacak. 2050'de 9 milyarı geçmesi beklenen dünya nüfusunu doyurmak için tarımsal alanların artırılması hayati önem taşıyor. Bu nedenle günümüzde tarımsal üretim, kırsal alanlar dışında şehirlere de taşınıyor. Kapalı ortamlarda ve kontrollü şartlarda tarımsal üretim yapma olanağı sağlayan dikey tarım sistemleri ve bitki fabrikaları bunun en iyi örnekleri. Bitkinin ihtiyacı olan sıcaklık, nem, su, ışık, havalanma gibi koşulları istediği oranda vererek, topraksız tarımın önünü açan bitki fabrikaları, doğa şartlarından bağımsız 4 mevsim 365 gün üretim olanağı sunuyor.

6 YILDA12 FABRİKA AÇACAK

Geleneksel tarıma göre 200 kata kadar fazla ürün alınmasını sağlayan bu sistemde, su kullanımı da yüzde 70 ila 95 arasında düşüyor. Neredeyse sıfır kayıpla üretim yapılabilen dikey bitki fabrikaları, kutuplarda ya da çöl ikliminde bile tarımsal üretim imkanı sağlayarak artan dünya nüfusunun beslenme sorununa çare olabilir. 1980'li yıllarda tarım alanları dar ve üretime elverişsiz olan Japonya ve Tayvan'da ortaya çıkan bu teknoloji, dünyadaki büyük grupların ardından Türkiye'deki yatırımcıların da gündemine girdi. Bunlardan biri İstanbul Dragos'ta kapalı alanda topraksız dikey tarım yapan Plant Factory firması. Halil Beşkardeşler, Ahmet Güney, Emre Kaynar ve Anıl Sönmez isimli 4 girişimci tarafından 2020'de PF001 sanayi tipi ilk Ar-Ge tesisini kurup, 6 çeşit yeşillik üretmeye başlayan firma, Haziran ayında Maslak Oto Center'de ikinci fabrikası PF002'nin inşaatına başlıyor. Firmanın kurucularından Halil Beşkardeşler, yıllık 800 bin adet üretime sahip bu tesisin yanı sıra 6 yıl içerisinde toplam 12 yeni tesis açıp yıllık 9 milyon adet üretim kapasitesine ulaşacaklarını söyledi. Halil Beşkardeş'in verdiği bilgilere göre, bitki fabrikalarında üretilen başta yeşil yapraklı bitkiler olmak üzere tarımsal ürünler, hal fiyatlarına rakip olacak kadar ucuz fiyatlarla ilk etapta online kanallardan tüketiciye ulaştırılacak. Plant Factory, metrekare maliyeti bin 500-2 bin euro arasında değişen bitki fabrikalarını başta Türki Cumhuriyetler ve Arap ülkeleri olmak üzere dünyaya da ihraç edecek.

TIBBİ VE AROMATİK BİTKİLER YETİŞTİRECEK

Pimtaş kuruluşlarından HGT Tarım ise 1 milyon metrekarelik bir dikey bir tarım fabrikası kuruyor. PİMARGE ve Gebze Teknik Üniversitesi ortaklığıyla yürütülen proje hakkında bilgi veren Pimtaş Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Tahmaz, "Yüzde 100 yerli ve milli imkanlarla hayata geçireceğimiz dikey tarım fabrikasında tıbbı ve aromatik bitkilerin yanı sıra nane, reyhan gibi ürünleri üretip hem ülkemizin ihtiyacını karşılayacağız, hem de ihracat yapacağız. Ürünler; sürekli çalışan, özel yazılımlı otomasyonlarla kontrol edilecek" dedi.

10 YILDA 100 BİN TESİS KURULACAK

Cantek Grubu da bu işe yatırım yapanlardan. Antalya'ya toplam 60 milyon TL'lik yatırımla 6 bin metrekarelik son teknoloji bir bitki fabrikası kurduklarını anlatan Cantek Grup Yönetim Kurulu Başkanı Can Hakan Karaca: "Avrupa'nın en büyük bitki fabrikası olan Farminova isimli bu tesisimizde 200'ün üzerinde bitki çeşidini üreteceğiz. Seradan sonra tarımdaki en önemli teknoloji olan bitki fabrikalarından 10 yıl içinde dünyada 100 binlerce kurulacak" dedi. Teknolojisi Türk mühendisler tarafından geliştirilen Farminova, anahtar teslim olarak yurtdışına da ihraç edilecek. Grubun öncelikli hedefi ise AB, ABD ve Ortadoğu...

GIDA ENFLASYONUNU FRENLER

* İlaçsız, katkısız üretim imkânı sunuyor.

* Su tüketiminde %95 tasarruf sağlıyor.

* 365 gün üretim olanağı

* Hasat süresini kısaltıyor.

* Dar alanlarda %400 verim sağlıyor.

* Raf ömrünü uzatıyor.

* Gıda enflasyonunu frenliyor.