Golf oynarken bile toplantı yapıyoruz

16 yılda Türk sporuna 500 milyon liralık bütçe ayırdıklarını anlatan Turkcell Genel Müdürü Terzioğlu, “Her sporu eşit destekliyoruz. e-sporu da sahipleneceğiz” diyor. Terzioğlu’nun tercihi ise golf.

ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE

Turkcell, 16 yıldır Türk sporunun en önemli destekçilerinden. Şirketin spora ayırdığı bütçe yarım milyarı aştı. Sportif faaliyetlerini de TÜRKSPORU çatısı altında topladı. Genel Müdür Kaan Terzioğlu, sporu, ‘teknolojinin ruhu’ diye tanımlıyor. Her spora eşit oranda, kadınlara erkeklere, profesyonellere, amatörlere destek vermek istediklerini söylüyor. Turkcell’in destek verdiği sporlardan biri de atletizm. Türkiye’nin barış temalı ilk ve tek maratonu, Gelibolu Maratonu da Turkcell sponsorluğunda gerçekleşti. Kaan Terzioğlu’yla maratonda buluştuk...

- Maraton için buradayız. Ne ifade ediyor spor Turkcell için?

Spor 7’den 70’e herkesi hayata bağlayan bir şey. Bir ülkenin ülke olmasında sportif faaliyetlerin, sportif başarının büyük önemi var. Biz istiyoruz ki Turkcell olarak her spora eşit oranda, kadınlara erkeklere, amatörlere, profesyonellere destek verelim. Ve sporu aslında ülkemizin doğal bir gelişim platformu olarak kullanalım. Öncelikle milli takımımızla başladık bu sürece. 16 yıldır devam ettiriyoruz. TÜRKSPORU diye yeni bir çatı oluşturduk, tüm sportif faaliyetlerimizi altında topladık.  Bu sene spora 26 milyon liralık bir bütçe ayırdık. 16 yılda ise bu rakam yarım milyar lirayı aştı. Önemli olan gençlere, çocuklara dokunabilmek. 

teknolojinin ruhu

- Peki teknolojiyle spor nasıl bağdaşıyor size göre?

Aslında spor en ileri teknolojilerin kullanıldığı yerlerden biri. Mesela Formula 1 dünyanın en ileri teknolojilerinin denendiği yerdir. Hatta yine 5G teknolojisinin de ilk denendiği yerlerden biridir. Ben sporu aslında teknolojinin içinde olan hız, dinamizm, enerjiyle bir görüyorum. Spora bir anlamda teknolojinin ruhu diyebiliriz.

Spor hafızası 

- Sporla ilgili aplikasyonlarınızın kullanımı nasıl?

Goller Cep’te adını verdiğimiz ve gol olur olmaz videosunu müşterilerimize ulaştırdığımız bir aplikasyonumuz var. Maçla ilgili haberleri ve istatistikleri ulaştırıyoruz. TÜRKSPORU’nun websitesini ise ben Türk sporunun istatistik bankası olarak düşünüyorum. Her gün kim ne başarı elde ettiyse, gülle kaç metreye atıldıysa, 100 metre kaç saniyede koşulduysa isteyen orada görsün ve TÜRKSPORU Türkiye’nin spor hafızasını oluştursun istiyorum. 

Vazifemiz sağlıklı kalmak  daha çok çalışmak

- Sizin sporla aranız nasıl?

Golf oynamayı seviyorum. Çok efor sarfedilmeyen, benim yaşam tarzına daha uygun bir oyun. Hem iş yaparken, toplantı yaparken devam edebiliyorsunuz. Zaman zaman dostlarımla buluşmalarımızı veya uzun sürecek toplantılarımızı golf oynarken yapıyoruz. Çünkü oyun 3 saat sürüyor. Aynı zamanda Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesiyim.

Peki spor yanında ‘sağlıklı yaşam’la aranız nasıl?

Bence sağlıklı yaşamın en önemli unsurlarından bir tanesi insanın zihinsel olarak kendini sağlıklı tutabilmesi, huzurlu ve mutlu olması. Günümüz koşulları içinde herkesin kendine iyi bakması lazım. Geçen gün bir arkadaşımla konuşuyordum. ‘Şu problem var, bu problem var’ diye anlatmaya başladı. Evet problemler var ama bizim yapabileceğimiz tek şey var. Sağlıklı kalmak ve daha çok çalışmak. Bu vazife. Hepimizin sağlıklı kalmak için çabalaması lazım.

Cepteki sağlık hızla büyüyor

- Teknolojide son dönemde sağlıklı yaşam trendi var... Telefonların da bu konuda marifetleri hızla arttı. Sırada neler var?

Akıllı telefonlar üzerinde çok ciddi bir sağılık pazarı oluşmaya başladı. Ve öyle zannediyorum ki önümüze çıkacak yeni nesil telefonlarda artık sadece nabız ölçmek, oksijen seviyesini ölçmek değil daha ileri seviyelerde insanın sağlığıyla ilgili bir takım bilgileri toparlama şansı olacak. En son kan şekerini ölçen, insanın ruh halini ölçen, vücudundaki belli hormonel salgıları ölçen enteresan teknolojiler geliyor. Önümüzdeki üç sene içinde bunları cep telefonlarımızda göreceğiz.

E-spor alanında lider olacağız

- E-spor yükselen bir trend değil mi?

Evet e-spor yükselen hatta belki kaçırmak üzere bile olduğumuz bir trend. Dünyada hem çok büyük bir pazarı var hem de neredeyse normal sporlardan daha çok takip ediliyor. Bugün Fenerbahçe-Galatasaray maç yapsın, o stada toplam 40 bin kişi gider, aynı gün 350 bin kişi Fenerbahçe- Galatasaray maçını playstation’da simüle ediyor. Bizim de bu alanda yapabileceklerimiz var. E- sporu Turkcell’in lider olduğu bir alan yapmak istiyoruz. Sahipleneceğiz, takımlarımız olacak. E-sporun liglerini de host etmek istiyoruz.

TURKCELL ofisine holografik evren

- Peki yeni projeleriniz var mı?

Suni zekayı kullandığımız ve şu anda bizim şirket yönetimi olarak kendi içimizde yoğun olarak kullandığımız bazı yönetim araçları var. Biz buna ‘dashboard’ diyoruz. Bir de arkadaşlarımız ‘dashroom’ isimli yeni bir ürün üzerine çalışıyorlar. Bunda holografik gözlükleri takıyorsunuz ve odanın içerisinde her duvarda sensörler bulunuyor, her duvarda önünüze şirketin sonuçları çıkıyor. Odanın ortasında bir küre, dünya çıkıyor. Ve etrafında dönebiliyorsunuz.

Artık Dünyada da en hızlı büyüyen

- Biraz da teknoloji konuşacak olursak, ilk 6 ay nasıldı Turkcell açısından?

Dünyadaki en hızlı büyüyen telekom şirketiyiz. Yüzde 28.5 büyüdük. Dijital odağımız bizi dünyada ilk dijital operatör olarak konuşlandırıyor. Ve dünya operatörleri de bizden öğrenmeye çalışıyor. Lifecell adında yeni bir operatör çıkardık. Bu dünyanın ilk sadece internet bazlı çalışan operatörü. Gelecekte telekom şirketlerinin dijital operatörlere dönüşeceğini düşünüyorum.

Fizy yakında tüm dünyada olacak

- Türkiye’nin yanında bölgede de hızla büyüyorsunuz. Buradaki hedefler nasıl?

Bölgede toplam dört tane operatörümüz var. Ama bizim oyun planımız bölgesel bir lider olmak değil, küresel bir operatör olmak. Türkiye’de ürettiğimiz müzik teknolojilerini, anlık mesajlaşma teknolojilerini, arama motoru teknolojilerini bütün dünyada başarıyla pazara sunabileceğimizi düşünüyorum. BİP’in toplam 180 ülkede kullanıcıları var. Fizy şu anda telif haklarından dolayı sadece 3 ülkede var. Ama 2018 yılının ilk çeyreğinde Fizy’yi bütün dünyada göreceksiniz.

Mottomuz insan için teknoloji

- ‘Yapay zeka’ fikri pek çok kişiyi korkutuyor. Bu anlamda gelecekte bizi neler bekliyor?

Sanal gerçeklik, güçlendirilmiş gerçeklik, yapay zeka, robotlar artık hayatımızın bir parçası. Bunlar bize büyük kolaylıklar getirecek. Biz bu alanda kendimize bir misyon belirledik: En yeni teknolojileri nasıl olur da ihtiyacı olan gruplar için önce kullanırız. Görme engelliler, Suriyeli mülteciler için projeler geliştirdik. Birleşmiş Milletler, bunun karşılığı olarak bizi ‘sürdürülebilir kalkınma’ öncüsü ilan etti.