Kovid çiftçiyi turizmci yaptı! Pandemide yeni trend ekme biçmeli tatil

Tarımsal üretimin her aşamasını deneyimleme imkanı sunan agro turlara olan talep pandemiyle yükseldi. Turistlerin hem tatil, hem de üretim yaptığı turlar, bölge çiftçisine, acentelere ve tüketiciye kazandırıyor.

ÖZGÜL ÖZTÜRK

Bir yandan tatil yapıp, diğer yandan üretime katkı sunma imkanı sağlayan agro turizm, pandemide şehir yaşamından bunalanların tercihi olmaya başladı. Dünya genelinde her yıl 200 bin kişinin katıldığı tarım turları Türkiye'de de yeni girişim alanlarının doğmasını sağladı. Turizm acenteleri tatil rotalarına köy ve çiftlikleri eklerken, tarlasında ürün ekip biçen köylü, evinin bir odasını turistlere kiralayarak ve mahsulünü turistlere satarak yeni gelir kapıları oluşturdu. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya'nın verdiği bilgilere göre TÜRSAB'a bağlı 120 seyahat acentesi agro turizmle ilgilenirken, 20 acente de doğrudan bu alanda çalışıyor.

İLK TERCİH SAMANDAĞ

Türkiye'de seyahat acentelerinin agro turizm alanında yoğunlaştığı destinasyonlar arasında Hatay Samandağ ve Kastamonu öne çıkıyor. Yine Alanya ve Mersin'deki çiftliklerde agro turizm yapılıyor.

1 GECE 2 GÜN 1.500 TL

Ortalama 10-12 kişilik küçük grupların katılımıyla yapılan tarım turları içinde Kars'ın Boğatepe Köyü'ne peynir turları, Ege'ye mandalina ve zeytin hasadı turları, Karadeniz'e fındık toplama turları, Malatya'ya ise kayısı ve üzüm turları dikkat çekiyor. Dünyada İspanya, İtalya, Fransa gibi ülkelerde yaygın olarak yapılan agro turlara daha çok kültür seviyesi yüksek 45-55 yaş arasındaki insanlar katılıyor. Türkiye'de bu yıl 1 gece 2 günlük bir tarım turunun ortalama fiyatı 1000 ila 1500 TL arasında değişiyor.

EĞİTİM VE PROJELERLE CANLANDIRILACAK

TÜRSAB Türkiye'de tarım turizmini geliştirmek için Balıkesir Zeytin Kültür Yolu Projesi, Gastro Tren Projesi, Kastamonu Elma Kültür Yolu Projesi, Hatay Agro Turism İnfo Gezisi, Bursa Agro Turizm İnfo Gezisi gibi projeler düzenliyor. Ayrıca TÜRSAB İhtisas Başkanlığı bu alana ilgiyi canlandırmak için acentelere bu konuda eğitim veriyor. Ayrıca mart ayında ilki gerçekleştirilen 1. Mezopotomya Turizm ve Gastronomi Fuarı da bu kapsamda yapıldı.

DÖRT FARKLI ŞEKİLDE YAPILIYOR

Ülkemizde agro turizm, dört farklı şekilde yapılıyor. Birincisi, kültür turizmi kapsamında gelip tarımsal ve hayvansal hayatı gözlemlemek isteyen ziyaretçilerden oluşuyor. İkinci kesimi ise gittikleri destinasyonda hem tatilini yapıp hem de keyif almak için tarımsal aktivitelere katılanlar oluşturuyor. En çok ilgi gören agro turizm çeşidi bu oluyor. Üçüncüsü agro turizm kapsamında çiftliklerde interaktif iş yapan turistler. Bu kesim, destek amaçlı olarak iş yapıyor ancak iş yükünün tamamını üstlenmiyor. Dördüncü kesim ise bir çiftçinin yaşadığı tüm süreci deneyimliyor.

ÇİFTÇİ VE KÖYLÜYE EK GELİR KAPISI OLUYOR

Agro turlar düzenleyen acentelerden biri de YTM Turizm ve Seyahat Acentesi. Tarım turlarına ilgi gösterenlerin ağırlıklı olarak şehir hayatından bıkıp kırsala yerleşme planı yapanlardan oluştuğuna dikkat çeken YTM Genel Müdürü Yeliz Patıroğlu "Turistler şehir ve iş yaşamının stresinden doğaya dönerek kurtuluyor. Agro turizm ve hasat turları kırsala yerleşmenin bir provası gibi. Tatilciler konfor alanından çıkıp doğadaki alanda ne yapacağına bakıyor" diye konuştu.

Bu turizm sayesinde Anadolu'da birçok olumlu gelişme yaşandığına dikkat çeken Patıroğlu şunları kaydetti: "Turistleri ağırlayan çiftçiler hem konaklamadan gelir elde ediyor, hem de tarlasındaki ürünleri şehirden gelenlere kasa kasa satıyor. Tüketiciyle doğrudan iletişim kurduğu için katma değerli ürünler geliştiriyor. Örneğin daha önce domatesi yaş olarak satan çiftçi, talep olduğunu görünce kurutup ambalajlıyor. Geleneksel ev usulünde konserveler hazırlıyor. Yerel mimariye ait evler pansiyona, otele ya da restorana dönüştürülüyor. Agro turizmle bölge halkı ve ekonomisi ciddi anlamda kalkınıyor."