Vergi denetiminde öncelik büyükler

MÜSİAD'ın toplantısına katılan Bakan Şimşek, vergi denetiminde önceliğin zarar açıklayan büyük mükellefler olacağını söyledi. Şimşek “Ayrıca sektörel saha denetimleri olacak” dedi.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) "2024 Yılı Değerlendirmesi 2025 Yılı Beklentileri" programına katılan Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, vergi denetiminde büyük mükelleflere ağırlık vereceklerini söyledi. Şimşek "Büyük mükelleflerin, yıllardır zarar açıklayan mükelleflerin incelenmesini önceliklendirdik. 2025'te önceliklerimiz büyük mükellef incelemeleri, sektörel saha denetimleri olacak, sektörel karlılık oranlarından düşük kalan mükellefler olacak" dedi.

Geçen sene bütçe açığını yüzde 5.2 ile sınırlandığını söyleyen Şimşek, "Bütçe disiplini önemli, geçen sene tedbir almak zorunda kaldık, kimse yüksek vergi istemez, anlıyorum, ama tedbirleri almasaydık sonuçları daha ağır olurdu. Para politikasının, maliye politikasının sınırı var, bu nedenle üretim ve ihracata öncelik veriyoruz. Vergi yükünün adil dağılımını sağlayacak tedbirlerimiz var" diye konuştu.

REEL SEKTÖR DAYANIKLI

Mehmet Şimşek, dezenflasyon programını 1,5 yıldır uyguladıklarını belirterek, "Türkiye ekonomisinde kırılganlıkları azalttık, makro finansal istikrarı sağladık. Başladığımız noktaya göre Türkiye ekonomisi daha az kırılgan, makro finansal istikrar daha güçlü. Bütçe disiplinini deprem yaralarını sardığımız bir dönemde tesis ediyoruz. Dezenflasyon başladı, reel ekonomi etkilendi ama şu ana kadar dayanıklı. İstihdam artışı var" diye konuştu. Şimşek, 2025'te yapısal dönüşümü ve dezenflasyonu hızlandıracaklarını söyledi.

SONUÇ ALIYORUZ

Şimşek, "Türkiye'nin dış finansmana erişim sorunu kalmadı. Yani özel sektör olarak, bankacılık sektörü olarak 100 dolar borç ödediğinizde istiyorsanız daha fazlasını bulma noktasında sorununuz kalmadı. Daha önce vardı, şimdi kalmadı. Hatta bunun maliyeti düştü. Türkiye'nin kredi risk primi düştü. CDS'lerdeki düşüş sayesinde önümüzdeki 5 yıllık dönem için her sene 7 milyar dolar dış borç maliyetlerinde tasarruf sağladık. CDS'leri 200'ün altına çektiğimizde tasarruf daha da artacak. Programın çıktıları teorik değil, gerçekten sonuç alıyoruz ve bu yansıyor" ifadelerini kullandı.

RÜZGAR ARKAMIZDAN ESİYOR

Şimşek, "Kısa vadede nispeten Türkiye'nin arkasından esme ihtimali olan rüzgarlar söz konusu. Kısa vadede Türkiye ekonomisi ve OVP'yi destekleyici bir ortam var" dedi. Kısa vadede dünya ekonomisinde Türkiye ekonomisi açısından önemi olan ve ülkeyi etkileyen konulara değinen Şimşek, 2025'te Avrupa Birliği ve Türkiye'nin yakın coğrafyasında büyümenin hızlanmasının beklendiğini anımsattı. Şimşek, bunun gerçekleşmesi durumunda dış talep, ihracat açısından bunun olumlu bir trend olduğuna dikkati çekerek, "Bu durum, Türkiye'nin programını, büyümesini, ihracatını destekleyici bir trend. Jeopolitik gelişmeler hepimizin radarında ve yakından takip ettiğimiz bir husus. Şunun altını çizmek istiyorum; jeopolitik gelişmeler, Türkiye'nin artan jeopolitik önemini ortaya koyacak, 2025'te bu daha net bir şekilde ortaya çıkmış olacak" diye konuştu.

TÜRK LİRASI'NA GÜVEN ARTTI

Bakan Şimşek, KKM'de geçen yıl ağustostaki zirvesine göre 110 milyar doları aşkın düşüş olduğunu, bir belirsizlik kaynağı olan KKM'den çıkarak geleceğe ilişkin riskleri daha yönetilebilir noktaya çektiklerini söyledi. TL'ye güvenin arttığını dile getiren Şimşek "TL'ye güven kazandırmadan bu program zaten başarılı olamazdı. Bakın Türk Lirası'nın toplam mevduattaki payı yüzde 30 civarından neredeyse yüzde 60 civarına çıktı" dedi.