ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE
“Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finans” sisteminin en yeni oyuncularından Finansevim, 2019 için belirlediği 100 milyon TL’lik ciro hedefine ulaşmak için gün sayıyor. Sektörün son birkaç ayda hızlı bir büyüme sürecine girdiğini anlatan Finansevim Genel Müdürü Özgür Öztürk, “Geçtiğimiz aylarda, konut kredi faizlerinin yüksek olması vatandaşları bu sisteme yönlendirdi. Son 4 ayda evim sektörünün büyüklüğü 1 milyar TL’den 2 milyar TL’ye çıktı” dedi. Finansevim’in de bu dönemde, yıl sonu için belirlediği 100 milyon TL’lik hedefine 1 çeyrek daha erken ulaşacağının altını çizen Öztürk, “Temmuz ayı itibariyle 90 milyon TL’ye ulaştık. Eylül ayında yıl sonu hedefi olarak koyduğumuz 100 milyona ulaşmış olacağız” dedi. Öztürk şirketin halen 25 olan şube sayısının da ağustos sonunda 30’a yılsonunde ise 45’e çıkacağını ifade etti.
FAİZ DÜŞÜŞÜ TRAFİĞİ ARTIRDI
Geçen hafta konut kredi faizlerinde indirime gidilmesinin de faizsiz sisteme ilgiyi artırdığını vurgulayan Öztürk, “Faizlerin düşmesi bizim sektöre de olumlu yansıdı. Ev almak isteyen ve harekete geçemeyen vatandaşı harekete geçirmiş oldu. Bankaların Faiz indirimi ile harekete geçirdiği vatandaşlar bizlere de akın etti. İndirimden sonra şubelerimize ziyeretler 2 katına çıktı” dedi.
Güven sorununa Takasbank çözümü
‘Güven’ konusunun sektörün önemli bir sorunu olarak algılandığını ancak aslında bunun çözümü çok basit bir husus olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Takasbank benzeri yasal koruma sağlayan bir kurumun oluşturulması; ve müşterilerin ödediği tutarların güvence altına alınmas güven problemini kolayca çözebilir. Hatta burada biriken paraların devletimizin çıkardığı sukuklarda değerlendirilmesi de söz konusu olabilir. Böylece müşterilere ek bir gelir de sağlanır” diye konuştu.
Kalabalıkların gücünü kullanma zamanı
Tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemlerinin, Temmuz 2019 itibariyle ipotekli konut finansman pazarındaki satışların yüzde 20’ni gerçekleştirir hale geldiğine dikkat çeken Öztürk, “Bu gelişim ve büyüme de sektördeki firmalara yeni sorumluluklar yükledi. Artık makro stratejileri hayata geçirme zamanı geldi. Kamuya ait Katılım Bankalarının da bu alana artan ilgisi, yeni iş birliklerinin gündeme getirecektir. Artık tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemleri için “Kalabalıkların Gücü” nü kullanmak, bu gücü ülke ekonomisine yönlendirme zamanı geldi” dedi.