Perakende sektörü yeniden şekilleniyor

Platin Dergisi'nin Turkcell ana sponsorluğunda gerçekleştirdiği ‘Tüketim ve Perakende Sektörünün Yarını Zirvesi'nde, perakende sektörüne yön verecek son trend ve uygulamalar analiz edilerek, masaya yatırıldı.

Tüketim ve Perakende Sektörünün Yarını Zirvesi, Turkcell ana sponsorluğunda ve Platin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Oya Yalıman'ın moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Perakende sektöründe 2021 ve sonrasına yön verecek trend ve uygulamaların analiz edildiği zirvenin açılış konuşmacısı, Turkcell Dijital Kanallar Direktörü Gülçin Alıcı Gökçe oldu. Gökçe, 'Perakendenin Dijital Dünyası: Geleceğe Sorular' temalı konuşmasında sorduğu sorular ile perakende sektörünü geleceğe taşıyacak önemli ipuçları sundu.

ZİRVEYE KİMLER KATILDI?

Hero Türkiye Pazarlama Direktörü Şirin Işık, Kearney Türkiye Kıdemli Yöneticisi Özgün Yanaz ve Metro Türkiye Gıda Kategori Grup Müdürü Mesut Doğukan'ın katılımıyla düzenlenen zirvede; perakende sektörünün yarınına yön verecek yeni nesil uygulamalar, tüketicinin nabzını tutacak deneyim odaklı satın alma stratejileri, çok daha sürdürülebilir bir yönetim metodolojisine sahip olmak isteyen kurumların, iş-yapış stillerini kurgularken hangi verilere yatırım yapmaları gerektiği masaya yatırıldı. Pandeminin tetiklediği dijitalleşme yarışı, perakende sektöründe de etkisini derinden hissettiriyor. E-ticaret kanallarının hızla yükselişe geçtiği bu dönemde, perakende sektörü de geleneksel yaklaşımları geride bırakarak online dünya ile kıyasıya rekabet ediyor.

BİLİNÇLİ TÜKETİCİ ÖNE ÇIKIYOR

Bu kapsamda müşteri memnuniyeti, yeni deneyimler, hızlılık, satış sonrası hizmetler gibi iş süreçlerinde çok daha aktif bir süreç izleniyor. Pandemiyle birlikte bilinçli tüketici kavramı hızla bir gelişme gösterdi. Satın alma eğiliminin, 2021 ve sonrasında etik ve sürdürülebilir çevreye odaklanan işletmelere yöneleceği öngörülüyor. 2021'de bilinçli tüketiciyi kendilerine çekmek isteyen perakendeciler, sorumluluk sahibi kurumlar olduklarını göstermek zorunda kalacak. Yerel alışverişe yönelik eğilimin de devam edeceği gözlemleniyor.

TÜKETİCİ ODAKLILIK VE TEKNOLOJİ

Çevrimiçi perakendede yaşanan ciddi büyümeye rağmen, tüketicilerin alışveriş süreçlerini fiziksel mağazalara kaydırdıkları dikkat çekiyor. Bu kapsamda yeni nesil teknolojiler son dönemde perakendecilerin de yakın markajında... Müşterilerinin alışveriş deneyimini geliştirmek ve satın alma yolculuklarına uyum sağlamak isteyen markaların 2022 yılı projeksiyonunda teknoloji, büyük bir öneme sahip. Yeni dönemde perakende sektöründe ayakta kalmak isteyen marka ve kurumların birincil hedefi; deneyim, tüketici odaklılık ve teknoloji olmalı.

YENİ BİR YOL HARİTASI ÇİZİLDİ

Tüm bu verilerin ışığında; 'Tüketim ve Perakende Sektörünün Yarını Zirvesi'nde; değişime yön vererek perakende sektörü ve hızlı tüketim odaklı markaların 2022 yılı ve sonrasında odaklanacağı yeni değerler analiz edildi. Verimlilikten üretime, tedarik zincirinden pazarlama ve iletişim stratejilerine kadar perakende yönetim sürecinin tüm aşamalarında yeni bir yapı inşa edilmesine yönelik veriler değerlendirildi. Bu kapsamda zirvede, kolektif bir bilinçle aynı hedefe odaklanarak kârlılığı ve verimliliği artırmak için deneyim odaklı bir bakış açısının nasıl geliştirilmesi gerektiği incelendi.

TURKCELL: GELECEKTEKİ EN BÜYÜK SORUN YETENEK KITLIĞI

Pereakende sektörünün geleceğini analiz edebilmek için farklı sorular sorulması gerektiğini ifade eden Turkcell Dijital Kanallar Direktörü Gülçin Alıcı Gökçe, "Bunun nedeni, büyük bir bilinmezler çağından geçmemiz. Soruları konuşmak, bazen cevapları konuşmaktan daha zihin açıcı olabilir" ifadelerini kullandı. Turkcell'in 27 yıllık tecrübesiyle, toplam 35 milyon müşteriyi hayata bağladığına dikkat çeken Gökçe, bunun kendilerinin ana uzmanlıkları olduğunu hatırlattı. Yıllar içinde yetkinliklerini daha da geliştirdiklerini kaydeden Gülçin Alıcı Gökçe, "Lifebox, Fizy, Dergilik gibi birçok uygulamamız bulunuyor. Bu uygulamalar; müşterilerimizin hayatına değer katıyor. Bir de iş süreçlerini kolaylaştıran dijital çözümlerimiz var" yorumunda bulundu.

DİJİTALE AĞIRLIK VERİLDİ

Artık e-ticaret firmalarının değer oyuncusu olmaya çalıştığının altını çizen Gökçe, "Bunun için tedarik zinciri yönetimine yatırım yapmamız gerekiyor. Bir diğer konu ise mağazalar... Pandemi döneminde müşteriler, dijitale ağırlık verdi. Salgının etkisi geçtikçe buna nasıl odaklanacaklar? Şu an buna odaklanmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı. Bu kapsamda dijital dünyayı hayata geçirecek donanımlı bir personele ihtiyaç duyulduğunu anlatan Gökçe, şunları söyledi: "Geleceğin en önemli sorunlarından biri de yetenek kıtlığı. 'Dijital kasları güçlü gençleri nasıl kazanacağız?' konusu hepimizin gündemi." Pandemiyle iş şekillerinin değiştiğini ifade eden Gökçe, uzaktan çalışma sistemine geçildiğini ve bunun önemli adımlardan biri olduğunu belirtti. Gökçe, bu nokta hızın önemine dikkat çekti. Bir diğer yöntemin; ürünü müşteriyle gerçekleştirmek olduğunu aktaran Gökçe, "Bu noktada sürdürülebilir hız kavramı büyük önem taşıyor. Dijital yetkinliklere yatırım yapılmalı ve bu sürecin temeli de bugünden atılmalı" ifadelerini kullandı.

ÜRETİM-TÜKETİM DENGESİ İÇİN ÇİFTÇİYE DESTEK GEREK

Hero Türkiye Pazarlama Direktörü Şirin Işık, "Pazarlamanın dijitalleşmesi, pandemiyle hızlandı. Tüketicinin alışverişe ve markalara bakış açıları değişti. Alışverişte ise geleneksel ve e-ticaret diye ayrı ayrı bir yolculuk yaşandı. Pandemi başladığında, Avrupa örneklerinden hareketle bir yoğunluk bekliyorduk ama üreticilerin hamleleri ve perakende sektörünün hızlı hareketiyle o manzaraları yaşamadık. Bebek maması ise bu anlamda çok hassas bir ürün. Bizler o dönemde tüketicinin güven algısını tutmak için çaba sarf ettik. Mama üretim kapasitemizi ve stoklarımızı artırdık. Tüketicilerin yakındaki markette alışveriş yapma isteği sebebiyle geleneksel kanalda rafta bulunmayı önemsedik" dedi. Işık, şunları söyledi: "Stratejimizi; hem tüketici hem üretici tarafında yoğunlaştırmak istiyoruz. Bebeklerimizin geleceğini garanti altına almak için tarladan başlamalıyız. Çiftçilerin işlerini bırakmaması, üretimi kesmemesi gerekiyor. Onları desteklememiz şart. Tarımla ilgilisi olmayan şirketlerin bile bu konuda projeler geliştirmesi gerekiyor. Şirket olarak tarıma yatırım yapmayı planlıyoruz. Çiftçileri sürdürülebilir tarımla ilgili eğitmek istiyoruz. 300'ün üzerinde çiftçiyle birebir çalışıyor, istihdam üretiyoruz. Kadın çiftçilerimizi oldukça önemsiyoruz." Işık, "2022'deki ana hedefimiz; marka amacını şirketin merkezine almak. Pandemiyle anneler artık daha samimi markalar bekliyor. Doğa için, kendileri için bir şeyler yapan markaları görmek istiyorlar. Z kuşağı bu konuda çok aktif, iş görüşmelerinde bunları görüyoruz. Hero Baby olarak ana amacımız; doğadan gelen iyi besinleri bebeklerle buluşturmak. Besinin iyi olduğunu garanti etmek zorundayız" açıklamasını yaptı.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE AKILLI TARIM ÖNCELİK OLMALI

Metro Türkiye Gıda Kategori Grup Müdürü Mesut Doğukan, "Pandemiyi, değişimi hızlandıran bir enzime benzetiyorum. Biz de bu değişimden etkilendik. Tedarik zincirinde önemli bir değişim yaşandı. Yurt dışındaki örneklerin aksine raflarımız boş kalmadı, müşterilerimiz kuyrukları yaşamadı. Pandemi ile birlikte tüketici alışkanlıklarında kalıcı olacağını tahmin ettiğimiz değişiklikler yaşandı. Artık tüketicide güven algısı oturdu" şeklinde konuştu.

BALIKÇILARI BİLGİLENDİRİYOR

800 kooperatif ve üretici birliğiyle çalıştıklarını aktaran Doğukan, "Bunlar, binlerce çiftçiye dokunan kooperatifler. Ürünlerimizi güven-analiz-izlenebilirlik neticesinde tüketiciyle buluşturabiliyoruz. Bunun için çiftçileri eğitecek sertifikasyon programları gerçekleştiriyoruz. Ata tohumu dediğimiz meseleyi önemsiyoruz. Bunu üreten çiftçilere alım garantisi veriyoruz" dedi. Bilinçli avcılık ve deniz balıkçılığı stokunun artması için balıkçıları bilgilendirmek gerektiğine dikkat çeken Doğukan, şöyle devam etti: "2010'da 'kızına bak anasını al diyerek' lüfer ve sarıkanat satmamaya başladık. 2012'de 'palamutlar nerede?' diyerek onların göç yollarını takip ettik. 2017'de QR kod teknolojisiyle; 'ağdan sofraya balığın yolculuğu'nu tüketiciye aktardık. Sürdürülebilirlik için çok önemli olan çiftlik balıkçılığında üretilen balıkların omega değerlerini artırmayı hedefledik. 150 ton çupra ve levrek üreterek satmayı hedefliyoruz. Gelecek yıllarda dış pazara da bunu açmak istiyoruz. Gelecek akıllı tarım uygulamalarında..."

ARTIK MÜŞTERİYE ÇOKLU KANALDAN ULAŞMAK ŞART

Kearney Türkiye Kıdemli Yöneticisi Özgün Yanaz ise pandemi döneminin kattığı en önemli avantajın, hızlı dijitalleşme olduğuna dikkat çekti. Bu dönemde e-ticarete bakılğında tüm dünyada interneti kullanan her beş kişiden dördünün, e-ticarete katıldığını gördüklerini söyleyen Yanaz, "Bu dönemde tüketicilerin alışveriş biçimi değişti. Mobilin payı yükseldi. E-mağazalara olan talep dört kat arttı. Artık tüketiciler, her şeyin dijital yolla kendisine ulaşmasını istiyor" dedi. Öte yandan dünyada 4.2 milyar aktif sosyal medya kullanıcı bulunuyor. Bu kitlenin pazarlamaya dahil olmasının çok önemli olduğunu söyleyen Yanaz, "Önümüzdeki dönemde burada alınan payın artmasını bekliyoruz. Artık müşterilerimize çoklu kanallar üzerinden ulaşmamız gerekiyor. Bu kapsamda yaşanan dönüşümü iyi gerçekleştirmemiz gerekiyor" dedi.

HIZLI BİR DÖNÜŞÜM YAŞANDI

Diğer taraftan salgın başladığında kendilerinin de tüm dünyada olduğu gibi tedarik zincirinde bir kesilme beklemediklerini anlatan Yanaz, "Burada hızlı bir dönüşüm yaşandı. Özellikle Türkiye'deki genç yöneticiler, hızlı bir şekilde adapte oldu. Başta gıda, giyim olmak üzere bazı sektörler pandemide çok hızlı bir adaptasyon sağladı. Ancak bütün şirketler tam anlamıyla adapte oldu diyemeyiz. Bu kapsamda bir oran vermek gerekirse Türkiye için yüzde 20 diyebiliriz. Dünyada daha hızlı bir dönüşüm var. Bu anlamda gidilecek daha çok yol var. Türkiye'de yetenek dönüşümüyle alanı dönüştürmemiz gerekiyor" diye konuştu. 2022'de beş ana konuya odaklarını ve bu konularda müşterilerinin yanında olacaklarına işaret eden Özgün Yanaz, bu konuları; çoklu kanal, siber güvenlik, data yönetimi, lojistik ve sürdürülebilirlik olarak sıraladı.