Elmas: 'Hayırlı bir yol' bulunur 2018 parlak yıl olur

Altan Elmas: Yönetmelikte hayırlı bir yol bulunacağına inanıyorum. Kentsel dönüşüm teşvikleriyle de 2018, sektörün en parlak yılı olur.

ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE

Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan 'Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği' gayrimenkul sektörünün tepkisini çekmiş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da konunun tekrar değerlendirmeye alınacağını açıklamıştı. Geçen hafta gayrimenkul sektörü temsilcileri, Maliye Bakanlığının evsahipliğinde Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ve Maliye Bakanı naci Ağbal ile biraraya geldi. Toplantıda sektörel sıkıntılar, kentsel dönüşüm gibi konuların yanı sıra yeni imar yönetmeliği de masaya yatırıldı. Şimdi gözler bakanlıkta. 

3.5 SAATLİK ÇALIŞTAY

KONUTDER Başkanı ve Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı, 3.5 saat süren mini çalıştayın kendileri için büyük önem arz ettiğini belirterek, "Yönetmelik değişikliği ve kentsel dönüşüm teşvikleriyle birlikte 2018 en parlak yılımız olur" diyor.  

Sektörün gündeminde, son mevzuat düzenlemesi var. Sizin düzenlemeye bazı itirazlarınız oldu. Geçen hafta düzenlenen çalıştayın gündem maddelerinden biri de bu konuydu. Nasıl geçti toplantınız?

 3.5 saatlik bir toplantı oldu. Her iki bakanlığımıza da konuyla ilgili detay sunduk. Çevre ve Şehircilik Bakanınımıza da yönetmelik konusunu detaylıca anlattık. Bakanımız da açık yüreklilikle dinledi. Ayrıca sayın bakanımızın kentsel dönüşümle ilgili de açıklamalar oldu. Tıkanan noktaları açacak, belediyeleri işin içine sokacak, müteahhitleri de hak sahiplerini de motive edecek teşvikler olacağını açıkladı. Toplantı sonrasında biz de bir çalışma grubu oluşturduk. Bakanlığın düşündükleri ve bizim taleplerimiz bir araya geldiğinde hayırlı bir yol bulunacak diye düşünüyorum. 

KDV'YE İNGİLİZ MODELİ 

Bir diğer konu da KDV. Gündeme geldi mi toplantıda? 

Evet KDV konusu çok önemli. Burada da köklü bir değişim yapmayı düşünüyorlar. İngiltere modelini incelediklerini söylediler. Buna göre üretici üzerinde KDV yükü kalmayacak. Bunun da yılbaşına yetiştirilmesi planlanıyor. Toplantıda bir de 'yabancıya konut satışlarının ihracat sayılması' konusunda da talebimiz oldu. İnanıyorum ki yönetmelik değişikliği ve kentsel dönüşüm teşvikleriyle birlikte 2018 bizim en parlak yılımız olur. 

'Yeni bir Antalya' inşa ediyoruz

Antalya'da da büyük bir projeye başlıyorsunuz... 

Antalya Kepez-Santral bölgesinde adeta yeni bir şehir inşa ediyoruz. 1.300.000 m² lik bir alanda yaklaşık 19 bin konut yer alacak. Türkiye’ye örnek olacak kentsel dönüşüm projesinin tüm süreçlerinde geri dönüşüm metoduyla çalışılıyor. Araziden çıkarılan hafriyat geri dönüştürülerek proje yapımında kullanılacak. Arazideki 10.764 ağaç korunarak, peyzajda kullanılacak. Bölgede yaşayan sokak hayvanları için ise bir yaşam alanı oluşturulacak. Bu proje bizi çok heyecanlandırıyor. 

Peki projeye şu anda talep nasıl?

Şimdiye kadar aralarında Antalya, İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir’in de bulunduğu 24 ilden talep aldık. Rusların konut alımını da harekete geçirmek istiyoruz.

Çarklar dönsün diye kampanya

15 Temmuz’un üzerinden 1 yıl geçti. Nasıl değerlendiriyorsunuz bu dönemi? 

Sektör olarak 15 Temmuz’dan itibaren, kendini en net ortaya koyan ve bunun mücadelesini veren ilk sektörüz. ‘'Bundan sonra Türkiye’nin beli 30 sene doğrulmaz, büyük sıkıntılar olur’ demedik. ‘Bunlar olmasın diye ne yapabiliz’i düşündük. Milletimiz nöbet tutarken, büyük bir kampanya başlattık. 60 ay sıfır faizler yaptık. Büyük maliyetler üstlendik. Sektörün çarklarının dönmesini sağladık. Çünkü bu Türkiye’nin çarklarının dönmesi demekti. Ve biz bunu çok iyi biliyorduk. Bu arada sadece kampanyalarla da yetinmedik. Yeni yatırımlara başladık. 

15 Temmuz'un hemen sonrasında iki proje çıkardık. 2017 ilk 7 ayda da 2 milyarlık ek yatırımla 6 proje sunduk. 

Türkiye'ye özgü 'normal şartlar' 

Gündemimize bir de Katar krizi girdi. Sektöre etkileri oldu mu bu yeni durumun?

Türkiye’de iş yapmak böyle bir şey. Biz artık alıştık. Bizi artık bu olaylar panik havasına sevk etmiyor. Kimyada 'normal şartlar altında' diye bir tanım vardır ya bizim Türkiye’ye özgü normal şartlarımız oluştu. Kendimizi ayarlamayı öğrendik. Hükümetimiz elbette Katar’ın yanında yer alacak. Dengeli de bir siyaset yürütüldüğünü düşünüyoruz. Biz bu olayın ekonomiye çok yansımayacağını ümit ediyoruz. Şu anda da bir yansıma görmedik. İnşallah bu kriz de sulh ile çözülecek.

Yazın konut almak ilk sırada değil. Biraz daha rölantide gider. Ama bu aynı zamanda alıcılar için büyük bir avantaj.

Mevcut haliyle sektöre uymaz

Bu haliyle sektör temsilcileri yanaşmaz mı sertifika çıkarmaya?

Mevcut haliyle yanaşsa zaten yanaşırdılar. Bir tane oldu. O da TOKİ destekli. Her projede TOKİ olacak değil. Sektörü harekete geçirecek bir şey lazım. Aslında çok faydalı bir çalışma. Çünkü gayrimenkul yatırımcısını tabana yaymamız lazım. Proje yarım kalabilir endişesi çok abartılmış sertifika düzenlemesinde. Olaya şöyle bakalım. Bu bir halka arz enstrümanı. Bir şirket halka arz yaptığı zaman hisselerinin yüzde 20-30’unu satıyor. Riske giriyor. O riski kabul eden alıyor. O hisseyi satın alırken, o şirketin riskini de satın alıyorsun.

Eylülde ivme tekrar yukarı çıkar, yılı satış bazında geçen yılın minimum yüzde 5-6 üzerinde kapatırız.

Dövizde sürekli kazanç olmaz

İvme kaybında doların da etkisi olabilir mi… Sizin nasıl öngörünüz dolara dair?

Ne yazık ki dolarize olmuş bir toplumuz. Bankalardaki mevduatlar ağzına kadar dolar dolu. Diğer yandan dolarda 3.50-3.60 arasında bir algı oturdu. Ve artık hareket, içeriden çok dış etkilerle oluyor. Ama ben önemli bir hareket beklemiyorum. Bence vatandaşın elinde döviz tutmasına gerek yok. Hatta 3.70’den alan bile, 3.60’ı görünce bozdursun. Vatandaş oradaki bir iki puanlık zararı göze alamıyor ama öbür tarafta çok daha büyük fırsatlar kaçıyor. Dövizde sürekli kazanç dönemi olmaz. Ben yıl sonuna kadar 3.65’in üzerine çıkacağını düşünmüyorum.

Üzerimizde ciddi bir maliyet yükü var. Bunu fiyatlara yansıtmadık. Kampanyalar sürer ama fiyatlar yerinde durmaz.

Sertifika için  öneri sunacağız

Gayrimenkul sertifikası konusunda sektör biraz temkinli gibi görünüyor, öyle mi?

Gayrimenkul sertifikası, sukuk, gayrimenkul fonunun daha iyi işleyebilmesi için bazı taleplerimiz var. Şu anda gayrimenkul sertifikası üzerine bir çalışma yapıyoruz. SPK ile bunu görüşmeyi düşünüyoruz. Orada çünkü sektörün önünü tutan bazı kriterler var. Onları tekrar ele almak lazım. Bazı önerilerimiz olabilir. Bu konuda çalışan arkadaşlarımız var.

Sektörün önünü tutan bazı kriterler var. Onları tekrar ele almak lazım. Bazı önerilerimiz var.Arkadaşlarımız çalışıyor.

Müteahhit parayı kullanabilmeli

SPK'ya ne gibi öneriler suacaksınız?

Mesela bir sertifika yapıyorsunuz, o sertifikanın temelinde aslında bir finansman temini var. Ama aynı zamanda konut edinimi de var. İki unsur birleştirilmiş durumda. Biz buna itiraz etmiyoruz ama bu ikisinin getirdiği çözülmesi gereken konular var. En çok itiraz ettiğimiz nokta şu, bir sertifika yapıyorsak, o sertifikaya dayalı bazı daireler belirliyoruz. Bir takım iskontolar yapıyoruz. Cazip olabilmesi için bizim baştan iyi bir indirim vermemiz lazım. Peki verdik. İndirim verip aldığımız parayı bize yüzde 10’arlık dilimler halinde inşaatın sonuna kadar kullandırtıyor. Bu yanlış. O parayı müteahhite kullandırtmazsan oradan umulan fayda sağlanmamış olacak.