SERDAR SAĞLAM
FİNANS SİSTEMİ KÖKTEN DEĞİŞTİ
Doç. Dr. Filiz Eryılmaz (ALB Yatırım Başekonomisti): "Finansal istikrarın merkez bankalarının hedefi haline gelmesiyle birlikte zorlu bir süreç başladı. Merkez bankalarının temel hedefi fiyat istikrarını sağlamaktır; fakat 2008 küresel ekonomik krizi bize gösterdi ki, sadece fiyat istikrarı hedefiyle hareket etmek büyük tehlikeler barındırıyor. Pandemide yaşanan arz ve talep şoklarıyla gördük ki, sadece fiyat istikrarına odaklanarak ilerlemek mümkün değil. Bu durum, yeni bir merkez bankacılığı anlayışını gündeme getirdi. 'Geleneksel finans sistemi kökten değişti. Yapay zeka ve algoritmalar işlemleri hızlandırdı, maliyetleri düşürdü ve piyasaları daha etkin hale getirdi. Ancak algoritmalar piyasayı çok hızlı yükseltebildiği gibi, çok hızlı bir çöküşe de neden olabilir. Yapay zeka kaynaklı karar alma süreçlerinde 'siyah kutu' (black box) dediğimiz, yönetilemeyen ve denetlenemeyen bir alan var. Algoritmaların borsa manipülasyonuna evrildiği noktada bunu nasıl tespit edip, nasıl önleyeceğimiz büyük bir soru işareti."BANKACILIK İÇİN EN GÜÇLÜ DÖNEM
Bülent Tekmen (Colendi CEO): "Bankacılık sektörümüzün inanılmaz güçlü olduğu, devrim niteliğinde bir dönemin içindeyiz. Bu benim dördüncü şirketim; daha öncekileri satmıştım ama bu sefer satmayı düşünmüyorum. Çünkü Türkiye'den bir 'global şampiyon' çıkabileceğini göstermek istiyorum. Yapay zeka temelli yeni teknolojileri kullanarak fark yaratacak mühendislik kapasitesine ve potansiyele sahibiz. DNA'mız tamamen yapay zeka üzerine kurulu. Son iki senede büyük bir yapay zeka devrimiyle karşı karşıya kaldık. OpenAI'ın 13-14 milyar dolar geliri varken 1 trilyon dolarlık yatırım taahhüdü alabilmesi bu devrimin kanıtı. Geliştiriciler yaratıcı pozisyondadır; yapay zeka onların asistanı veya 'kolu' haline geldi. Bu süreç hem bir tehdit hem de bir fırsat. Bunu fırsat olarak görüp doğru regüle etmek gerekiyor. Bir milyon kullanıcıya aynı anda en kaliteli bankacınızın sunduğu hizmeti sunabiliyorsunuz. Ancak kötü niyetli kullanım ve siber güvenlik riskleri de yüksek. Türkiye olarak sadece bir pazar olmaktan çıkıp, muhakkak teknoloji üreten ve ihraç eden yapıları kurmamız lazım. Bankacılık sistemimiz her türlü riski göğüsleyebilecek teknolojik altyapıya sahip; rasyolarımız Avrupa'nın pek çok ülkesinden daha iyi durumda. Artık servislerimizi dünyaya ihraç etmemiz gereken bir dönemdeyiz."
BEN YAPICI TARAFTAYIM
Bayram Tuzcu (Ziraat Teknoloji Genel Müdürü): "Finansal istikrarın temelinde güçlü bir teknoloji altyapısının yattığı bilinen bir gerçek. Teknolojiyi hızlı bir şekilde özümseme ve süreçlere entegre edebilme yeteneği, Ziraat Bankası'nın başarısında önemli rol oynuyor. Artık karar destek sistemlerimizi yapay zeka algoritmalarına bırakmış durumdayız. Siber güvenlik de finansal istikrar için hayati önem taşıyor. Yapay zekayı kimisi 'yıkıcı', kimisi ise 'yapıcı' bir teknoloji olarak görüyor; ben yapıcı taraftayım. Biz uzun zamandır rutin operasyonel işleri yapay zekaya veya robotik otomasyona devredip devredemeyeceğimize bakıyoruz. Personelimize de bu bilinci yerleştirmeye çalışıyoruz. Ancak unutmamalıyız ki yapay zeka, verdiğiniz veriyi işleyip sonuç üreten bir mekanizma. Doğru veriyi yine bizler hazırlıyoruz; önyargılarımız ve varsayımlarımızla süreci yönlendiriyoruz. Özellikle kredi skorlamada 'riskli grup' olarak değerlendirilen modellerin veya büyük montanlı kredi onaylarının mutlaka insan kontrolünde olması gerekiyor. Dolandırıcılık şüphesiyle bir hesabın dondurulması gibi kritik kararlar, şu aşamada insan yönetiminde olmalı. Yapay zekayı insanın bir alternatifi yerine, kabiliyetlerini artıran bir asistan olarak konumlandırdığınızda uyumu çok daha rahat sağlıyorsunuz. Dijitalleşme verilerine bakarsak; şu an 30'a yakın mobil uygulamamız var ve yoğun günlerde 32 milyona yakın giriş (login) alıyoruz. 10 yıl önce işlemlerin %50'si şubeden yapılırken, bugün bu oran %5'lere düşmüş durumda. Müşteri neredeyse bankacılık oraya gidiyor; e-ticaret platformları veya tarım uygulamaları üzerinden servis bankacılığı sunuyoruz."
Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kartoğlu, günün anısına Ziraat Teknoloji Genel Müdürü Bayram Tuzcu'ya hediye verdi.
REGÜLASYONLARI OLGUNLAŞTIRDIK
Dr. Mustafa Aydın (BDDK Başkan Yardımcısı): "Finansal istikrarı mikro ve makro ölçekte değerlendirebiliriz. Mikro ölçekte vatandaşlarımızın memnuniyeti, makro ölçekte ise bankalar ve işbirliği yaptıkları tüm oyuncuların uyumu esastır. BDDK olarak düzenleme ve denetleme anlayışımızda değişikliğe gittik; artık risk bazlı ve orantılı bir regülasyon anlayışımız var. Uzaktan müşteri edinimini ülkemize kazandırarak hem ciddi bir tasarruf sağladık hem de şubesiz bankacılığın zeminini oluşturduk. 6 yeni bankamıza dijital bankacılık lisansı verdik. Fintek modellerine değer veriyor, anlık veri takibiyle problemleri daha erken tespit ederek reaksiyon süremizi kısaltıyoruz. Yapay zeka regülasyonları konusunda çalışmalarımızı belirli bir olgunluğa getirdik. Birincisi 'yönetişim' (governance); sorumluların konuyu nasıl ele alması gerektiğini belirliyoruz. İkincisi ise 'vaka bazlı' (case-based) yaklaşım; hangi uygulamaların izne tabi olacağı, hangilerinin rutin işlerde kullanılabileceği üzerinde çalışıyoruz. Onaylanmamış yapay zeka uygulamalarının finans sektöründeki risklerini yönetmeyi planlıyoruz. AB'deki regülasyonları yakından takip ediyoruz; zira yapay zeka artık bir 'dijital egemenlik' konusu."
"Dönüşen Ekonomide Finansal İstikrar, Dijitalleşme ve Sürdürülebilirlik" oturumu sonrası TürkMedya üst yönetimi ile panelistler birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.