TKDK’dan hibe aldı, onlarca gence iş alanı oluşturdu

Diyarbakır’da, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’ndan (TKDK) aldığı hibeyle salça fabrikası kuran girişimci Çetin Yeşil, 60 kişiye iş alanı oluşturdu. 40 ton yaş ürün işlemeyle salça üretimine başlayan Yeşil, 2 yıl içerisinde kapasitesini de 340 tona çıkardı.

Diyarbakır’da genç girişimci Çetin Yeşil, 2015 yılı sonunda herkesin terör olayları nedeniyle yatırımlarını durdurduğu bir dönemde TKDK’dan aldığı destekle Organize Sanayi Bölgesi’nde salça fabrikası kurdu. Ham maddeyi sağlamak için sözleşmeli çiftçilik yöntemini uygulamaya başlayan Yeşil, geride kalan 2 yıl içerisinde kapasitesini 40 tondan 340 tona, çalışan sayısını 60’a, yatırım miktarını ise 5 milyon TL’ye çıkardı. Fabrikada çalışan 60 kişinin yanı sıra dolaylı olarak ürünün ekiminden tarladan toplanma sürecine kadar yüzlerce kişiye iş kapısı açtıklarını belirten Yeşil, aynı zamanda kentten bölgeden batı illerine giden mevsimlik tarım işçilerine de kapılarının önünde bir iş imkanı sağladıkları ifade etti.

“Genç girişimci olmanın daha çok artısını gördük”

Üniversiteyi bitirdikten sonra sürekli arkadaşlarıyla arayış içinde olduklarını kaydeden Yeşil, “Birden salça aklımıza geldi. Salça bizim bölgede neden üretilmez? İki sene önce ‘deneme üretimi yapalım’ dedik. Çınar ilçesinde bir tarlada yaklaşık 10 dönümlük bir arazide domates ektik. İyi verim alabildiğimizi gördük. Ondan sonra ‘neden salça fabrikası yok’ diye düşünmeye başladık. Çünkü kimse domates ekmiyor. Neden kimse domates ekmiyor? Çünkü salça fabrikası yok. Böyle kapalı bir döngü oluşuyor. Biz de bunu kıralım istedik. Bununla ilgili sözleşmeli çiftçilik yaptırarak yapabiliriz düşüncesiyle yola çıktık, salça fabrikasını kurmaya çalıştık. İlk etapta TKDK’dan bir destek alarak fabrikayı inşa ettik ve ilk üretimlerimize başladık. İlk etapta böyle bir fikri öne attığınızda çok fazla gerçekçi bulmuyorlar. Acaba hayalperest mi gibi düşünceler ortaya çıkıyor. Sorunlarla karşılaştık ama işin içine girince ve ciddi yatırımcı olduğumuzu gösterince genç girişimci olmanın eksisinden çok artısını gördük” dedi.

“Sıkıntılı bir süreçte yatırım yaptık” 

Yatırım yaptıkları dönemde bölge genelinde sıkıntılı bir süreç yaşandığını vurgulayan Yeşil, “2015-2016 yıllarından bu zamana kadar da sürdü çok sıkıntılı bir süreç oldu bölgede. Hatta biz yatırım yaparken, ‘Siz kafayı mı yediniz?’ diyenler bile oldu. Biz olaya tersinden bakalım dedik. Herkes duruyorken biz birkaç adım atma fırsatı ele geçirdik ve biz bunu değerlendirdik. Bizim bu olaylara bakış açımız bu şekilde geliştiği için bu ortam, bu fabrika öyle gelişti” diye konuştu. 

“Herkesin evinin önüne iş imkanı vermiş oluyoruz”

Doğrudan ve dolaylı olarak istihdama katkıda bulundukları alanlar olduğunu belirten Yeşil, şunları söyledi: 

“İlk etapta tarla kısmından başlamak gerekiyor. Biz burada sözleşmeli çiftçilik yaptırıyoruz. Çiftçilerimize fide, ilaç ve gübre desteği veriyoruz. Bu anlamda çiftçinin ilk yatırım maliyetinin yüzde 80’ini, yüzde 90’ını biz karşılıyoruz. Bu anlamda onlar için de bir artı oluyor bu. Ürünlerimizi ekiyoruz, topluyoruz, topladıktan sonra buraya getiriyoruz. Ürün ekiminden toplamasında ciddi bir işçilik gerekiyor. Daha biz makineli hasada geçmediğimiz için bölge olarak hep elle toplamak gerekiyor ve ciddi oranda işçiler çalışıyor. Batı’daki fabrikaların çoğuna bizim buradan göç yaşanıyor. Yaz aylarında buradan Manisa’ya, Balıkesir’e, Karacabey’e, İzmir’e bu bölgeden domates toplamak için işçiler gidiyor. Biz bu anlamda herkesin evinin önünde, kapısının önünde bir iş imkanı da vermiş oluyoruz. Fabrikada çift vardiya olarak 3 ay 24 saat çalışıyoruz. Çünkü kısıtlı bir sezonumuz var. Bu sezonu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Gündüz ve gece 30’ardan 60 personel çalıştırdık bu sene. 2016 yılında ilk fabrikayı kurduğumuzda 40 ton yaş domates işleyebiliyorduk. Geçen sene 2 milyon 500 bin lira ilave yatırım yaparak toplamda yatırım miktarımız 5 milyon lirayı buldu ve kapasitemizi günlük 340 tona çıkardık. Bölgemiz çok salçalı, sulu, yöresel yemeklerin yapıldığı bir bölge. Gaziantep, Diyarbakır, Urfa olsun çok yoğun kullanıyor. İlk etapta hedef pazarımız buralar ama ihracatlar da yaptık.”