Moda markaları elini taşın altına koymalı

Sürdürülebilir üretim anlayışının sadece üreticinin sorumluluğunda olmadığını belirten İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz “İade oranları üreticiyi mağdur ediyor. Bu konuda hem tüketici hem de markalar elini taşın altına koymalı” dedi.

Tekstil sektörünün sürdürülebilirlik ve inovasyon alanındaki en önemli buluşma noktalarından biri olan Sustainability Talks İstanbul, bu yıl 'Harekete Geç/Act Now' temasıyla tekstil sektörünü İstanbul'da buluşturdu. Bu yıl beşincisi gerçekleştirilen etkinlikte konuşan İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz; tekstil sektörünün sadece ekonomik büyüklüğüyle değil aynı zamanda çevresel etkileriyle de küresel bir öneme sahip olduğuna dikkat çekti

YILDA 62 MİLYON TON TÜKETİM

Her yıl tüketilen tekstil-hazır giyim ürünü miktarının 62 milyon ton olduğunu ve bu rakamın 2030'a kadar 102 milyon tona çıkacağını vurgulayan Öksüz, şunları kaydetti: "AB'de yıllık kişi başı ortaya çıkan tekstil atığı 12 kilogram değerinde. Moda endüstrisi, küresel karbon emisyonlarının yüzde 10'undan sorumlu, dünya genelinde üretilen hazır giyimde kullanılan elyafın yüzde 87'si ya çöpe atılıyor ya da yakılıyor. Hazır giyime yeniden dönüştürülen elyaf oranı ise sadece yüzde 1. Sektör olarak hepimizin aşina olduğu bu verilere bakarak ev ödevlerimizi bir kez daha gözden geçirmeliyiz. Bu kapsamda başta Ticaret Bakanlığımız olmak üzere tüm bakanlıklarımızla temas halindeyiz."

ÜRETİCİNİN OMZUNA YÜKLENİYOR

Markaların, sürdürülebilirliği daha çok üreticilerin omuzlarına yüklediğini bunun da sektördeki dengeyi alt üst ettiğini söyleyen Ahmet Öksüz, "Bu durum, yalnızca üretim süreçlerini değil. Aynı zamanda, sektörün bütüncül sürdürülebilirlik hedeflerini de baltalıyor. Üstelik, birbirinden farklı ve sürekli değişen sertifikasyon sürecinin getirdiği karmaşa, üreticilerimize 'ne kadar uğraşırsan uğraş, asla yetmeyecek' hissini dayatıyor. Maalesef tüm bu süreç 'yeşil aklama'nın daha çok irdeleniyor olmasına sebebiyet veriyor" dedi.

SEKTÖRÜN GELECEĞİ MASAYA YATIRILDI

5. Sustainability Talks İstanbul kapsamında düzenlenen panellerde de sektörün geleceğine yönelik değerlendirmeler yapıldı. Düzenlenen panellerde; European İklim Paktı Elçisi Marwa Zamaray, Cardiff Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Hakan Karaosman, Urban Outfitters Satın Alma ve Kaynak Kıdemli Müdürü Cherie Nelson ve Lacoste Araştırma ve Geliştirme Yenilikleri Başkan Yardımcısı Patrick Vignal gibi sektörün önemli isimleri yer aldı.

22 BİN ÜRÜN İADE EDİLDİ

Bu konuda sektörde yaşanan iki örneği paylaşan Öksüz, şunları söyledi: "22 bin adet üretilen bir hazır giyim ürünü, üretim sürecinden ve kumaşının dokusundan kaynaklanan çok ufak tüylenme nedeniyle, üstelik ürün kalitesinde hiçbir sorun yaşanmamasına rağmen iade edildi. Bir diğer örnekte ise biri geri dönüştürülmüş pamuktan, diğeri konvansiyonel pamuktan üretilen iki üründen geri dönüştürmüş pamuktan üretilen kumaşta ufak farklılıklar olduğu için üretici ve marka arasında ihtilaf yaşanıyor. Geri dönüştürülmüş pamuk kullanılarak konvansiyonel kumaş görünümü istenmesi, üreticileri geri dönüştürülmüş ürün üretmemeye itiyor."

ÇALIŞMA ŞEKLİ DEĞİŞSİN

Bir diğer konunun da lot farkı olduğuna dikkat çeken Ahmet Öksüz, "Sadece laboratuvar ortamında gözlemlenebilecek lot farkı sebebiyle, firmalarımız sık sık ürün iadesi ile karşı karşıya kalabiliyor. Bir ürünün sürdürülebilir olmasını istiyorsak, tüketicileri de markaları da söz konusu ufak farklara karşı duyarlılığa davet etmeliyiz. Çünkü, iade sürecindeki navlunun yarattığı karbon emisyonu da çok ciddi boyutlara ulaşabiliyor. Sürdürülebilirliği sürdürülebilir kılmak için üreticilerin çalışma yöntemlerini değiştirmesi gerektiği gibi, markaların da en az üretici kadar sorumlulukların bilincinde olması ve elini taşın altına koyması gerekiyor" dedi.