ARZU KURUM
Geçtiğimiz günlerde Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nın (YKS) açıklanmasıyla birlikte öğrenciler kazandıkları şehirlerde kalacak yer arayışına girdi. Yüksek konut ve kira fiyatları nedeniyle bu yıl yurtlara daha çok talep gösteriliyor. Artan talebi gören kimi emlakçıların, bunu fırsata çevirdiği iddia ediliyor. Sektör temsilcileri; bazı fırsatçıların boş buldukları binalara yurt görüntüsü vererek, bir emlak ofisi gibi çalıştığını, kendi emlak ofisinden kendi yerlerini kiralayıp, kiraladıkları odalar için depozito ve komisyon aldığını savunuyor.
TALEPTE YÜZDE 20 ARTIŞ
Türkiye genelinde özel yurtların kapasitesinin yeterli olduğunu anlatan Tüm Yurt İşverenleri Sendikası (TÜYİSEN) Yönetim Kurulu Üyesi Funda Gökgöl, "Yurtlara bu yıl talep yüzde 20 oranında arttı. Çünkü kira fiyatları çok yükseldi" dedi. Bu yıl Türkiye genelinde yıllık özel yurt fiyatları 20 bin liradan başlıyor, 320 bin liraya kadar çıkıyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı yurtlarda fiyatlarda ise geçen yıla oranla yüzde 78.28'lik bir artışın söz konusu olduğunu dile getiren Gökgöl, daha fazla artış yapmanın yasak olduğuna işaret etti. Gökgöl, artışın sırasıyla en çok İzmir, İstanbul, Antalya'da yaşandığına dikkat çekti.
Öte yandan merdivenaltı yurtlardaki artışın yüzde 130'lara kadar dayandığını söyleyen Gökgöl, "Bununla da kalmıyorlar, emlak ofisi kurup, kendi emlak ofisinden kendi yerlerini kiralıyor, kendi kiraladıkları yerlere depozito ve emlakçı parası kesiyorlar. Akabinde bir de bir aylık peşin para istiyorlar. Yani velilerden girişte 30-40 bin lira alıyorlar. Yıllık sözleşme yapıp, herhangi bir ayrılma durumunda ise bütün parayı istiyorlar. Bu konuda velilerden dikkatli olmalarını istiyoruz" diye konuştu.
YÜZDE %50'Sİ ZORUNLU
Cayma bedeli konusunda da bilgi veren Gökgöl, "Mevzuat şunu diyor: Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) çıkarsa öğrenci kalmadığı ayların yüzde 40'ını öder. Ama öğrenci yıl içerisinde keyfi sebeplerle ayrılıyorsa kalmadığı ayların yüzde 50'sini yatırır. 15 Eylül'e kadar öğrencinin herhangi bir ödeme yükümlülüğü yok. Şu an hepsi kayıt yaptırabiliyor. Öğrenci ilişiğini kesmediği müddetçe oda başka bir öğrenciye kiralanamıyor" dedi.
MERDİVENALTI REZİDANSLAR
Merdivenaltı yurtlarla ilgili her yıl aynı şikayetleri aldıklarını belirten Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, "İnsanlar kiralık daire verir gibi bir binayı yurt haline getirip oda oda ayırıp bunu pazarlıyor. Öyle ki bu tarz merdivenaltı yerler rezidansa dönüştü. Ancak bir şikayet söz konusu olunca inceleme yapılıyor" dedi. Resmi yurtlardan daha fazla merdivenaltı yurt bulunduğunu belirten Şahin, "Özellikle üniversite öğrencilerinin çok olduğu şehirlerde, pandemiden sonra bu daha da arttı. Çünkü depremden sonra yurtlar depremzedelere verilince öğrencilere yurt kalmadı" diye konuştu. Merdivenaltı çalışanların uyanıklıklarına dikkat çeken Şahin, "Yan odadaki iki öğrenci 2 bin liradan kalırken, yer kalmadığı için gelen yeni bir öğrenciye odayı 4 bin liradan pazarlayabiliyorlar. Bununla ilgili bir düzenlemeye ihtiyaç var" dedi.
ÜNİVERSİTELERİN GEÇ AÇILMASI SIKINTI YARATIR
Üniversitelerin açılış tarihinin 2 Ekim'e kadar ertelendiğini hatırlatan Funda Gökgöl, "Bu çok zorlayıcı bir durum. Çünkü 8 milyon üniversiteli genç 3 yıldır okuyamadı. Pandemi, deprem derken yine üniversitelileri kurban ediyoruz. Mazeret olarak KYK'lar hazır olmadığı ve depremzedeler için kullanıldığı gösteriliyor. Devletin konuk, ordu, polis, öğretmen evleri var. Bunlar değerlendirilmeli. Öğrenciler harcanmamalı. İşletmelerin yanı sıra buralarda istihdam edilen personeller de mağdur oluyor. Taşıma, konaklama, gıda sektörlerinin hepsi bundan etkileniyor" diye konuştu.