‘Kibar' konsolidasyon

Kibar Holding'in ajandasında stratejik kararlar var... Ali Kibar: Bazı sektörlerde konsolidasyona gidip, bazı işlerden çıkacağız. Z kuşağını heyecanlandıran işlere yöneleceğiz.

ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE

Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, pandemi döneminde grubun geleceğine dair stratejik kararlar aldıklarını, önümüzdeki dönemde bazı sektörlerde konsolidasyona giderken, bazı sektörlerden de tamamen çıkacaklarını belirtti. Sanayi, ticaret ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren grubun konsantrasyon alanlarını fokuslamayı planladıklarını söyleyen Ali Kibar’la grubun yeni yol haritasını konuştuk.

Kibar Holding pandemi dönemini nasıl geçirdi. Üretime devam ettiniz mi?

Biz bu salgın sürecini en başından beri yakından takip ettik. Salgın Avrupa’ya ulaşmadan önce tüm aksiyon planlarımızı hazırlamıştık. Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü andan itibaren de bunları devreye aldık. Çalışan sağlığını odak noktası olarak belirledik ve üretime devam ettik. Otomotiv sektöründe Avrupa’da yaşanan duruşlardan dolayı biz de planlı olarak üretime ara verdik, ancak geri dönüş dönemlerinde hedeflerimize uygun şekilde üretimi sürdürdük. Öte yandan gıda tedarik zincirinde kritik öneme sahip Assan Alüminyum ve İspak Ambalaj’da toplumun temel ihtiyaçlarının sağlanmasının sekteye uğramaması için üretimi kesintisiz sürdürdük.

7 MİLYAR $’I AŞARIZ

Peki grup olarak bu durumdan nasıl etkilendiniz. Şirketlerin hedeflerinde sapmalar oldu mu?

Kibar Holding olarak 7 sektörde faaliyet gösteriyoruz. Bazı sektörlerdeki şirketlerimizde ciro artışı olsa dahi kârlılık oranları düşebiliyor. Maliyetlerin artışı ve yüksek rekabet koşullarının da etkisiyle kayıp yaşamayan sektör kalmadı. Pandeminin küresel ekonomiye ve sektörlere etkilerini üçüncü ve son çeyrekte daha net görebileceğiz. Bu süreçte sipariş iptali yaşadığımız, hedeflerini revize ettiğimiz bir şirketimiz olmadı. 2019’u 7 milyar dolar ciroyla tamamlamıştık. Her yıl yüzde 3 büyüme olarak belirlediğimiz büyüme hedefimizi bu yıl da devam ettirmeyi planlıyoruz.

Bu dönemde yeni kararlar aldınız mı?

Evet grup olarak konstantrasyon alanlarımızı fokuslamak istiyoruz. Bazı sektörlerde konsolidasyon, bazı sektörlerden de çıkış planımız var. Bazılarındaki mevcut aktivitemizi daha globalleştirecek adımlar atacağız. Tabii bu dönemde geleneksel endüstrinin iş modelllerinden ziyade, yeni neslin, Z kuşağının heyecan duyduğu, yeni iş modellerine girmek istiyoruz. Start up’lara da yatırım yapacağız. Ama önce bazı sektörlerden çıkıp likidite yaratmamız gerek.

Peki şu an likidite yaratmak için uygun zaman mı? Son dönemde yabancı yatırımcılar çekimser..

Ben öyle düşünmüyorum. Türkiye geleceği, ufku önü çok açık bir ülke. Yabancılar için çok ucuz ve cazip bir ülke. Pazar potansiyeli olarak da ileriki yıllarda büyüme tandansları çok kuvvetli. Dolayısıyla şu dönemde dahi yabancı yatırımcıların doğru sektörlere geleceğini düşünüyorum.

Sizin kapınızı çalanlar da var mı?

Var ama şu an bilgi vermek için erken. Ama şunu söyleyebilirim; bu planlarımız çok da uzun vadeli planlar değil. 

Yılın son çeyreği tüketimin ve yaşamın normalleşmeye başladığı bir süreç olacaktır. Koronada ikinci dalganın geleceğine inanıyorum ama bu kez ilk seferdeki gibi panik ortamı oluşmaz. Çünkü yeni normale alışmış olacağız. 

SÜREÇ FIRSATA ÇEVRİLEBİLİR

Bu süreç Türkiye için belli alanlarda fırsat olarak da nitelendiriliyor, Sizin bu konuda görüşleriniz nasıl?

Türkiye, dünyanın daha önce tecrübe etmediği bu süreci fırsata çevirebilecek bir potansiyele sahip. Avrupalı otomotiv üreticileri, lojistik alanındaki sıkıntıları görerek daha çok Türkiye gibi yakın bölgelerdeki tedarik sanayisine yönelebilir. Çin’e alternatif bir tedarik sanayisi yaratmak için en elverişli ülkelerden biri olduğumuzu söyleyebiliriz. Pandemi, bizlere Türkiye’nin tedarik zincirinde yer alabilecek önemli bir potansiyel ülke olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bu önemli detay da yakın gelecekte gündemimizde olacak. Pandemi döneminde küresel çapta yaşanan iş akış problemlerinin alternatif ülkeler için fırsat yaratabileceği aşikar. Ülkece bu süreci iyi yönetmeye devam edip, sahip olduğumuz potansiyeli iyi anlatabilirsek durumu lehimize çevirebileceğimize inancım tam. 

AVRUPA’DA OTOMOTİVDE VAHŞİ DÜŞÜŞLER OLDU

Grup şirketlerinizden biri de Hyundai Assan. Otomotiv cephesinde işler nasıl, yatırımlar sürüyor mu?

Otomotiv sektöründe Avrupa’da bir çok ülkede kapanmalar olduğu için vahşi düşüşler oldu. Almanya’da pandemi döneminde toplam bayi ağının sattığı oran geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.5’a düşmüş, İtalya’da ise bu oran yüzde 1.5. Türkiye’de de otomotiv sektörü zor bir yıl geçiriyor. Bu yıl toparlanma zor görünüyor. Biz grup olarak yatırımları sürdürüyoruz. Ağustos sonunda yeni bazı ürünlerimizi Türk ve Avrupalı tüketicilerle buluşturmak için seri üretime geçiyoruz. Böyle bir dönemde 350 milyon euroluk yatırımla 4 yeni ürün çıkartıyoruz. 50 yıllık şirketiz, yatırımda hiç durmadık, çünkü ülkemize güveniyoruz. 

ARZ VE TALEBİN ÖRTÜŞTÜĞÜ NOKTAYA YAKLAŞIYORUZ

Piyasada yeni araç bulunamıyor. Bu ne kadar sürecek peki?

Türkiye’de 1 milyon 100 bin adetlerden 500 binlere düşen piyasa söz konusu. İthalat yapanlar geçtiğimiz dönemlerde büyük zararlar yazdılar. Bunun için de yeni sipariş vermediler. Şimdi dipten yukarı çıkış başladı ama otomotiv sektöründe siz bugün düğmeye bassanız pazarın normale dönmesi en az 6 ay. Şu anda arz ve talepbin örtüştüğü noktaya yaklaşıyoruz.

Kamu bankaları otomotiv sektöründe hareket yaratmak için başlattığı kampanyanın sonuçları nasıl oldu sizin için?

Piyasaya sağlanan her türlü destek bizim için önemli. Bu finansman avantajından 12 bin tüketicimiz istifade etmiş.