Küresel tahkim için başka İstanbul yok!

İstanbul, 'uyuşmazlıkların çözüm kavşağı' olma yolunda ilerliyor. ISTAC'ta, daha ilk yıl iki önemli dava görülmeye başlandı. İslam ülkeleri arasındaki tahkim merkezinin de İstanbul'da kurulması için görüşmeler sürüyor.

Mehmet Ali Ergün - mehmetali.ergun@aksam.com.tr

Geçtiğimiz yıl ortalarında kurulan İstanbul Tahkim Merkezi, (ISTAC) bu yılın başından itibaren fiili olarak göreve başladı. Merkez olaraksa İstanbul’daki TOBB Plaza seçildi.  TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve ISTAC Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Akıncı’yla buluşmamızda özellikle vurgusu yapılan başlık dava süreçlerinde ‘zaman ve maliyet’ kalemiydi. Hisarcıklıoğlu, tahkim sistemini anlatırken, şöyle dedi: “Eskiden tahkimi elitler kullanıyordu. Bugünse gelişmiş ekonomilerde ticari uyuşmazlıkların yüzde 75’i tahkim gibi alternatiflerle çözülüyor.” 

DAHA İLK YIL İKİ DAVA ALDI

Ziya Akıncı ise kuruluşun üzerinden henüz bir yıl bile geçmediğini hatırlatarak, “Normal işleyişte bir tahkim merkezi, kuruluşunun üzerinden 3-4 yıl geçtikten sonra dava almaya başlar. Biz daha ilk yılda, biri Afrika, diğeri Ortadoğu’lu iki uyuşmazlık davasını görmeye başlıyoruz. Bölgemizde uluslararası tahkim açısından İstanbul’un neredeyse tek rakibi Dubai görünüyor. Fakat yakın zamanda bölgenin en önemli üssü olmayı amaçlıyoruz” dedi.

TÜM DÜNYADA GEÇERLİ

Akıncı’nın verdiği bilgilere göre İstanbul’daki kararlar, tıpkı mahkeme kararları gibi bağlayıcı bir güce sahip. Hatta New York Konvansiyonu sayesinde İSTAC’taki hakem kararları tüm ülkelerde, tıpkı o ülkeden verilen mahkeme kararları gibi icra edilebiliyor. 

3 AYDA ÇÖZÜM  TAAHHÜDÜ

Akıncı, “İSTAC, küresel standartları uygun kuruldu. Yabancı yatırımcının kafasında soru işareti kalmıyor. Uyuşmazlıkları en geç 3 ay içinde sonlandırmayı taahhüt ediyoruz” dedi.

450 GÜNE ÇIKTI

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ise “Hukuk, ekonominin de direği” diyerek söze başladı. Hukuk-güven ilişkisinin hayati öneme sahip olduğunu üzerine basa basa vurgulayan Hisarcıklıoğlu mahkemelerdeki iş yüküne dikkat çekti: 

“Avrupa ülkelerinde bir hâkim yılda ortalama 200 dosyaya bakıyor. Türkiye’de ise bir hâkim yılda ortalama 800 dosyaya bakmak durumunda.” 

Ardından da ortalama dava sürelerini şöyle aktardı: 

“İş davalarının mahkemeye gelişiyle karar verilmesi arasında geçen süre 450 güne çıktı. İş mahkemelerinde bir dava ortalama 417 gün, Fikri ve Sinai Haklarda 377 gün sürüyor. Bu kadar uzun yargılamadan da herkes zarar görüyor.”

Hisarcıklıoğlu’nun paylaştığı verilere göre İngiltere'de ticari uyuşmazlıkların yüzde 98'i, alternatif yöntemlerle çözüme kavuşuyor. Yine İngiltere’de dosyaların sadece yüzde 2'si mahkemeler intikal ediyor. Yani en az 5 yıl sürecek bir dava sürecini, tahkim ya da arabuluculuk yöntemiyle birkaç ayda sonuçlandırabiliyorlar.

İslam ülkeleri arasında da bir tahkim merkezi olacak

Filistin ve İsrail işadamları arasındaki anlaşmazlıklar için kurulan Kudüs Tahkim Merkezi’nin başkanlığını yaptığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, benzer yapının Kıbrıs’taki Türk-Rum işdünyası arasında da kurulması için çalıştıklarını belirtti. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul’daki 13. Zirvesi’nde de İslam ülkeleri arasında bir tahkim merkezi kurulması kararı alındığına değinen TOBB Başkanı, “Bu yeni merkezin İstanbul’da kurulmasını sağlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

5 yıl sürdü, 3 hakim değişti tahkimdeyse 3 ayda çözüldü

İş dünyası açısından ‘vakit nakittir’ özdeyişini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, “Ticari ihtilafları çözerken hızlı, pratik ve güvenilir olanı seçeriz. Bugün, hâkimlerimiz bilirkişilerin raporlarına mahkûm bir şekilde karar vermek durumundalar.  Tahkimdeyse, uyuşmazlığı çözen hakemler konusunun uzmanı kişilerden oluşuyor ve taraflar bu hakemleri atıyor. Hisarcıklıoğlu, tahkim sürecindeki hızlı işleyişle ilgili şu örneği verdi: “Bir odamızın davası 5 yıldan uzun sürmesine rağmen hala çözülmedi. Dava sürecinde 3 hâkim değişti. Sonra bu odamız davasını TOBB tahkime getirdi. 3 ayda çözüme ulaştı.”

Bu sistem zorunlu oluyor

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, “Belli bir tutarın altındaki ticari davalarda tahkimi ve bireysel davalarda arabuluculuk sistemini zorunlu hale getirmeliyiz. Bunun için Adalet Bakanlığı ve Yargıtay-Danıştay ile birlikte son 6 ayda 3 defa bir araya geldik. Kapsamlı çalışmalar yaptık ve bir yol haritası hazırladık. Bunların da yakın da hayata geçmesini bekliyoruz” diye konuştu.

Kamuda da zorunlu olsun

ISTAC’ın sadece özel sektör değil, kamuya da büyük fırsatlar sunduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “Dünyada tahkimin güçlenmesi için, özel sektör kadar, kamu da burada yer alıyor. Bizim de beklentimiz, kamu işlerinde tahkim maddesine yer verilmesi. Böylece ISTAC sadece milli değil, bölgesel bir tahkim merkezi haline gelir” dedi.