ARZU KURUM
Fahiş fiyata kira artıran ev sahiplerine şimdi de evi çürük olup daha düşük bedelle kiralamak isteyenler eklendi. Uzmanlar, özellikle 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri sonrasında konutları için risk raporu almak istemeyen kimi ev sahiplerinin, dayanıksız olan konutlarını daha düşük bir bedelle boş kalmasın mantığıyla kiraya verdiklerini söylüyor. Bu kapsamda mağduriyet yaşayan ailelere ise her geçen gün bir yenisi ekleniyor. İstanbul'da yaşayan ve ev sahiplerinin henüz 1.5 yıllık kiracıyken, kiralarına altı katına yakın zam istediğini söyleyen K. K., "Daha sonra evden çıkmamız için dava açtı ve bu arada bol mobbing yaptı. Bina da çürük çıkınca ve mahkeme ertelenince de çıkmaya karar verdik" diye konuştu. K.K., ev sahiplerine bu taleplerini ilettiklerinde kendilerine "Çürük binada ben mi yaşayacağım evden çıkamazsınız, bina çürük çıkmasa çıkmayacaktınız değil mi?" dediğini söyledi.
ARACILIK ETMEYEN DE VAR
Deprem sonrası çok büyük bir hassasiyet oluştuğunu dile getiren İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Komite Üyesi Nilüfer Kas, "Maalesef kimi ev sahipleri daha güncel ya da kısa vadeli karlarını düşünür oldular. Bu nedenle yapılarını daha düşük kiralama bedelleriyle kiralamak isteyen ev sahipleri var. Ama birçok danışman buna aracılık etmeme konusunda etik bir tavır da takınmış durumda" değerlendirmesinde bulundu.
TELAŞ İÇİNDELER
"Son zamanlarda riskli evini kira bedelini düşürerek kiraya vermek isteyenlerle ilgili olarak bir oran veremem ama bu tür evlerdeki kira bedellerinde bir düşüş olduğunu net bir şekilde söyleyebilirim" diyen Kas, "Yani bir an önce kiralansın, burayı irdelemeden daha hızlı karar verilsin telaşında olan ev sahipleri var. 15 bin liralık yerler 12 bin, hatta 10 bin liraya kiralansın en azından boş kalmasın anlayışındalar. Bunu yapan ne kadar fırsatçı var derseniz bunu söylemek mümkün değil" değerlendirmesinde bulundu.
KİRACILAR İNCELEME İSTEYEBİLİR
6 Şubat depreminden sonra kira bedellerinin artmasının bir nedeni olarak da içerde yaşanan kira göçü olduğunu gösteren Kas, "Evinin riskli olduğunu bilip risk raporuna yanaşmayan ev sahipleri de olabiliyor. Burada tek bir kişiden değil, bir apartmandan söz ediyorsak, sadece ev sahipleri değil, kiracıların da bununla ilgili olarak kafalarında soru işaretleri varsa belediyelere başvuruda bulunup, bununla ilgili bir inceleme isteyebilirler. Bu tamamen kişilerin bu olayı ne kadar ciddiye aldıklarıyla ilgili bir durum" ifadelerini kullandı.
BELEDİYEYE BAŞVURMAK SONUÇ VERİYOR
Sürecin işleyişiyle ilgili olarak da hatırlatma yapan Kas, şunları söyledi: "Ama şu da var ki eğer bir binayla ilgili resmi bir belge varsa verilen rapor belediye tarafından hemen işleme konuluyor. Ve iki ay içerisinde ihtarname ile binanın boşaltılması isteniyor. Yani buranın riskli olduğu netse ev sahibi istediği kadar burayı kiraya vermeye çalışsın ya da kiracılarına burada yaşayacaksın desin, bu mümkün değil. Çünkü elektrik, su ve doğal gazları kesiliyor."