ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE
Kanlı darbe girişiminin olduğu gece MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, televizyonda Başbakan’ın ‘bu bir kalkışmadır’ sözünü duyar duymaz kendini sokağa atmış, o gün bugündür, milyonlarca Türk vatandaşı gibi o da gündüz işte, gece meydanlarda. Olpak, 15 Temmuz’dan bu yana MÜSİAD teşkilatının 7/21 çalıştığını, günde sadece 3 saat uyuduklarını söylüyor. ‘Hiç fire yok mu’ sorumuza ise Olpak, “Her gece görüntülü yoklama alıyorum, ötesi var mı” diye yanıt veriyor.
Ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz… MÜSİAD 15 Temmuz sonrasında nasıl bir tavır geliştirdi?
Öncelikle şunu söyleyeyim, hastalık, müsibet istenmez. Ama bir müsibet varsa da onunla en iyi şekilde mücadele etmek esastır. Milletimiz büyük bir müsibetle karşı karşılaştı. Bazen de hastalıklarla mücadele vücudun direncini artırır, bizi başka bir yere doğru çekebilir. Mehmet Akif’in “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın” ifadesi var. Allah bu millete bir defa 15 Temmuz yaşatmasın. Ama bu olayın bir önemi daha var. Biz istiklal savaşını yaşamadık ama böyle günler olursa neler yaşanacağını çok da bilemediğimiz bir ortam vardı. Bu müsibet dediğimiz tablo, gerektiğinde bir İstiklal Savaşı’ndaki gibi nasıl bir araya geldiğini gösterdi. O günden bu yana insanlar hep beraber meydanlarda sabahlıyor. Orada insanların birbirlerine olan nezaketi de herhalde bir destandır. Ben darp edildim, camım kırıldı diyen birini duymadık. Biz de darbe girişimi sonrası hemen bir yol haritası belirledik. 1 hafta içinde 8 ayrı etkinlik yaptık. Bu işin iki boyutu var. Biri bu, diğeri de meydanlar.
O GECE EVE 20 SAAT SONRA GİRDİM
Siz de meydanlarda mısınız akşamları?
Evet ilk andan beri. Darbe girişiminin olduğu akşam evde yalnızdım, eşim ve oğlum bir seyahate gitmek üzere yola çıkmıştı. Başbakanımız ‘Bu bir kalkışmadır’ açıklamasını yaptığında önce eşimi aradım, ‘dönün’ dedim. Sonra namazımı kıldım, ‘bunun sonucunun ne olacağı bilinmez’ dedim, abdest aldım ve dışarı çıktım. Herhalde 20 küsur saatten sonra üstümü değişmek için eve geldim. Bu arada daha gecenin ilk saatlerinde darbeye karşı ilk açıklamayı yapan sivil toplum kuruluşu da MÜSİAD oldu.
YOKLAMA ALIYORUM, ÖTESİ VAR MI…
MÜSİAD teşkilatı da çıkıyor mu?
Van’dan Rize’ye Tekirdağ’a kadar meydanda olmayan tek bir şubemiz yok. Fiilen orada bulunmak, insanlara o sıcaklığı yaşatmak gerekiyor. Fiili olarak sizin bulunabileceğiniz yerler sınırlıdır. Ben belli bir saate kadar bunu yapıyorum. Taksim’e de uğruyorum, Kısıklı’ya da uğruyorum. Gecenin belli bir saatinden sonra yoklamaya başlıyorum. ‘Nerdesin Diyarbakır’ diyorum, ‘Buradayız başkanım’ diyorlar. ‘Öyle olmaz görüntü de istiyorum’ diyorum, video çekip gönderiyorlar. Singapur da devrede, saati uyduğu zaman Güney Afrika devrede, Washington da Macaristan da devrede. İşi biraz da espriye vurarak bütün teşkilatı diri tutmaya çalışıyoruz. Meydanda yoklama alıyorum, daha ötesi var mı..
Akşam direniyoruz gündüz üretiyoruz
Sabaha kadar meydandasınız, gündüz de iş var, uyumuyor musunuz?
7/21 çalışıyoruz. Genellikle günümüz şöyle geçiyor. Sabah 4’e, 5’e kadar sokaklarda, meydanlardayız. Sabaha karşı ayrılırken, bir Z Raporu alıyoruz. Ve ‘hadi biraz istirahat’ diyoruz. Biraz dinlenip, 8.30’da tekrar işe başlıyoruz. Sonra başka bir formatta başlıyoruz. Bizim iki meydanımız var. Biri sokaktaki meydan diğeri de üretim meydanı. Diyoruz ki ‘akşamki zaman direnme zamanıydı, şimdi üretme zamanı’. Çünkü bizim bir mottomuz var; ‘Direnmeye ve üretmeye devam’. Eğer Moody’s, S&P daha ortalığın toz bulutu bile kalkmadan bizimle ilgili açıklamalar yapmışsa, batı medyası Türkiye aleyhinde konuşacak insan arıyorsa, Graham Fuller gibi birileri hain darbecilerin tarafındaysa, o zaman bizim ekonomik hareketlerimizi daha diri tutmamız gerekiyor demektir. Bizim gibi kuruluşların bir taraftan meydanları diri tutarken, asli vazifezi olan dış dünyaya verilecek mesajları da diri tutması gerekiyor.
Not düşüşünü kaale almadık
Kredi derecelendirme kuruluşlarının tavrından bahsettiğiniz. Piyasayı, iş dünyasını etkiledi mi bu açıklamalar?
Türkiye’deki yabancı sermaye burada ne olup bittiğini çok net görüyor. Sıkıntı üç kuruluştan birinin daha notu aşağı giderse başlayabilir. Çünkü o zaman yurtdışından yeni fonların Türkiye’ye girmesi, kendi iç yönetmelikleri açısından sıkıntılı oluyor. Yoksa biz içeride bu not düşüşünü tabiri caizse ‘kaale almadık’.
S&P'nin kararı aceleye geldi kısa sürede döneceklerdir
Sizin öngörünüz nasıl?
Moody's muhtemelen 5 Ağustos’u boş geçecek. S&P’den bizi aşağı çekecek ilave bir şey çıkmazsa, toparlanma bekliyorum. Bu kurumların böyle hassas durumlarda 15 gün bekleyip piyasalara bakması gerek. Bu dönemde Türkiye’de piyasalarda önemli bir hareket olmadı. Dolardaki oynama gayet makul. Bence S&P aceleye getirdiği bu kararından makul bir süre içinde dönecektir.
‘Serhat boylarında sorun yok'
15 Temmuz iş dünyası için de milat olarak değerlendiriliyor. MÜSİAD’da neler değişecek bundan sonra?
Biz MÜSİAD olarak 4-5 yılda teşkilatımızı 2 kattan fazla büyüttük. 69 ülke 169 noktadayız. Eskiden enerjimizin yüzde 40’ını yurtdışına ayırıyorsak, artık 80’ini ayıracağız. Şırnak bile bana ‘serhat boylarında sorun yok’ diyorsa içeride sorun yok demektir. Seferberlik katsayımızı ikiye katlayıp, yurtdışına yoğunlaşacağız. 16 Temmuz'da başka bir sabaha uyansaydık bu koltuklarda olmazdık. Hayatta kalmışsak, ‘tatilin neresinde kalmıştık’ diyecek lüksümüz yok.
Ekonomi güçlenecek
Karamsar bakmıyorum’ dediniz, nasıl bakıyorsunuz?
Bence bu darbe girişiminden Türkiye ekonomisi güçlenerek çıkacak. Çünkü yabancıların bize hep sundukları ‘sizde siyasi risk var’ argümanı ortadan kalktı. 15 Temmuz bundan sonra uzun bir süre siyasi risk olmayacağının göstergesidir.
Dış tanıtımda geri mi kaldı?
TÜSİAD, Sabancı Holding, Nef gibi STK ve kurumlar bu süreçte, ülke gerçeklerini yurtdışında daha doğru anlatabilmek için ilanlar vermeyi tercih ettiler. MÜSİAD'ın böyle bir çalışması yok...