Gastronomi sektörüne anahtar teslim mekan

Yemek tutkusunu mesleğe dönüştüren girişimci Uğur Karabayır, Türkiye yeme-içme sektörüne onlarca ‘imza restoran' kazandırdı. Karabayır, şimdilerde danışman kimliğiyle anahtar teslim mekanlar açıp işletmecilere kâr ettiriyor.

ÖZGÜR ÖZTÜRK

Dünyada turist sayısı 800 milyonu aşarken, bu turistlerin yüzde 88.2'si 'Destinasyon tercih etmede yemek çok önemli' diyor. Böyle olunca dünyada seyahatlerini lezzet duraklarına göre yapanların sayısı hızla artıyor. Türkiye'nin bu alandaki potansiyelini ortaya koymayı hedefleyen girişimci Uğur Karabayır, Türkiye yeme-içme sektörüne onlarca imza mekan kazandırdı.

ÖDÜLLÜ İŞLETMECİ

New York, Barselona, Londra gibi dünyanın önemli lezzet duraklarında edindiği deneyimini Türk kültürüyle harmanlayıp başarılı gastronomi noktaları oluşturduğunu anlatan Uğur Karabayır, "Son 20 yılda İstanbul, Bodrum ve Uludağ'da 30'un üzerinde işletme açtım. Türkiye'nin yeme-içme sektörüne yapı taşı sayılabilecek restoranlar kazandırdım. Pandemi nedeniyle işletmelerimi kapatınca başka işletmelere danışmanlık hizmeti vermeye başladım" diyor.

2011-2012-2013 yıllarında 3 sene üst üste Hardal ile 'En İyi Dünya Mutfağı 'ödülleri, 2013 Rigatoni ile 'Şehre Değer Katan Mekanlar' ödülü 2014 'Türkiye'nin En İyi İşletmecisi' ödülü, 2016 Hardal ile Gelişim Üniversitesi 'En İyi Restoran' ödülü gibi birçok ödüle layık görülen Uğur Karabayır günümüzde birçok restoran ve bara danışmanlık veriyor. Girişimcilere kurumsal kimlik, lokasyon seçimi, marka ve kurumsal altyapının hazırlanması, menü seçimi, insan kaynağı temini, tadilat ve mimari gibi tüm hizmetleri anahtar teslim sunduğunu ifade eden Karabayır, şunları kaydetti: "Nüfus artış hızı, genç nüfusun fazlalığı, turist sayısındaki artış Türkiye yeme-içme sektörünün büyüyeceğini gösteriyor. Önümüzdeki dönem özellikle orta ve üst segmente hitap eden markalı zincir restoranlara talep artacak. Bu nedenle sektöre yatırım yapanlar kârlı çıkacak. Ben de bu sektöre yeni mekanlar kazandırmayı hedefliyorum."

PAZAR HACMİ 2026'DA 772 MİLYARA ÇIKACAK

Türkiye Yemek Hizmeti Pazarı Raporu'na göre Türkiye'deki yeme içme sektörünün büyüklüğü 2021'de 144 milyar TL'ye ulaştı. Pazardaki en büyük segmenti yüzde 40 payla full servis restoranları oluştururken kafe ve barların payı yüzde 26, fast food/eve servisin payı yüzde 25, self servis kafeteryaların payı yüzde 4 ve büfe/ kioskların payı da yüzde 5 düzeyinde. Türkiye ve AB ortalamalarına bakıldığında yıllık kişi başına dışarıda yemek harcamasının kişi başı toplam harcamaya oranı 2021 yılında Türkiye'de yüzde 2.4 olurken, bu oran AB'de yüzde 5.3 oldu. Bu oranlar Türkiye dışarıda yemek pazarının hâlâ gelişim aşamasında olduğunu ve büyük bir fırsat da olduğunu gösteriyor. Rapora göre; dışarıda yemek pazarı büyüklüğünün 2026 yılında 772 milyar TL düzeyine çıkacağı tahmin ediliyor.

YENİ LEZZET ŞEHİRLERİ OLUŞMALI

Türkiye gibi turizmle büyüme planları yapan ülkeler için gastronominin olmazsa olmaz unsurlardan biri olduğuna dikkat çeken Karabayır, şunları kaydetti: "Fatma Şahin'in vizyoner yaklaşımı sayesinde Gaziantep, Türkiye'nin önemli gastronomi merkezlerinden biri haline geldi. Bugün yurtdışından veya İstanbul'dan sırf yemek yemek için Gaziantep'e gidenler var. Gastronomi için o şehre gelenler, otelde kalıyor, esnaftan alışveriş yapıyor, müzeleri geziyor. Dolayısıyla onlarca sektöre katkı sağlıyor. Türkiye'nin Adana ve Gaziantep gibi yeni lezzet şehirleri oluşturmaya ihtiyacı var. Bunun için o ildeki işletmeler konseptlerini ona göre değiştirmeli. Yerel yönetimler ve kamu bu alana yönelik teşvik edici uygulamaları hayata geçirmeli."