Nişantaşı Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Muğla Üniversitesi, Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi ve University of Cassino Southern Lazio'nun ortaklığında düzenlenen, Uluslararası Turizm ve Yönetim Araştırmaları Kongresi, Antalya'nın Kundu turizm bölgesindeki bir otelde tamamlandı.
Kongreye Türkiye ve yurtdışından katılan 200'e yakın akademisyen, turizm sektöründe güncel konular ve problemler üzerine hazırlamış oldukları bilimsel çalışmalarını paylaşma imkanı buldu.
Balıkesir Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Necdet Hacıoğlu, Türkiye'nin turizminin son 10 yıldır sürekli yükseliş içinde olduğunu belirterek, Rusya ile yaşanan uçak krizinin ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ön yargılı tutumuyla devam ettiğini söyledi.
Uluslararası ilişkilerde Putin'in tutumunun kabul edilebilir olmadığına vurgu yapan Prof. Dr. Hacıoğlu, buradaki amacın yükselişte olan Türkiye turizmini engellemek olduğunu kaydetti.
"2 SENE İÇİNDE ESKİYE DÖNERİZ"
Türkiye turizminin tamamen engellenmesinin söz konusu olamayacağını vurgulayan Prof. Dr. Hacıoğlu, "Önümüzdeki aylarda bu olay biraz daha yumuşayacak ve en geç 2 sene içinde eski durumumuza döneceğiz. Biz dünyada sayılı ülkelerden birisiyiz. Dünya turizmi ile rekabet edebiliyoruz. Bizim tesislerimiz Akdeniz bölgesi içinde rekabet gücü yüksek. Çeşitli ödüllerimiz var. Türkiye'ye karşı bir müşteri talebi var. Akdeniz'de Antalya'ya karşı büyük bir ilgi var. Antalya'ya 12 milyon turist geliyor. Bu bir rekordu. Avrupa'da da ilk 4'e girdik. Ve bunu durdurmak çok zor" dedi.
"TÜRK KÜLTÜRÜ İLGİ ÇEKİYOR"
İnsanların her zaman yeni destinasyonları görme ve tanıma eğilimi içinde olduğunun altını çizen Prof.Dr. Hacıoğlu, "Bizim kültürümüz Avrupa'da ve dünyada en çok ilgi çeken kültürlerden birisidir. Örf ve adetimiz çok ilgi görüyor. Yemek kültürümüz dünya ile yarışıyor. Eskiden Türk'ün imajı fesli, kara çarşaflıydı. Bunlar bitti. Bunlar bitince tüm dünya ilgisini Türkiye'ye yönlendirdi. Yabancılar için Türkiye'de her şey egzotik. Türkiye, yemeği, kültürü, giyimi, davranışları, misafirperverliği ile ön planda yer alıyor. Misafirperverlik alanında dünyada rakipsiziz. Bir adres soran turisti sorduğu adrese kadar götürürüz, Avrupa'da ise sadece tarif ederler. Türkiye kültürü, sanatını ön plana çıkardı. Herkes Türk kültürünü merak etmeye başladı" diye konuştu.
"ÇİN'DEN PASTA ALMALIYIZ"
Bu kriz ortamından Ukrayna ve İran'ın ilgilenmediğine dikkati çeken Prof. Dr. Hacıoğlu, "İran'la ilişkiler daha da gelişirse çok büyük bir turist bekliyoruz. Uzun vadeli olarak Asya, Pasifik bölgesinden Çin'e dikkat çekmek istiyorum. 50 milyon Çinlinin turizm olayına katılması bekleniyor. Bu ülkeden büyük pay almamız gerekiyor. Çin'de Türkiye'yi tanıtmamız gerekiyor. Körfez ülkelerinden, Orta Asya ülkelerine çalışmamızı yoğunlaştırırken Avrupa'yı bırakmamamız gerekir. Kendi vatandaşımızın da bir beklentisi var. Bu kapsamda sosyal turizmi geliştirmemiz gerekir. Bu krizi çabuk atlatmak istiyorsak sosyal turizme devletin çalışanla turizm yardımı yapması gerekiyor" ifadelerini kaydetti.
Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öcal Usta, turizmde talebin esnek olduğunu belirterek, gelen veya giden turistin her türlü faktörden çok rahat etkilenebildiğine dikkati çekti.
"TURİZMDE HER ZAMAN ALARMDA OLUNMALI"
Ekonomik, sosyal, terör veya bir sağlık olayının turizmi olumsuz etkileyebildiğine vurgu yapan Prof. Dr. Usta, " Talep birdenbire düşebilir ya da yön değiştirebilir. Genelde turizme bakarken, yönetirken yetkililer bu durumu göz önünde bulundurmalı ve her an alarm durumunda olmaları gerekiyor. Siz bir arz oluşturduğunuz zaman bunları azaltamazsınız, başka endüstri kolunda üretimi durdurabilirsiniz. Ama 500 yataklı bir oteli yaptığınız zaman o ürünü satmak zorundasınız. Esnetemezsiniz. Boş kalan bir otel odasını başka bir zaman diliminde satma şansınız yok. O gün satarsanız faydalı olur" dedi.
"TURİZM HASSASTIR"
Her türlü krizin yakından incelenmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Usta, "Bu uluslararası bir kriz olduğu gibi, ülkenin kendi içinden de kaynaklanabilir. Turizm o bakımdan çok hassas bir sektör, çok dikkat edilmesi gerekir" diye konuştu.
"TURİZM İYİ YÖNETİLMELİ"
Akademik anlamda da Türkiye'nin turizmde başarılı olduğuna değinen Prof. Dr. Usta, "Turizm ekonomisini iyi yönetmek lazım. Turizm işletmecilik boyutunun iyi yönetilmesi gerekir. Turizm planlamasının iyi yapılması gerekir. Resmi kurumların ve bakanlığın rolü büyük olacaktır. Bilim kurumlarının bu üç alana hem teorik, hem de uygulama boyutuyla katkı yapmalıdır" açıklamasında bulundu.
"RUSLAR ÇOK UZAKLARA GİDEMEZ"
Prof. Dr. Usta, Rusya ile Türkiye arasındaki krizin gelip geçici olduğunu belirterek, "Sağduyu devreye girerse sorun en kısa sürede çözülecektir. Ruslar çok uzaklara gidemez. Gidecekleri tek yer Türkiye'dir. Belli zaman sonra aynı potansiyele erişiriz" dedi. (İHA)