ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE
CCN Holding’in adını şehir hastaneleriyle birlikte duyduk. Avrupa’nın en büyük hastanesi olacak Ankara Şehir Hastanesi ve Mersin Hastanesi CCN’nin projeleri. Holding’in kurucusu ise IC Holding’in sahibi İbrahim Çeçen’in oğlu Murat Çeçen. Çeçen uzun süre Azerbaycan’da yatırımlar yaptıktan sonra şehir hastaneleri için rotasını Türkiye’ye çevirdi. Mersin, Türkiye’de açılan ilk şehir hastanesi oldu. Ankara da bu yıl sonuna doğru açılacak. Holdingin yeni projesi ise eski Hıfzıssıha’nın yani Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Labaratuvarları’nın yenilenmesi. 700 milyon euronun üzerinde yatırımla hayata geçecek proje dahilinde 2’si uluslararası akreditasyona sahip olmak üzere 330 laboratuvar olacak. CCN Holding Yönetim Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Bayar projeyi; “Bu laboratuvarların içinde Türkiye’de ve islam aleminde ilk defa inşa edilecek iki özel yüksek biyolojik güvenlikli labaratuvar olacak. Bunun için Türkiye’nin NASA projesi diyebiliriz. Bu yatırımlar Türkiye’yi bilim literatüründe farklı bir lige taşıyacak. ‘Yeni Aziz Sancar’lar buradan çıkacak” diye anlatıyor.
- CCN Holding’in adını şehir hastaneleriyle birlikte duyduk. Genç bir yapıdan bahsediyoruz değil mi?
CCN Holding’in 2.5 senelik bir geçmişi var. Ama tabii Murat Çeçen’in babası İbrahim Çeçen’in kurduğu IC Holding 40 senesini doldurdu. İbrahim Bey Türkiye’nin iş dünyasında uzun yıllardır önemli bir yeri var. Murat Çeçen de bu yapının içinde büyüdü ve yetişti. Uzun süre Dia Holding çatısı altında Azerbaycan’da yatırımlar yaptı. Sonra bu kamu özel ortaklığındaki hastane yatırımları gündeme gelince Türkiye’de IC Holding’in girmediği alanlarda yatırım yapma şeklinde stratejik bir kararı oldu. Dia Holding’in ismi de yurtiçinde CCN olarak değiştirildi.
- Mersin bitti, Ankara ne zaman açılıyor?
Ankara Şehir Hastanesi ‘Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı’ projesinin amiral gemisi ve en büyüğü. Avrupa’nın da en büyük hastanesi olacak. 1.1 milyar euroluk bir yatırım. 3 bin 804 yatağı var. 4 aşamalı bir proje. İlk faz olarak Sağlık Bakanlığının merkez binası vardı. O açıldı ve hizmete girdi. İkinci faz mayıs alyında açılacak. 29 Ekim’de de proje tamamen bitmiş olacak.
KOMPLO TEORİLERİNE SKANDALLARA SON
- Ankara projesi yıl sonunda bitiyor. Bundan sonra sırada ne var?
28 Aralık’ta kredi anlaşmasını imzaladığımız eski Hıfzıssıhha yani Türkiye Halk Sağlığı labaratuvarları projesi var. Hıfzıssıhha kamu özel sektör modeliyle yenileniyor. Bu projenin içinde 301 labaratuvar, iki de özel yüksek biyolojik güvenlikli labaratuvar olacak. Burada salgınların, ölümcül hastalıkların deneyleri de yapılabilecek. Çoğunlukla kullandığımız aşılar yurtdışından geliyor. Benim ülkemde bir hastalık oluyor, ama bu hastalığın verilerini dışarıdan alıyorum. İcabında kanları gönderiyorum. Sonra skandallar oluyor, komplo teorileri üretilebiliyor. Güçlü ülkelerin bağımsız bilim güçleri olmalı.
ASLINDA BU BİR ‘NASA PROJESİ’
- Türkiye’de bilimin gelişmesine katkı sağlayacak bir yatırımdan mı bahsediyorsunuz…
Bu aslında Türkiye’nin NASA projesi. Nasıl Amerikalılar NASA’yı kurup 30 yıl içinde bir insanı aya gönderdilerse, bu da Türkiye için böyle bir gelişme. Aziz Sancar burada büyüdü, Türk okullarında okudu ama Nobel’lik araştırmalarını Amerika’da yaptı. Çünü Türkiye’de bu labaratuvarlar yoktu. Bu laboratuvarlar Türkiye’yi bilim üssü haline getirecek. Nobeller çıkartacak.
- 2 özel labaratuvarın ne farklılığı olacak?
Bunlar uluslararası akrdeditasyonu olan BSL3 ve BSL 4 laboratuvarları. Çok özel bir inşaat teknolojisi kullanılarak, kimyasal, radyoaktif tüm sızıntılara karşı güvenlikli tamamen bağımsız 2 bina şeklinde olacak.İçinde özel güvenlik sistemleri bulunacak. Sadece özel kıyafetlerle girilebilecek. Bu labaratuvarlar bütün dünyada 11 ülkede 42 tane var. İslam ülkelerinde hiç yok. Dolayısıyla dünyanın bilim literatüründe Türkiye’nin farklı bir ile çıkmasını sağlayacak muazzam bir uzay çağı projesinden söz ediyoruz.
EKİPMANLARI 100 TIR TAŞIYACAK
- Hastane ekipmanları oldukça pahalı. Nasıl oldu maliyeti?
Tüm ekipmanda dünyanın en yeni en ileri teknolojisini kullanıyoruz.Zaten bakanlığın koyduğu kural da bu doğrultuda. Bu programın bugüne kadar ihalesi yapılmış araç gereçlerinin toplam bedeli 1 milyar euronun üzerinde. Bu dünyada bir defada yapılmış en büyük alım. Sadece Ankara Hastanesi’ne gelecek ekipmanları taşımak için 100 tır gelecek. GE’nin bölge başkanı dünyada hiçbir ülkeleye şimdiye kadar böyle bir sevkiyat yapmadık” dedi. Bu ekipmanları 10 yıl içinde Türkiye’de üretip satma imkanımız var. Şu anda kamu kurumlarımız farklı ekipman sağlayıcılarla bu konuda görüşüyor Bütün formüller konuşuluyor.Göreceksiniz yakında bu hastanelerde sağlık sektöründe kullanılan MR, tomografi gibi tüm araç gereç Türkiye’de ortak üretime girecek.
PEK ÇOK ÜLKEDEN DAVETLER GELİYOR
- Bu sektörde nasıl bir büyüme planınız var, yurtdışına bakıyor musunuz?
Biz bir yönetim şirketi haline geldik. Bu da şirkette bir know how geliştiriyor. Biz hastane geliştirmeyi öğrendik. Şimdi laboratuvar işletmeyi de öğreneceğiz. Bu birikimi biz devletin de teşviği veya önümüzü açmasıyla üçüncü ülkelere taşıyacağız. Bize şu anda dünyanın dört bir yanından talep var. Pakistan, Meksika, Suudi Arabistan, İran, Kazakistan, Portekiz gibi ülkelerden bize, ‘gelip bu PPP yapısında gelin bizim de hastanemizi kurun, ihalelerimize girin’ diyorlar. Biz buna benzer projeleri çok rahat Orta Asya’da, farklı ülkelerde hayata geçirebiliriz. Pakistan’da şu anda çok ileri seviyede olduğumuz bir ihale var.
Laboratuvarlar için 500 milyon euroluk kredi kullanımımız olacak. Toplam yatırım tutarı ise 700 milyonu aşacak.
AZERBAYCAN’DA 2.5 MİLYARLIK İŞ
- Azerbaycan’da nasıl bir geçmişi var CCN Holding’in?
Azerbaycan’da 2007’den itibaren Dia Holding olarak orada faaliyet gösteriyoruz. Sonra hastane işleriyle beraber holdingde bir isim değişikliğine gidildi. 2014’te yabancı ortağımızın hissesini devraldık. Ve salt inşaat şirketi olmak yerine inşaat ve işletme şirketi olma kararı alındı. Yurtiçinde de Dia ismi CCN olarak değiştirildi. Bu süreçte orada 2.5 milyar euroluk yatırım yaptık. Mesela Haydar Aliyev Kültür Merkezi Zaha Hadid’in dünyadaki bitirilmiş en büyük projesindir. Onu ve aynı anda Azerbaycan’ın ikonik Alev Kulelerini aynı anda inşa etti. Bunlar son 4-5 yldır dünyanın bütün mimari ödüllerini alan yapılar. Her biri birer mühendislik şaheseri.
Ankara ve Mersin şehir hastanelerinin toplam yatırım tutarı 1,5 milyar euro. Kullanılan kredi tutarı ise 1,1 milyar euro.
‘BEDAVA’ YAZMAK ZORUNDA KALDIK
- Mersin Hastanesi tamamlandı. Nasıl gidiyor, rakamlar nasıl?
Mersin Hastanesi progrmlanan tarihten 11 ay erken bitirildi. Şubat 2017’de Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hizmete açıldı. Bu bir rekor. 1 yılı aşkın süredir hizmet veriyoruz. Vatandaş heyecanla bu hastanelere geliyor. 3 milyonu aşkın hasta tedavi edildi. Günlük 10 bin hastaya hizmet veriyoruz. 10 bin de ziyaretçi, toplam 20 bin kişi. Yüzde 90 doluluk var. Bu hastaneler devlet hastanesi. Bir SGK ile insanlar ücretsiz tedavi oluyorlar. Hatta bu hastanelerin otoparkları bile bedava. İnsanlar buna o kadar inanamadı ki biz Mersin’in girişine kocaman ‘otopark bedavadır’ yazmak zorunda kaldık. Bilkent’te ise günlük hasta ve ziyaretçi sayısı toplam 100 bin olacak.
Sektörde hem yatay hem dikey büyüme hedefindeyiz. Yeni hastane ihaleleriyle de ilgileniyoruz.